- İBB’nin “Yüzyılın Rotası” adını verdiği sanal Bandırma vapuru projesinde yeterli bilgi alınmakta sorun yaşanan İnebolu’nun da dahil olması gereğini vurgulayan Yalçın Bayer yazısı ve bu yönde gelen çağrılar üzerine ilçeye giden CHP Milletvekili Hasan Baltacı, tanıtımla ilgili hazırladıkları video kaydını İstanbul’a iletti.
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı için hazırlatmış olduğu “Yüzyılın Rotası” isimli sanal Bandırma Vapurunun İstanbul’dan Samsun’a yolculuğunda İnebolu’nun da yer alması için harekete geçti.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı için hazırlanan “Yüzyılın Rotası” isimli sanal Bandırma Vapuru için çalışmasını sürdüren İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin rotada İnebolu’nun da yer alması için İnebolu Belediyesi ile irtibata geçtiği, belediyeden materyaller talep ettiği, İnebolu Belediyesi’nin ise “arşivimize ulaşamıyoruz” şeklinde çağrıyı olumsuz cevaplandırdığı öğrenildi. Proje üzerinde çalışan ekipler bu olumsuz cevabın ardından İnebolu Türk Ocağı sorumlusu Nurhayat Ergün’ü arayarak bilgi edindi.
YALÇIN BAYER TEPKİ GÖSTERDİ
Hürriyet Gazetesi yazarı Yalçın Bayer de konuyla ilgili köşe yazısında “Yüzyılın Rotası” projesinde kesinlikle İnebolu’nun yer alması gerektiğini ifade ederek “İnebolu’suz olmaz” dedi.
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, İnebolu’dan gelen çağrılar üzerine ilçeye geldi ve çeşitli alanlarda yapılan video çekimleriyle İnebolu’nun tarihi ve Kurtuluş Savaşı’ndaki önemine dikkat çekti.
Hazırlanan video “Yüzyılın Rotası” sanal Bandırma Vvapurunda yer alması için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne gönderildi.
Milletvekili Baltacı, hazırlanan videoda İnebolu’yla ilgili şunları söyledi:
“16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan Samsun’a gitmek için yola çıkan Bandırma Vapuru İngiliz torpidosunun takibinde 17 Mayıs 1919 Cumartesi günü saat 21.00 sularında işte bu sahile gelir ve çapayı atar.
Vapurdakiler biran önce karaya ayak basmak ister ancak gemidekileri karaya çıkartacak piyade kayığı Filizkıran fırtınasıyla kuduran dev dalgalar ve karanlık nedeniyle bir türlü yüzdürülemez. Gemiden de filika indirilemez ve Bandırma Vapuru çaresiz Sinop Limanı’na gitmek üzere demir alır.
İşte bu sahil, tarihler 9 Haziran 1921’i gösterdiğinde İstanbul ve Rusya’dan gelen cephaneyi Yunan donanmasına teslim etmediği için Panter ve Kılkış adlı iki Yunan zırhlı tarafından bombalanacaktır.
İşte bu sahilde iskele olmadığı için alargadaki gemilerden cephane sandıklarını tahliye işini kahraman kayıkçılar üstlenecek, ‘Denk kayığı’ adıyla bilinen tekneleriyle 300 bin ton cephaneyi 3 yıl boyunca karaya çıkaracaktır.
Bu sahile çıkarılan cephane 80 yaşındaki Hamamcı Kadı Salih Reis omuzunda kağnıya, kağnıdaki cephane ise bebeğiyle donarak şehit olan Şehit Şerife Bacı’nın azmiyle İstiklal Yolu üzerinden batı cephesine ulaştırılacaktır.
Bu fedakârlık Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözleriyle tarihe kazınacaktır: ‘Gözüm Sakarya ve Dumlupınar’da, kulağım İnebolu’da.’
1924 yılı geldiğinde Atatürk başkanlığındaki TBMM tarafından Milli Mücadele’ye katkılarından dolayı İnebolu Mavnacılar Loncası’na yani Kayıkçılar Cemiyeti’ne Beyaz Şeritli İstiklal Madalyası verilecektir. Bu lonca, Ankara Hükümetinin hizmet karşılığı gönderdiği parayı ise iade edecektir.
O gün fırtınalı havalarda dev dalgalara göğüs geren Bandırma vapurunda ve İnebolu’nun irili ufaklı onlarca teknesinde sadece Kurtuluş Savaşının demiri değil, aynı zamanda bağımsızlık, hürriyet ve ulusal onur ateşi taşınmıştır.
Bizler hâlâ Cumhuriyet’e ilk adımı atanların izinde, Bandırma Vapuru’ndayız. Gelin birlikte bu kutlu öyküyü bir kez daha yazalım.”