“Devlet, canlı bombaya müdahale edebilir”
CHP’nin 7 Haziran seçimlerindeki Kastamonu Milletvekili Adayı ceza hukukçusu Prof. Dr. Ahmet Caner Yenidünya, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun canlı bombalarla ilgili tartışma yaratan sözlerini hukuki açıdan değerlendirdi.
Yenidünya, “Ülkemizde istihbari faaliyetlerle terör hazırlığı içinde bulunduğu tespit edilen kişilere ceza hukuku araçlarıyla müdahale edilebilmesi mümkündür ve bu konuda yasal bir boşluk bulunduğundan söz edilemez. Canlı bombalara, intihar eylemcilerine adli işlem yapılma imkanının bulunmadığı düşünülüyor ise, bu konuda gerekli yasal düzenlemeleri yapma yetki ve sorumluluğunun yine devlete ait olduğunu belirtmeye ihtiyaç yoktur” dedi.
CHP’nin 7 Haziran seçimlerinde Kastamonu’dan 1. sıra milletvekili adayı olan ceza hukukçusu hemşehrimiz Prof. Dr. Ahmet Caner Yenidünya, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun NTV’nin canlı yayınında yaptığı ve tartışmalara neden olan, “Türkiye’de bulunan canlı bombaların isim listesi elimizde, ancak eylem yapılmadıkça tutuklayamıyoruz” sözlerini yorumladı.
Canlı bomba olduğu belirlenen kimselere devletin müdahale edebileceğini söyleyen Prof. Dr. Caner Yenidünya, konuyu medium.com internet sitesinde değerlendirirken şöyle dedi:
“Devletin ilk ve en önemli görevi, bireylerin ve toplumun can ve mal güvenliğini korumak, bu konuda gerekli tedbirleri almaktır. Devlet, bu görevini istihbari/önleyici faaliyetler aracılığıyla yerine getirir. Bir ülkede yürütülen istihbarat faaliyetlerinin temel amacı, suç işlenmesinin önlenmesidir. İstihbari çalışmaların başarıya ulaşabilmesi için, devletin önleyici yetkilerinin ceza hukuku araçlarıyla tamamlanması, Devletin tekelinde bulunan bu iki yetki alanının koordinasyon içinde çalışması gerekir. Aksi halde ne tek başına istihbari faaliyetler, ne de devletin işlenen bir suça ceza hukuku araçlarıyla müdahale etmesi; tek başına toplumun huzur ve güvenliğini, bireylerin yaşam hakkının, vücut dokunulmazlığının korunması bakımından yeterli olabilir.”
Hukuki değerlendirmesinde, “Kitlesel çapta terör eylemi hazırlığı içerisinde olanların serbestçe dışarıda dolaşması, her an her yerde potansiyel terör saldırısı yapma imkanının bu kişilere tanınması, devletin vatandaşlarına karşı sorumlu olduğu, yaşama haklarını güvence altına alma, temel hak ve özgürlükleri devletin teminatı altında idrak etmelerini sağlama görevinin açık ihlalidir” diyen Prof.Dr. Yenidünya, “Eğer mevcut yasal düzenlemelerimizde bu konuda bir boşluk olduğu düşünülüyor ise (ki kanımızca yasalarımızda bu yönde bir boşluk yoktur) yapılması gereken ilk ve öncelikli iş, terör saldırıları öncesinde gerçekleştirilen hazırlık hareketlerinin, ceza hukukunun müdahale alanına dahil edilmesi olabilir” diye ekledi.
Ülkemizde canlı bombalara eylemleri öncesinde müdahale etme noktasında herhangi bir yasal boşluğun bulunmadığını da söyleyen Prof. Dr. Yenidünya, “Ülkemizde istihbari faaliyetlerle terör hazırlığı içinde bulunduğu tespit edilen kişilere ceza hukuku araçlarıyla müdahale edilebilmesi mümkündür ve bu konuda yasal bir boşluk bulunduğundan söz edilemez. Ancak mevcut yasal imkanlara rağmen; bu konuda bir eksiklik olduğu, terör hazırlığı içinde bulunan canlı bombalara, intihar eylemcilerine adli işlem yapılma imkanının bulunmadığı düşünülüyor ise, bu konuda gerekli yasal düzenlemeleri yapma yetki ve sorumluluğunun da yine Devlete (yasa koyucuya) ait olduğunu belirtmeye ihtiyaç yoktur” dedi.