- yaşımızı yaşar ve yazı hayatımızın 60. yılını kutlarken yurt içi ve dışı seyahatlerimizi de gözden geçirmek istediğimizde yine beklediğimizin üzerinde bir etkinlikle karşılaştık. İlk yurt içi seyahatimiz Kastamonu’dan Ankara ve İzmir’e olmuştu. Göl İlköğretmen Okulunda son sınıfa geçen öğrencilere yaz tatilinde bir yurt içi seyahat yaptırılıyordu. 1958 yılı Temmuz başında 5/B sınıfı İzmir Fuarı’na götürülmüştü. İzmir’e Ankara’dan trenle gidip geldik. Bursa Eğitim Enstitüsünü bitirip (1962) Van Alparslan İlköğretmen Okuluna edebiyat grubu öğretmeni atanınca Kastamonu’dan Van’a gidişimiz dört günümüzü almıştı. Kastamonu Ankara, Ankara Adana, Adana Diyarbakır, Diyarbakır Van ve nihayet Van-Erciş. Doğuda Koçero adlı bir şaki yaşıyordu. Geceleri otobüsler çalışmıyordu. Asıl yurt içi seyahatlerimiz MEB-Kültür ve Turizm Bakanlığında 1970 sonunda folklor biriminde görev almamızla başladı diyebilirim. Yurdun dört bir köşesindeki halk oyunları, halk müziği, el sanatları, âşıklar şöleni, folklorik şahsiyetleri anma (N. Hoca, Y. Emre gibi) vb. faaliyetlere yönetici olarak katılmak görevimdi. Ayrıca, Türkiye’nin bütün yerleşim alanlarının halk kültürü değerlerini derlememiz gerekiyordu. Emekli olduğum 1998 yılına kadar Türkiye’de yaklaşık 70 ile gitme şansım oldu. Bazı illere (Konya, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Adana gibi) ona yakın yolumuz düştü. Gidemediğim bazı illere de emeklilik döneminde katıldığım sempozyumlar ve turlar dolayısıyla gittim. 2021 Ocak sonu itibariyle yolumuz düşmeyen şu iller kaldı: Artvin (merkez), Batman, Bingöl, Kahramanmaraş, Kilis, Şırnak, Tunceli.
MEB sonra Kültür/Kültür ve Turizm Bakanlığı Millî Folklor Enstitüsü/Millî Folklor Araştırma Dairesi/Halk Kültürlerini Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü ve Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğündeki Enstitü Müdürü, Daire Başkanı, Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür unvanlarıyla yaptığım yaklaşık 15 yıllık yöneticilik (1971-1998 arası) görevim sırasında devletimiz tarafından yurt dışında bazı toplantılara, faaliyetlere gönderildim. Özellikle 1970’li yıllarda yurt dışına görevli gitmek çok zordu. Bütçe imkânları çok kısıtlıydı. Bakan, müsteşar ve yardımcıları nadiren yurt dışına giderlerdi. 1973 ve 1975 yıllarında Uluslararası Türk Folklor Semineri ve I. Uluslararası Türk Folklor Kongresini düzenlemem yurt dışındaki folklor birimlerinin yöneticilerini, bilim insanlarını tanımamı sağlamıştı. 1975 yılından itibaren yurt dışından çok sayıda davet almaya başladım. 1975 yılı Temmuz başında Yugoslavya’nın Ohrid şehrinde düzenlenen Folklor Sempozyumu’na giderek ilk yurt dışı seyahatimi yaptım. Prof.Dr. Ahmet E. Uysal’ın otomobiliyle Ankara’dan yola çıkıp İstanbul’dan folklorcu İhsan Hınçer’i aldık. Prof.Uysal çok güzel İngilizce biliyordu. Yugoslavya’da Türkçe konuşan Türkler ve Arnavutlar vardı. Millî Folklor Araştırma Dairesi Başkanıyken iki defa (1977-1980) daha Yugoslavya’nın Ohrid ve Prilepe şehrindeki iki sempozyuma, 1977 ve 1978 yıllarında da Macaristan’da düzenlenen iki folklor sempozyumuna katılma şansını yakaladık. Sosyalizm dönemiydi. Yiyecekler sınırlıydı. Macaristan’dan Avusturya ve Almanya’ya da geçtik Prof. A. Güzel’le. Macaristan’a bir seyahatimi de Prof. Dr. İsmail Kaynak’la yaptım.
Yurt dışı temasların rahmetli Turgut Özal’ın başbakanlığı döneminde arttığını söyleyebilirim. 1984 sonlarına doğru Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğüne Genel Müdür Yardımcısı atanınca yurt dışı seyahat imkânları arttı. Sinema ve müzik sanatları bana bağlıydı. Faaliyetler yoğundu. Bütçe imkânları genişlemişti. Bazı seyahatlerin giderleri fonlardan karşılanıyordu. 1984-1989 yılları arasında görevli gittiğim ülkeler şunlar oldu:
1985 KKTC (Devlet Opera ve Balesi turnesi dolayısıyla)
1985 Yunanistan (Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu Atina konseri dolayısıyla)
1986 Yugoslavya/Kosova (33. Yugoslavya Folklor Kongresi dolayısıyla)
1986 Romanya (Türk Filmleri Haftası dolayısıyla)
1986 Mısır (Türk Fimleri Haftasıdolayısıyla)
1987 Çekoslavakya (Türk Filmleri Haftası dolayısıyla)
1987 Almanya (İstanbul Klasik Türk Müziği Korosu turnesi dolayısıyla)
1987 Mısır (V. Türk Sanatları Kongresi dolayısıyla)
1988 Fas /Türk Filmleri Haftası dolayısıyla). Dönüş yolunda 4 saat Paris gezisi
1989 Irak (Babil Festivali ve Müzik Sempozyumu dolayısıyla)
Söz konusu seyahatlerde Atıf Yılmaz, Halit Refiğ, Nisan Akman gibi film yönetmenleri ile Fikret Hakan, Kadir İnanır, Zuhal Olcay gibi sanatçılarla Türkiye’yi tanıtmaya çalıştık. Konser turnelerinde Ahmet Özhan, Meral Uğurlu, SerapMutlu Akbulut ve Ayla Büyükataman gibi sanatçılarla Prof.Dr. Nevzat Atlığ’ın yönetiminde unutulmaz konserler verdik.
1998’de KTB HAGEM Genel Müdürü iken emekliye ayrıldığım gün (1 Nisan 1998) öğleden sonra TDK Türk Destanları Projesinde uzman olarak göreve başladık. Bu da bir folklor hizmetiydi. Resmen görevliydim ama kanun gereği maaş almıyordum. Seve seve kabul etmiştim bu kuralı. Destan Projesi dolayısıyla Proje Sorumlusu Prof.Dr. Fikret Türkmen’le aynı yıl Orta Asya seyahatine çıkıp Türk cumhuriyetlerindeki koordinatörleri belirleyip sözleşme yaptık. Azerbaycan, Türkmenistan, Kırgızistan ve Kazakistan’a gittik. Özbekistan’a geçemedik. Türkiye ile ilişkiyi kesmişlerdi. En çok görmek istediğim ülkeler bunlardı. Azerbaycan’a 19 defa gitmek nasip oldu. Üçü devlet, diğerleri kendi maaşımdan. Çünkü, Azerbaycan o kadar ucuz bir ülkeydi ki. 100 dolarla bir hafta yaşayabilirdiniz.
Emeklilik ve TDK uzmanlık dönemimin (1998-2006) iki büyük seyahatini unutamam. Genelkurmay Başkanlığınca Anıtkabir’de Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi kurulmasına karar verilmişti. İlk defa panaroma tekniği uygulanacaktı. Müze kuruluş çalışmalarına Güzel Sanatlar Genel Müdürü Mehmet Özel’in önerisiyle katıldım. 2000 yılında planlama çalışmaları sırasında Genelkurmay Başkanlığınca beş kişilik bir heyet Moskova ve Seul’e gönderildi. Moskova’da II. Dünya Savaşı ve Borodini (Napolyon’un Moskova Kuşatması), Seul’de ise Kore Savaşı Müzesinde yeni müzecilik teknolojisini inceledik. Dönüşte Anıtkabir’de uygulama başlatıldı ve müze 2002 yılında açıldı. Aynı yıl, Londra’da bir hastanede ihtisas yapan oğlumuz Dr. M. Özgür Tan’ın yanına gidip bir hafta kaldık.
Emeklilik dönemimizde çoğu kendi paramızda yurt dışı turlara katıldık. Altı seyahati de TİKA imkânlarıyla yaptığımızı söylemeye mecburum (Balkanlar, Gürcistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan, Kazakistan).
Sonuç olarak, 2021 15 Ocak itibariyle gezdiğim, gördüğüm kimisinde devlet görevi yaptığım kimisinde sempozyumlara katılıp bildiri sunduğum, birçoğunu da sadece gezdiğim ülkeler alfabetik sırayla şunlardır: Almanya, Avusturya, Arnavutluk, Azerbaycan, Bosna Hersek, Bulgaristan, Çekya, Fas, Fransa, Güney Kore, Gürcistan, Hırvatistan, Irak, İngiltere, İran, İtalya, Karadağ, Kazakistan, Kırgızistan, Kosova, KKTC, Macaristan, Makedonya, Mısır, Moldova, Özbekistan, Polonya, Portekiz, Romanya, Rusya Federasyonu, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Suriye, Ukrayna, Vatikan, Yunanistan.
Toplam: 38. Ne kadar az değil mi?
Bu ülkelerden bazılarına çok sayıda seyahat etmek mümkün oldu. Çünkü, yol güzergâhındaydılar. Bir gece bir şehirde kalmak mecburiyeti dolayısıyla Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Romanya, Sırbistan ve Kosova bu durumdaydı. Beş Yunan adasına (Midilli, Rodos, Sisam, Sakız ve Kos) seyahatimiz de sayıyı artırdı. Azerbaycan’a özel bir sevgimiz vardı. Müziği ve kültürüne vurgunduk. Dostlarımız çoğaldıkça çoğaldı. Davetler de arttı tabii. Ankara’dan uçak oluşu da ayrı bir avantajdı. Çok sayıda seyahat ettiğimiz ülkeleri şöyle sıralayabilirim: Azerbaycan (19, 5 kez de Nahçıvan), Yunanistan (12), Bulgaristan (8), Makedonya (8), Kosova (7), KKTC (5), Romanya (5), Macaristan (5).
Her seyahatim sonrası gazete ve dergilere gördüğüm ilgi çekici olay ve görüntüleri yazdım. Devlet görevi dolayısıyla gittiğimizde ise bir hafta içinde rapor vermek zorundaydık. Evimizde ondan fazla fotoğraf albümü var. Bazı seyahatlerimle ilgili fotoğrafları 70. yaşım dolayısıyla 2011 yılında yayımlanan Nail Tan’a Armağan kitabının arkasında yayımladık. Seyahat kapımı, T.C. 1958’de açtı. Tanrı devlete millete zeval vermesin!
NAİL TAN