Kastamonu’nun yaşayan hafızası, Kastamonulular Dayanışma Derneği Kurucu Başkanı Yavuz Ballık’ın ‘Yaş Doksan’ adlı şiir kitabı, KAS-DER 37. Yıl Gala programında ilk kez okurlarıyla buluştu. Figen Acar’ın editörlüğünü yaptığı eserde Yavuz Ballık’ın emeklilik döneminde yazdığı şiirleri bulunuyor. Ballık, programın yapıldığı Asrı Mekan’ın girişindeki stantta şiir kitabının tanıtımını yaparak okurlarına kitabını imzaladı.
Kitabın editörlüğünü yapan Figen Acar yaptığı konuşmada kitabın çıkış sürecini anlattı:
“KAS-DER 37. Yıl Almanağı projesi için çalışmalara başladığımızda Sayın Yavuz Ballık ile tanışma fırsatı buldum. Bir gün bana şiir defterini verdi. Üç gün gibi kısa bir sürede bu şiirler bir kitaba dönüştü. İlk baskısını kendisine teslim ettik. İkimiz için de o anların manevi değeri tartışılamaz. Daha sonrasında yeniden baskıya gittik ve KAS-DER ev sahipliğinde ilk tanıtım ve imza günümüzü gerçekleştirdik. Desteklerini esirgemeyen ve bizlere ev sahipliği yapan KAS-DER genel başkanı Remzi Şen’e ve yönetimine teşekkür ediyorum.
Böylesine anlamlı bir projede yer almak benim için bir gurur. İstedik ki uçsun kuşlar Ilgazların ardına. Memleketten bir nefes deniz, bir nefes reçine kokusu getirsinler. Bunun bedelini istediklerinde ömrümüzden yaşlar, saçlarımızdan aklar vereceğiz. Bir memleketi, bir insanı, bir kültürü sevmenin, sahip çıkmanın böylesini bizlere gösterdiği için Sayın Yavuz Ballık’a şükranlarımı sunuyorum.”
Derneğin ve kitabın oluşum süreçlerine değinen Yavuz Ballık ise şunları söyledi:
“KAS-DER’in 37. Kuruluş yıldönümünü büyük bir coşku ile kutladık. 1985’te 7 arkadaşla beraber imzaladığımız kuruluşta ‘Biz Kastamonuluyuz, İstanbul’da biz de varız’ diye ortaya çıktık. Yanımızda olup, yardımcı olan, bizi yalnız bırakmayan arkadaşlarımız vardı. Satı Ergün, Ali Civelek ve daha fazlası bizden maddi-manevi desteklerini esirgemediler. İlk başkanımız yaş itibariyle Selahattin abiydi. Fakat rahatsızlığı sebebiyle fazla ilgilenemedi. Başkanlığı bana devretti. İlk önceleri noterlik dairemde bir dolaptan ibaretti yerimiz. İşlerimiz oradan yürürdü. Sonra toplantılarımızı Satı Ergün’ün iş pasajında ve salonunda devam ettirdik. Ve geceler yaparak, yardım toplayarak Kozyatağı’nda bir daire aldık. Merkezimiz orası oldu. İktisadi Araştırmalar Vakfı ile birlikte ortak yürüttüğümüz çalışma ile ‘Kastamonu nasıl kalkınır?’ sempozyumunu yaptık. Sempozyum bildirileri kitap olarak yayımlandı. Yıldız Sarayı’nda, Gar Gazinosu’nda, Maçka, Taşlık’ta bakanların, valilerin, üst düzey bürokratların katıldığı Kastamonu Geceleri yaptık. Gayemiz sadece Kastamonu’ya ve Kastamonululara hizmetti. Aramızda her partiden arkadaşlar vardı. Hepsine eşit mesafedeydik. Saygı her zaman bakiydi. Sonra Sudi Topal ve arkadaşları ‘Biz bu derneği daha da geliştireceğiz’ dediler. Severek onlara teslim ettik. Seçime gidildi. Bizden sonra çok kıymetli arkadaşlar, başkanlar geldi. Hepsi bizim attığımız temele katlar inşa ettiler. Şimdi KAS-DER 41 şubesi olan bir gökdelen, bir çınar. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
Şiire ve sanata olan ilgim hayatım boyunca özel zevklerim arasında yer aldı. Gerek pandeminintesiriyle, gerek yazma isteğim nüksettiğinden yüreğimden gelen duygularımı paylaştığım yazı, şiir ve manzum ve mensur şiirler meydana geldi. KAS-DER aracılığıyla Figen Acar kızımızla tanıştım. Bu şiirleri değerlendirmek istedi. Bu şiirler ‘Yaş Doksan’da’ derlendi bir kitap haline getirildi. İnşallah bizden sonra bir hatıra olarak kalır.
Bu çalışmaya destek olan KAS-DER başkanı Sayın Remzi Şen’e ve idare heyetine; eseri derleyen Figen Acar’a çok teşekkür ederim. İnşallah KAS-DER daha da büyüyecek. Artık bir güç olunup kalıcı eserler, başkanlar, binalar, yurtlar vs. ile Kastamonu ve Kastamonuların parlayanyıldızı olacaktır.’