Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yekûn aklı, fikri, zikri cumhuriyet idaresiyle birlikte ümmetten ulus zihniyetine geçen Türk milletinin kıyamet kopana kadar “adil, özgür, uygar” bir toplumsal düzen içinde yaşamasıydı…
Uzun lafın kısası bu.
“Ekonomik kalkınma” ve “sosyal gelişme”…
Atatürk alfabesinin özeti.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk düşüncesinin ana başlıkları olan “üretimde, eğitimde, kültürde, adalet ve özgürlük gibi toplumsal yasaları sahiplenmekte, çağının ilerisine geçmeyi istemekte” ne kadar başarılı olduk geride kalan 82 yılda?..
Yapacağımız hesap bu.
Üretiyor muyuz fabrikadan tarlaya, üniversiteden laboratuvara?..
İhracat ve ithalat dengesindeki cari açık namına terazinin hangi kefesi boş?
Eğitim liginde dünyada kaçıncı sıradayız?..
“Ne yazdık, ne okuduk.”
Kadim kültür coğrafyasının hakkını verebiliyor muyuz?..
“Çorba” mıyız yoksa?
Adil bir toplumsal yaşam kurabildik mi?..
Kaygı kumkuması mıyız cümleten?
Uygar mıyız?..
Geri viteste miyiz?
82’inci “10 Kasım”..
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü “anlama” yolunda akıl mı başa geliyor, yoksa korkulan mı başa geliyor?
Gazi Mustafa Kemal Atatürk “siyasi” bir figür olarak mı algılanıyor inatla yoksa Türkiye Cumhuriyeti’nin “kurucu” figürü olarak mı?..
“Bardak nerede?” diyenler de mi var yoksa?
Gazi Mustafa Kemal Atatürk bir “istikamet” oysa…
Ustalıkla yerleştirdiği her istasyonda “hayata dair” ve “zamana daim” fikirlerin rehberlik ettiği bir “yol” O.
“Rakip” değil…
Milletinin refah ve ferah içinde ilelebet varlığını sürdürmesini isteyen bir “dost”.
“Anlamak” çok kolay aslında…
Mutlu Türkiye’nin “tarafı” olmak lazım sadece.
- ••
Not: Cumhuriyet Meydanı’nda anma töreni düzenlendi, pandemi dolayısı ile olsa gerek “salon” programı da aynı alana monte edildi…
“Şık” olmadı.
Açık alan ile salon programlarını çorba etmek…
Yenilir bir mönü değil.
(Şiir okuyan öğrencilerin emeklerine sağlık…
4 yanlışı götüren 1 doğru oldular.)
“10 Kasım” devlet törenidir…
“Valilik, Belediye, Ordu” haricinde bir kurum yahut kuruluşun çelenk koyması devlet töreni ciddiyeti ile uyuşan bir uygulama değil. Bu 3 kurum yekûn Türk milletini temsil ediyor. Ayrıyeten çelenk koyarak kendisini farklı konumlandırmak, günün anlam ve önemine ters.
“10 Kasım” halk törenidir ayrıca…
Atatürk’ü dilinden düşürmeyenlerle alanın dolması lazımdı; “uyku” ağır bastı besbelli.
(Öğretmenler başta olmak üzere anma programınakatılmayan kamu çalışanlarına diyecek söz yok…
Ne bayrama teşrif, ne cenazeye.
Meydanda gönderine bayrak çekilen yanyana 2 direk neden var?…
Cahilliğime verin.)
MUSTAFA AFACAN