MHP Kastamonu Belediye Başkan Adayı Op. Dr. R. Galip Vidinlioğlu, Facebook sayfası üzerinden yaptığı canlı yayında, görüşlerini dile getirdi, soruları yanıtladı.
“Kuzeykent’teki kentsel dönüşüm değil rantsal dönüşüm olmuştur” diyen Vidinlioğlu şunları söyledi:
“Değerli hemşehrilerim yaşlısıyla genciyle, erkeğiyle kadınıyla, esnafıyla işçisiyle memuruyla beni ikinci defa canlı yayında hanelerinize konuk ediyorsunuz. Hepinize çok teşekkür ediyorum, iyi akşamlar diliyorum. Yayını gerçekleştirmekte emeği olan Erdal Türksoy kardeşime de nazik daveti için teşekkür ediyorum.
İlk konumuza gelecek olursak Kuzeykent’teki kentsel dönüşüm dedik. Kuzeykent’tekine kavram olarak kentsel dönüşüm demek doğru değil. Kuzeykent’teki ‘riskli yapı tespiti ile binaların yenilenmesi’dir. Kentsel dönüşüm daha farklı bir kavramdır. Bunu da biraz açalım. Riskli yapılardan ziyade kentsel dönüşüm, ekonomik ömrünü tamamlamış binaların yenilenmesi esasına dayanan bir kavram. Kuzeykent çok nezih, bahçeli küçük katlı evlerin olduğu, yaşanılır, güzel ve yeni bir şehirdi. Ama tabii zamanla özellikle çağımızda binaların modernize edilmesi, daha fazla alan oluşturma, daha fazla imar oluşturma, özellikle üniversiteye de çok fazla öğrenci gelmesi ile birlikte çok daha ekonomik değeri attığı için Kuzeykent’te kentsel dönüşümden ziyade rantsal dönüşüm oldu. Son dönemde %65 ile alınan yerler vardı. Müteahhitlerle yapılan anlaşmalar vardı. Ama orada ciddi bir dükkan bazlı dönüşüm gerçekleşti. İnşallah öngörümde yanılırım ama görünen o ki Kuzeykent bir süre sonra dükkan mezarlığı haline gelecek. Çünkü ne kiralar karşılanabilir ne de Kuzeykent o kadar dükkanı kaldırabilir. Ciddi anlamda mağdur oluştu. Yaklaşık 4 bin – 4 bin 500 kişi Kuzeykent Mahallemizden ayrılıp başka yerlere gittiler. Kiraları karşılanıyordu, süresi doldu. Ben bu konuyu 10-15 tane hukukçu ile görüştüm. İki tane bileşenin olduğu problemi çözmek çok kolaydır. Mülk sahipleri ile müteahhitler arasında bir problem olsaydı bunu çözmek çok kolaydı. Bir başka müteahhitte devredilirdi o inşaata devam ederdi. Bu problem çözülürdü. Ama şimdi ortada üçüncü bir bileşen var. Buradan daire alan vatandaşlarımız var. Biz ne yapacağız? Bütün bileşenlerimizi bir araya getireceğiz. Ortada bir problem var. Biz bu problemi çözmek için üzerimize düşen her şeyi yapacağız. Mülk sahipleriyle oturup konuşmak gerek. %65-%66 oranında alınan yerler var. Biz burada zararın neresinden dönersek kardır mantığıyla hareket etmeliyiz. Belediyenin malı beyt-ül maldır. Herkesin elini taşın altına sokması gerekecek. Herkes belli noktada fedakarlık yapmalıdır. Bu sorun ancak böyle çözülür. Biz her kesimi bir araya getireceğiz.”
“PARSEL DEĞİL ADA BAZLI OLMALI”
Vidinlioğlu, “Kentsel dönüşüm parsel bazlı olmaz, ada bazlı yapılmalıdır. Biz bu anlamda İsfendiyar Bey Mahallesinde, Suluceviz, Esentepe buralarda gerekli kentsel dönüşümü ada bazlı gerçekleştireceğiz. Buralarda çözüm üretmek zor olduğu için bu göreve talip olduk. Bunlar koruma imar planında. Her bölgede koruma imar planına gerek yok. Bakanlıkla konuşup, koruma imar planından çıkarıp, bu dönüşümün yapılacağı yerlerde bunu gerçekleştireceğiz. Kentteki tarihi dokuyu çıkarmak için bu elzem. Bunu yapmazsanız hedeflerinize ulaşmakta güçlük çekersiniz. Biz deprem kuşağıyız, yüksek katlı mimari risklidir. Yatay mimari ağırlıkta olmalıdır. Kentsel yenileme çalışmamızın başlangıcını İsfendiyar Bey Mahallesi’nden yapacağız. Çünkü şehrin girişinden sonra ilk görünün yer orası. Bizim Sakin Kent Projemiz var. İnşallah temelini İsfendiyar Bey Mahallesi’nde atacağız” dedi.
“ÖĞRENCİLERİMİZE HER ALANDA DESTEK OLACAĞIZ”
MHP adayı, öğrencilere yönelik projelerinden söz ederken de şöyle konuştu:
“Ben öğrenciliğin ne olduğunu, hangi sıkıntılardan geçtiğini iyi bilirim. Ben hemen hemen öğrenim hayatımın tamamında dul yetim maaşı ile okudum. Onun için hep tırnaklarımla kazıya kazıya, zor şartlardan geçtim. Öğrenciliğin ne olduğunun yanında öğrenciyi okutan anne babanın da hangi sıkıntılardan geçtiğini iyi bilirim. Öğrencilerimiz bizim göz bebeğimiz. Benim ilk günden beri dediğim bir şey var; eğitim, eğitim, eğitim. Sadece öğrencilerimiz için değil bizim için de böyle. Her gün yeni bir şey öğreniyoruz. Ama ağaç yaşken eğiliyor. Öğrencilerimize bunu iyi öğretmemiz gerekiyor. Mesela Eğitim Konakları projemiz var. Önemli olan bu projenin içeriğidir. Çocuğunuzun yeteneği var. Piyano çalmak istiyor ama imkanınız yok. Keman çalmak istiyor imkanınız yok. Hadi aldınız kim öğretecek? Sadece bu alanlar değil sanatta sporda değil bilişim alanında da yeteneği olanlar var. Bunlara destek olmak, ellerinden tutmak, ön ayak olmak gerek. Eğitim Konaklarımızda öğretmenlerimiz olacak. Çocuklarımızı eğitecekler. Dinlenme alanları olacak. Atölyeleri olacak. Biz bu sosyal projeyi ortaya koyduk. Çocuklarımızın yeteneğini ortaya çıkartacağız.”
“ÇOCUKLARIMIZ PAYLAŞMAYI, SOSYALLEŞMESİ, BERABER OYNAMAYI ÖĞRENECEK”
Vidinlioğlu, “Bir de küçük çocuklarımız var. Oyuncak diyerek geçmemek gerekir. Zekayı çok geliştirir. Oyuncaklar çok pahalı ve ciddi bir krizden geçiyoruz. Bir oyuncak istiyor, ondan hemen sıkılıyor. Başka bir oyuncak istiyor. Bunun için Oyuncak Kütüphanesi projemiz var. Oyun yeri olur çocuklarımız orada da oynayabilir bunu aynı kütüphane sistemi gibi birkaç günlüğüne alabilir de. Evde oynar, hevesi geçtikten sonra bırakır başkasını alır. Çocuklarımız teknoloji çağında ellerinde bir telefon, tablet saatlerce bir köşede oturuyorlar. Bu durum çocuklarımızın eğitimine de olumsuz etki yapıyor. Paylaşmayı, sosyalleşmeyi, beraber oynamayı öğrenmeleri gerekiyor. Bu proje onlar için bu açıdan da önemli olacak. Belki orada oturup beraber oynayacaklar.
Gençlerimiz için de Kuzeykent Gençlik Merkezi projemiz var. Bu süreçte bana gençlerimizden çok ciddi talepler geldi. Diyorlar ki “Biz konser vermek istiyoruz ama alan yok” bunun için öğrencilerimizin yoğunlukta olduğu Kuzeykent’te Gençlik Merkezimizi kuracağız. İçinde kütüphanesi de olacak. Konser Salonu da olacak. Kayıt yapabilecekleri bir stüdyo da olacak. Orası gençlerimizin aktivitelerini gerçekleştirebileceği bir alan olacak. Orayı gençlerimize emanet edeceğiz. Bir E-Kütüphane de benim hayalim. İnşallah bunu da yapacağız” açıklamasında bulundu.
“İYİ Kİ OKUL AİLE BİRLİKLERİ İLE KÖPRÜ PROJESİNİ GELİŞTİRMİŞİZ”
Vidinlioğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Spor konusunda da birçok yetenekli gencimiz var. Spor gençlerimiz için olmazsa olmaz. Kastamonu’da özellikle voleybolda ve basketbolda ciddi bir altyapının olduğunu görüyorum. 20-25 yıldır Kastamonu’nun hentbolda bir gücü var. Basketbol ve voleybolda da Kastamonumuz söz sahibi olabilir. Onun için bu çocuklarımızın elinden tutmak gerek. Okullarda çocuklarımıza antrenör desteği vereceğiz. Yeteneklerini ortaya çıkaracağız. Biz Okul Aile Birlikleri ile Köprü birimi oluşturmuştuk. Ciddi bir öngörüde bulunmuşuz. Bugün ziyaret ettiğimiz okulda ciddi bir problem var. Okulu alanın ortasına oturtmuşlar. Okulun spor alanı yok, toplantı salonu yok. Bir de drenaj problemi var. Allah’tan böyle bir proje koymuşuz. Bu problemleri çözmek için ciddi bir şekilde elimizi taşında sokacağız. Öğrencilerimize bunu duyuralım. İkametgahını Kastamonu’ya aldıran öğrencilerimize senede iki defa memleketlerine gidiş-dönüş biletleri bizden.”
“BELEDİYE ÇALIŞANLARINI 1 NİSAN SABAHI ELİMDE GÜLLERLE KARŞILAYACAĞIM”
Vidinlioğlu, konuşmasının devamında şunları dile getirdi:
“Belediye çalışanlarını 1 Nisan sabahı elimde gülle, sizleri seviyorum diye karşılayacağım. Onlar benim çalışma arkadaşlarım olacak. Onlar için projem olmaz olur mu? Eğitim hayatın her döneminde var dedik. Belediyemiz için mesleki eğitim kurslarımız olacak. Kendimiz geliştirecek, yenileyeceğiz. Ayrıca belediye çalışanlarımızdan bir istek gelirse bunu da değerlendiririz. Bir de son günlerde bir dedikodu var. Aldı başını gidiyor. Belediye çalışanları ‘bizim halimiz n’olacak?’ diyormuş. Onlar mı soruyor, başkaları mı soruyor bilmiyorum. Ben bütün çalışma arkadaşlarımı çok seviyorum. Çalışacak olduğum arkadaşlarımı da çok seviyorum. Gözlerinin içine baka baka söylüyorum. Hepsi bizim değerimiz, hepsi bizim kıymetlimiz. Ekmeğinin peşinde olmuş, işe girmiş insanları ben hangi vicdanla kapının önüne koyacağım. Böyle bir şeyin mantığı var mı? Günah değil mi? Bu insanlar ailesine, evine ekmeğini nasıl götürecek? İşini yapanla, çalışanla ilgili hiçbir problemim olmaz. Ama liyakat esas. İşini düzgün yaptıktan sonra hiçbirisi ile hiçbir tasarrufum olmaz. Herkes gönül rahatlığı içerisinde gelebilir, sıkıntısını beyan edebilir de. Kim korkutuyorsa yanlış yapıyor. Çünkü ben o çalışanların çoğunu yıllarca görmüşüm. Kimisinin çocuğunu muayene etmişim, kimisinin annesini ameliyat etmiştim. Kimisinin kendi gelmiş. Beni onlar zaten yakinen tanırlar. Ben kimsenin ekmeğiyle oynayacak yapıda biri değilim. Kıyamam ki onlara.
“BİZİM BELEDİYECİLİĞİMİZ ŞEFFAF OLACAK”
“Benim telefonum 21 yıldır aynı. Aynı telefonu kullanıyorum. Her telefona bakabilmem mümkün değil. Çünkü yoğun bir trafiğimiz var. Şimdi bir başka telefonum daha var oradan da gelen mesajları, istekleri arkadaşlarım bana iletiyor. Belediye Başkanlığı bir makam. Şehri temsil ediyorsunuz. Şehr-ül eminsiniz. Makamın bir ciddiyeti olur. Bizde makam değil, belediyecilik şeffaf olacak. Herkes istediği saatte gelip bana meramını iletecek. Ben kapımı kimseye kapatmam. Koltuk, kanepe beni değiştirmez. Ben halkın içinden geldim”.
“BİZ MEVCUT HİZMETLERDEN ÇOK DAHA FAZLASINI
ANKARA’DAN ALIR MEMLEKETİMİZE GETİRİRİZ”
“Belediye bütçesinin merkezi hükümetle bir ilgisi yoktur. Yıllar yılı biz muhalif belediyeydik. Hizmet mi gelmedi? Şimdi işinize geldiği zaman, en ufak bir eleştiri olduğu zaman Cumhur İttifakı diyorsunuz, bir yandan da merkezi hükümet ile belediye bir olursa ne hizmetler gelir ne hizmetler diyorsunuz. Aklınız nerede kaldı. Artık Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi var. Bakanlar dışarıdan atanıyor. Bir ittifak söz konusu. Bu ittifakın bir kanadında Milliyetçi Hareket Partisi var. Hal buyken böyle diyenlerin sizin aklınız herhalde bundan öncesinde kaldı. Sayın Bakanlarımız her geçen gün geliyorlar, geliyorlar. Ben de hepsini not alıyorum. Verilen sözler, verilen vaatler. İttifakın bir kanadı olarak da 1 Nisan’dan itibaren hepsinin takipçisi olacağız. Biz öyle şeyler yaparız ki, Ankara’da en küçük sıkıntı yaşamayız. Kastamonu Evliyalar Şehri’dir. Ülkücü Hareket ülkemizde bir gençlik hareketi olarak yer alırken, Kastamonu bunun dışındadır. Ak sakallıların şehridir. Genel Merkezimiz ve Sayın Genel Başkanımız nezdinde Kastamonu çok özeldir. Onun için de bizim en küçük isteğimiz bile Genel Başkanımız tarafından kolaylıkla yerine getirilir. Bundan yana hiçbir sıkıntınız olmasın. Biz mevcut başkan Tahsin Bey’den çok daha fazlasını Ankara’dan alır, memleketimize getiririz.”
Vidinlioğlu, canlı yayını şu sözlerle noktaladı:
“Beni konuk ettiğiniz için hepinize çok teşekkür ediyorum. Tadı damağımda kaldı. Bu canlı yayınları daha sık yapalım. İnşallah güzel hizmetler bize nasip olur. Allah yardımcımız olsun. Hepinizi seviyorum, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.”