Kastamonulu bir aileye mensup olan genç girişimci Eda Sürücü, Valla kanyonunun kilinden ürettiği detoks ürünlerini Pelcare markasıyla ABD’nin de aralarında olduğu çeşitli ülkelere ihraç etmeye başladı.
Hürriyet, Sürücü’nün bu başarısını “Hollywood’a Kastamonu detoksu” başlığıyla ekonomi sayfasının manşetine taşıdı.
Kastamonu’da ürettiği detoks maske setleri ve besleyici kremler Hollywood’un merkezi Los Angeles’taki mağazalarda satılan Eda Sürücü, “Amerika’ya ihracat çok önemli. Buradaki pazar payımızı arttırmamız gerekiyor. Yeni mağazalarla görüşmeler yapıyoruz. Ancak Ortadoğu pazarı da çok önemli.. Önümüzdeki günlerde bu bölgede de ürünlerimiz birçok mağazada satışa sunulacak” dedi.
Hollywood’a Kastamonu detoksu
Son dönemlerde kozmetik üretiminde öne çıkan Türkiye, genç girişimcilerin yarattığı markalarla bu alanda önemli bir merkez olma yolunda ilerliyor. 28 yaşındaki Eda Sürücü de bu girişimcilerin başında geliyor. Sürücü’nün, Pelcare markasıyla Kastamonu’da ürettiği detoks maske setleri ve besleyici kremler Hollywood’un merkezi Los Angeles’taki mağazalarda satılıyor.
TÜRKİYE son yıllarda yapılan yatırımlarla kozmetik sektöründe önemli bir üretim merkezi oldu. Birçok şirket Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde dünya devlerine üretim yaparken, genç girişimciler de bu alanda marka yaratma peşinde. Temelleri 2015 yılında atılan Pelcare markası da bunların başında geliyor. 28 yaşındaki Eda Sürücü, Kastamonu’daki Valla Kanyonu’ndan çıkan akarsu kilini kozmetik amaçlı kullanarak yola çıktı. Bugün detoks kili maskelerinden besleyici kremlere, vücut yağlarından özel yüz temizleyici sabunlara kadar birçok alanda üretim yaptıklarını söyleyen Eda Sürücü, “Amerika’da Los Angeles’ta bulunan bazı mağazalarda ürünlerimiz satılıyor. Önümüzdeki dönemde Ortadoğu ülkelerinde de satılmaya başlanacak” dedi. Eda Sürücü, markanın kuruluşunu ve büyüme hikayesini şöyle anlattı:
BEYMEN MAĞAZALARINA GİRDİ
“Babam Kastamonulu ve Valla Kanyonu’ndaki kilin değerini çok iyi biliyor. Buradan çıkan kili değerlendirmek için bana cesaret verdi. Markanın temellerini 2015 yılında attık. Önce marka üzerine çalışmalar yaptık. Sonra buradaki kili çıkarıp işleyebileceğimiz küçük bir üretim tesisi kurduk. Kili Kastamonu’daki üretim merkezimizde öğütüp sterilize ediyoruz. Oradaki tesis kaynağına yakın olması için çok önemli. Onun dışında asıl tempo da İstanbul’daki ofisimizde. İstanbul’da ofisimizde Ar-Ge çalışmaları ve pazarlama faaliyetlerini yürütüyoruz. Pelcare çok kısa zamanda hızlı bir ivme yakaladı. Ürünlerimizi ilk önce internet üzerinde satmaya başladık. Daha sonra Beymen Mağazaları’na girdik. Bu sırada ihracat ile ilgili de bazı çalışmalara başladık. İlk tepkiler olumlu olunca bu alanda talepler de arttı.
HEDEFİMİZ ORTADOĞU ÜLKELERİ
Ar-Ge çalışmaları çok önemli detoks maske setimizin yanına yeni ürünler eklemeye başladık. Vücut yağları, besleyici kremler, özel yüz temizleyici sabunlar… Diğer ürünler de hammaddelerinin en iyi olduğu kaynaklardan elde ediliyor. Bu sayede tamamlayıcı cilt bakımı ailemiz kısa zamanda büyüdü. Çalışmalarımıza tıbbi bitkiler üzerinde uzman, Kastamonu Üniversitesi’nde öğretim üyeleri de ekibi de dahil oluyor. Önümüzdeki döneme ilişkin ihracata yönelik bazı çalışmalar da planlıyoruz. Amerika’ya ihracat çok önemli. Buradaki pazar payımızı arttırmamız gerekiyor. Yeni mağazalarla görüşmeler yapıyoruz. Ancak Ortadoğu pazarı da çok önemli. Kişisel bakım alanında öne çıkan bir pazar. Önümüzdeki günlerde bu bölgede de ürünlerimiz birçok mağazada satışa sunulacak.”
TÜKETİCİ TALEPLERİ ÇOK SIK DEĞİŞİYOR
– SEKTÖR hakkında da bilgi veren Eda Sürücü, şöyle konuştu: “Son 5 senedir tüm dünyada tüketici alışkanlıklarının günden güne dinamik şekilde değiştiğini gözlemliyoruz. Artık sadece kadınlar değil erkekler de daha güzel, daha genç, daha sağlıklı ve kusursuz gözükmek istiyor. Hayatımızı hızlı ama daha kaliteli yaşamak istiyoruz. Ürün seçiminde bulunurken en faydalısını, en kalitelisini, en hızlı etki edeni ve en temiz içeriklisini almaya çalışıyoruz. İnsanlar bu tempoyu, bu kaosu bir noktada dengelemek istiyor. Sadece ithal markaların değil, düzgün üretim şartlarında yerli markaların da çok vizyoner adımlar attığını düşünüyorum. Türkiye’de kullanılan kozmetik ürünlerinin sadece yüzde 10’u burada üretiliyor. Biz de yerli markaların pazarda çok önemli bir noktaya gelebileceğini kanıtlamak istiyoruz.”
Ceyhun KUBURLU-HÜRRİYET