Kıymetli kent araştırmacısı ve gazetemiz yazarı Fahri Özbek iki film buldu çıkardı Kültür ve Turizm Bakanlığı arşivinden.
Biri, 1965 yılında Vali Necdet Yalçın döneminde düzenlenen 23 Ağustos kutlamalarından…
Diğeri ise Başbakan Şemsettin Günaltay’ın “Kastamonu ziyareti”, sene “1950”…
Dönemin tüm “karakteri” film karelerinde ayan beyan.
Tek başlıkta toplamak gerekirse o karakteri…
“Ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme”.
Halkın caddeleri, alanı doldurduğu, Gazi Stadı’na aktığı 23 Ağustos töreninde yol boyuna asılı “Hedefimiz gayemiz hep millet ve memleketimizin selameti saadeti ve terakkisidir” pankartı net ifade ediyor Cumhuriyet’in o günkü derdini…
“Selamet, saadet, terakki”.
“Güven, mutluluk, ilerleme” diyelim…
İnsan daha ne ister ki?
Hedef buydu…
Cumhuriyet’in olmazsa olmazı.
Ermek için hedefe “çalışmak ve birlik olmak” lazımdı…
Film içinde göze çarpan bir tabela, “Doğrama Mobilya ve İnşaat İşleri Derneği”, tabelayı sımsıkı kucaklayan üyeler.
Sadece ahşap sektörü mü?..
Bakır ustaları, kalfaları, çırakları birlik olmuşlar, ekonomik kalkınma ve sosyal gelişmenin temellerinden biri olduklarını ilan edercesine resmigeçitteler, kamyon kasası üstünde.
Çiftçiler…
Kendir üreticileri en önde.
Ekonomi ve sosyal savaşta cepheye koşan cümle üretim ordusu Cumhuriyet’in…
Eli nasırlı savaşçılar.
“Bayram” vakti tam da…
Gazi Stadyumu, Çayboyu, Cumhuriyet Meydanı başta olmak üzere şehrin her mekanını ve yurttaşını sarıp sarmalayan bayram coşkusu ve organizasyonu.
Bayram gibi bayram…
Gönüllerden taştığı besbelli.
Ve kadınlar her karesinde görüntülerin…
Yerine göre erkeklerden bir adım önde.
75 yıl önce Kastamonu’da baş köşede kadınlar…
Hangi toplumsal sınıf ve coğrafik mekandan olurlarsa olsunlar, Cumhuriyet’in temel taşı ve sigortası kadınlar.
Ekonomide üretimin ve sosyal hayatta gelişmenin “ilk hedef” olarak görüldüğü ve bu iki alanın birbirinden ayrılmaz bütün olarak kabul edildiği yıllar…
İki film de bunu söylüyor.
(Başbakan Şemsettin Günaltay “16 Ocak 1949-22 Mayıs 1950” tarihleri arasında başbakanlık görevinde bulundu…
Demokrat Parti’nin 1950’de iktidara ilk gelişinden önceki CHP’nin son başbakanı idi.
Kısa süren başbakanlık görevi esnasında Kastamonu’yu ziyaret etmesi ilginç…
Demek ki, dönem itibarı ile güçlü bir il Kastamonu, buna delalet olsa gerek.)
Çok dersler çıkarılacak tarihi vesika hükmünde arşiv görüntüleri…
Her karesi kıymetli “gelecek” namına.)
Not:
Dönemin mimarisi de tüm hatları ile ortada…
Şehrin geçen 75 yılda nasıl bir «olumsuz» dönüşüm geçirdiğine kanaat getirmek için başka kanıt ya da izaha gerek yok.
“Biblo” şehirden…
“Çorba” şehire.
İflah olur mu?..
Giden geri gelir mi?
Fikren ve irade olarak da giden gitti…
Kendi dinamikleri ile yerel kalkınma inancından, kalkınmayı dışarıdan bekleyen haletiruhiyeye çark eden şehir.
Giden gitti…
Gökkubeden kalan hoş seda daim.
AFACAN