“Kastamonu adına kimse dokunmasın”
MHP İl Başkanı Yüksel Aydın, Merkez mahalle ve köy muhtarlarıyla birlikte oldukları istişare toplantısında, Kastamonu’nun inanılmaz imkanlara sahip uyuyan bir dev olduğunu belirtti ve “Maksadımız, muradımız uyuyan devi uyandırmak istiyoruz. Bunu sizlerle birlikte yapacağız, siz olmazsanız biz bunu yapamayız” diye konuştu.
Kastamonu isminin değiştirilmesiyle ilgili KAS-DER önerilere tepkisini sürdüren Aydın, “Kastamonu bizim için yeterli bir marka değil mi? Kastamonu, tarihiyle bir marka değil mi? Verdiği şehitleriyle, verdiği mücadeleyle marka değil mi? Kastamonu’nun marka değerini hiçbir şeyle ölçemezsiniz. Kastamonu adına kimse dokunmasın. Bir üniversite kurulacaksa hep beraber karar verelim ve vakıf üniversitesi kuralım”dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İl Başkanlığı tarafından düzenlenen ve Merkez mahalle ve köy muhtarlarına yönelik istişare toplantısı dün yapıldı.
Cem Sultan Bedestenindeki toplantıya MHP İl Başkanı Yüksel Aydın, MHP MYK Üyesi Tarık Ziya Çağılcı, eski Milletvekili Emin Çınar, MHP Merkez İlçe Başkanı Emre Şahin, MHP İGM üyeleri, MHP Belediye Meclis Üyeleri, Türkiye Muhtarlar Derneği Şube Başkanı Mehmet Leblebicioğlu, Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Kastamonu Muhtarlar Derneği Başkanı Muammer Yapıcıoğlu, partililer, mahalle ve köy muhtarları katıldı.
Toplantıda sırasıyla Mehmet Leblebicioğlu, Muammer Yapıcıoğlu ve Yüksel Aydın birer konuşma yaptı.
Mehmet Leblebicioğlu
Türkiye Muhtarlar Derneği Şube Başkanı Mehmet Leblebicioğlu, düzenlenen toplantı için teşekkür ederek başladığı konuşmasında, şunları söyledi:
“Muhtarlık görevi gerçekten pek kolay olmayan bir hizmet alanıdır. Özetle tüm kurumlarda olan hizmet sorumluluğu ayrıca seçmenine karşı olan sorumluluğu gerçekten göz ardı edilemez bir ağıt görevdir. Bilindiği gibi geriye doğru bakıldığında elbette günün şartlarına göre güzel hizmetler yapılmış olduğu görülmekte. Ben bu konuda emeği geçenlere de teşekkür ediyorum. 2019 yılını geride bırakırken geriye doğru değil 2020 yılında merkez ilçemizde yapılacak hizmetlere başta sayın valimizden, genel sekreterimizden ve siz değerli siyasetçilerimizden de desteklerini bekliyoruz. Muhtarlarımız ilgili kurumlara işlem ile ilgili dilekçelerle, müracaatlarla halk ve muhtar toplantılarındaki sözlü ve dilek ve temennileriyle yapılması gerekli olan işlerini gerekli yerlere iletmektedirler. İnşallah 2020 yılında istenilen bu hizmetlerin büyük çoğunluğu yapılarak muhtarlarımıza moral olur düşüncesindeyim. Bu inançla 2020 yılının belasız ve kazasız bir hizmet yılı olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ediyorum. Her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacımızın olduğu şu günlerde Cenabı Hak hepimizin yar ve yardımcısı olsun. Birlik ve beraberliğimizi daim kılsın. Sağlık ve sıhhat içerisinde başarılı çalışmalar nasip etsin. İlimize ve memleketimize hizmet, katkı ve destek veren tüm herkese de teşekkür ediyorum” dedi.
Muammer Yapıcıoğlu
Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Kastamonu Muhtarlar Derneği Başkanı Muammer Yapıcıoğlu da şöyle konuştu:
“Bilindiği gibi Milliyetçi, Hareket Partisi bizlerle birlikte 2019 yılı Mart ayında bir seçime girdi. Bu seçimde malumunuzla, takdirinizle Kastamonu’da bir görev üstlendi. Bu görevde de başarılı bir şekilde çalışma sürdürmekteler. Bu doğrultuda biz muhtarlara da göstermiş oldukları ilgi ve alaka bugünkü toplantımızda da uygulanmakta, bundan dolayı da ayrıca teşekkür ediyorum. Bilindiği gibi bizlerde 2019 yılında bir seçim yılı, görev yenileme ve yeniden göreve gelme olarak geçen 9,5 aylık geçen bu süreci gerçekten güzel bir şekilde çalışarak başarı da elde ettik. Bizler 2020 yılına girerken geçmişimizde bitiremediğimiz ve 2020 yılında programlarda ve taleplerde bulunduğumuz işlerimizin İnşallah MHP tarafından da desteklenerek yerine getirilmesi konusunda ümitliyiz. Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkan’ımızın İstanbul MHP Milletvekili İzzet Ulvi Yönter’e Muhtarlık Hakları ile ilgili meclise sunulan Kanun Değişikliği ile ilgili de ben Sayın Milletvekilime burada il başkanım önderliğinde teşekkür ediyorum. Bizim muhtarlıklarımızda da bu kanun değişikliğinin geçilmesi ile ilgili bir çalışma başlatıldı. İnşallah bu da hayat bulacak. Bu doğrultuda muhtarlık camiası daha da güçlü hale gelecektir. Ben bu güzel toplantıyı tertip eden ve bizleri bugün burada bir araya getiren ve yeni yıla gireceğimiz şu günlerde bu birlik ve beraberliğimizin devam etmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum. Yeni yılınızı da şimdiden en, içten dileklerimle kutluyorum. Hepinize sağlıklı bereketli uzun ömürler diliyorum. Bu onurlu görevi İnşallah Allah’ın izniyle hep beraber onurlu ve gururlu bir şekilde yapıp yüzümüzün akıyla seçmenimize ve milletimize hizmet etme yolunda sayın siyasilerimizle beraber yürüyebilmek ve bu doğrultuda da İnşallah bu görevleri tamamlamak da temennimizdir.”
Yüksel Aydın
Dernek başkanlarına teşekkür ederek konuşmasına başlayan MHP İl Başkanı Yüksel Aydın ise şunları söyledi:
“Bunlar bizim siyasetçiler olarak görevimiz. Aslında daha sık beraber olmamız lazım. Aslında daha sık istişare etmek lazım. Çünkü en ücra köyde devletin temsilcisi sizsiniz. Orada devlet sizsiniz. Biz oranın sıkıntısını sizden dinlememiz lazım. MHP olarak başta sözde verdiğimiz, biz bir şeyi kıra kıra gideceğiz. Seçimden seçime sizlere müracaat eden bir siyasi parti, bir siyasi oluşum olmayacağız. Her fırsatta mutlaka sizlerle birlikte olacağız. Dertlerinizle dertleneceğiz ki Kastamonumuzu mağrur hale getirebilelim. Yoksa seçimden seçime sizleri hatırlayarak yapılan siyasetin, Kastamonu’ya nelere mal olduğunu hep birlikte müşahede ediyoruz. Dolayısıyla biz hiçbir şey beklemeden, hiçbir siyasi gaye ile sizlere müracaat etmeyeceğiz. Sadece dertlerinizi dinleyeceğiz. Ben hep siyasi muhataplarıma 31 Mart’ta, ‘Siyaset bitti. Kime ne nasip olduysa oldu. Kim nereyi aldıysa aldı. Siyaset 31 Mart’ta bitti. Bundan sonrası hizmet’ dedim. Dolayısıyla siyasi muhataplarımızdan da aynı anlayışı bekliyoruz. Siyaseti zamanı gelince yaparız. O belli bir süreç. Herkes yaptıklarıyla milletin karşısına çıkar, milletimizde takdirini gösterir” dedi.
Kastamonu’nun kendine özgü kıymetleri ortaya çıkaramadığını söyleyen Aydın; “Her şeyde öncü olduğumuz gibi, muhtarlıkta da bizim tarihsel özelliğimiz var. Bunu bile öne çıkaramayan bir topluluğuz. 1833’lü yıllarda 2’nci Mahmut İstanbul’da bazı yerlere muhtarlıklar atıyor ama ilk muhtarlık seçimi Taşköprü’de yapılıyor. Bu önemli. Bu önemi öne çıkarıp, Türkiye kamuoyunda Kastamonu’yu ifade edemiyoruz. Bunun suçlusu sizler değilsiniz. Bunun suçlusu Kastamonu’yu yöneten dünden bugüne kadar kim varsa onlardır. İnşallah sizlerle birlikte istişare ederek, ilk muhtarlık seçiminin Kastamonu’da yapıldığını gündeme çıkarmak her birimizin görevi. Çünkü siz bu onuru taşıyorsunuz. Bu onurun sahibi Kastamonu’daki bütün muhtarlarımızdır. Dolayısıyla bu konuda özel bir çalışma yapıp, hep beraber gündeme taşıyalım. Ben bunları MHP’ye mal etmek için söylemiyorum. Kastamonu’nun sorunlarını çözelim diye söylüyorum. Muhalefeti iktidarıyla. Kimseyi eleştirmiyorum ama gördüğüm eksiklikleri de söylemekten vazgeçmeyeceğim. Bu bizim hem Kastamonu insanına, hem Cenab-ı Allah’a, hem MHP’nin Liderine vazifemiz bu. Biz vazifemizi yerine getiriyoruz. Özel bir şey yapmıyoruz. Onun için söylediklerime alınganlık göstermeyin. Ben bunları söylemeye devam edeceğim.”
“İNANILMAZ İMKANLARA SAHİBİZ”
Yüksel Aydın sözlerini şöyle sürdürdü:
“Öyle inanılmaz imkanlara sahibiz ki, tabiri caizse maksadımız, muradımız uyuyan devi uyandırmak istiyoruz. Bunu sizlerle birlikte yapacağız. Bunu siz olmazsanız biz bunu yapamayız. Kastamonu uyuyan bir dev. Yeraltı zenginlikleriyle, tarihsel dokusuyla, turizmin her çeşidi ile Kastamonu uyuyan bir dev. Cenab-ı Allah bize öyle güzellikler vermiş ki ama gelin görün ki bunların birçoğunda faydalanamıyoruz. Bunun birinci sebebi birlik beraberliğimizi sağlayamamışız. Bir sefer bundan kurtulacağız. Özellikle siyasette. Siyasette Türk Milleti’nin, Türk Devleti’nin geleceği adına hukuksal altyapısı 24 Haziran’da oluşan bir Cumhur İttifakı var. O günlerde, 15 Temmuz itibariyle MHP Lideri Türk Milleti’nin beka sorunu var deyince, birçok kesim burun kıvırdı. Fakat gün oldu devran döndü. Türk Milleti’nin, Türk Devleti’nin beka sorunu varmış. Etrafımız ateş çemberi. Birinden kurtuluyoruz biri. Devlet olmayınca millet olmuyor. Devleti 786 bin kilometrekarelik vatan coğrafyamızı korur halde olacağız. Bunun güvenliğini sağlayacağız. Bunun güvenliğini sağlayamadığımız zaman yandığımız gün. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan beye de, MHP’nin Lideri Sayın Devlet Bahçeli’ye de Allah uzun ömürler versin. Çünkü geceli gündüzlü Türk Milleti, Türk Devleti, hepimizin huzuru için büyük bir mücadele var. Dolayısıyla bu birliktelikte, Cumhur İttifakı dediğimiz hadisede MHP’nin bütün mensupları olarak, her zerresinde her inceliğinde biz varız. Hiç hata yapmayacağız, hata yapanlara asla müsaade etmeyeceğiz. Çünkü biz Cumhur İttifakı’nı 2 adam siz koyun, 2 adam biz koyalım, şurada falanca iş alsın diye kurmadık. Cumhur İttifakı’na Milliyetçi Ülkücü Hareket olarak sadece ve sadece Türki Milleti’nin bekası, Türk Devleti’nin varlığı ve güvenliği adına var. Bunu böyle bilinmesini istiyorum. Yani yine bilabedel, yine karşılıksız. Liderimizin dediği gibi biz önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben diyoruz. Anlayışımız bu, bu anlayış üzerine siyasetimizi kurguluyoruz. Önce Türk Milleti ve Türk Devleti var olacak, sonra bize ne düşerse Cenab-ı Allah’a teslim olacağız. Dolayısıyla Kastamonu ölçeğinde eksiklerimiz çok ama aşılmayacak konularda değil.
Allah razı olsun devletimiz bize öyle güzel bir hastane yaptı ki, her şeyi ile çok mükemmel bir tesis. Fakat iyi yönetilemiyor. Yakınlarda Karabük Devlet Hastanesi’ne giden oldu mu. Benim geçenlerde işim düştü, hep hemşerilerimiz orada. Kastamonu orada. Birçok atıl konuyu gündeme getirmiştik. Şimdi 1-2 tanesi faaliyete geçti. Hastanede de afiliasyon süreci devam ediyor. Bu hastane Eğitim ve Araştırma Hastanesi olmak zorunda. Bunları bunun için söylüyorum. Siyasi mekanizma biraz daha hızlı hareket etsin diye söylüyorum. Eksiklerimiz var her işimizi halledemiyoruz. Bu başhekim bu hastaneyi yönetemiyor. ‘Niye’ diye soruyorlar. Personele sorun diyorum. Personele sormak zor bir iş mi. Personele soracaksın orada neler yaşanıyor, ne hinlikler dönüyor öğreneceksin. Bunu üçüncü kez gündeme taşıyorum. Bana sormayacaksınız, gidip hastane personeline soracaksınız. Onlarda size neler yaşandığını anlatacak. Gereğinin yapılması için, durumu Adalet ve Kalkınma Partisi’nin milletvekillerine de arz etti. Hastane önemli. Rektörümüz afiliasyon süreci için ciddi miktarda uğraş veriyor. Siyasilerimizde çaba sarf ediyor. Öyle düşünüyorum. Bunu hep birlikte çözmemiz gerekiyor.
Birçok köyümüzde telefonlar çekmiyor. Hangi devirde yaşıyoruz. Bu ne demek. İnsanımızın sıkıntıları oluyor, çekmiyorsa bunun gereğini yapmaları gerekiyor. Bunun takipçisi olacağız. Birçok köyümüzde bu sıkıntının olduğunu biliyorum. Bürokraside bir takım arkadaşlarımızı normale dönmeye başladı. Siz bu devletin sahibisiniz, onlar devletin memuru. Oraya gittiğinizde siz eğilip bükülmeyeceksiniz, eğilip bükülmesi gereken onlar. Size hizmeti sunması gereken onlar. Sizin vergilerinizle, sizin alın terinizle onlar maaş alıyor. Vatandaşımız içinde geçerli. ‘Bana hizmet için oradasınız, bana kabadayılık yapmayacaksın. Devletin verdiği yetkiler dahilinde bana hizmet edeceksiniz. Sayı bürokratlar ve memurlar.’ Bu konuda çok eksik olduğumuzu düşünüyorum. Tamam tevazulu olalım ama oraya çıktığımızda hakkımızı arayalım. Boynumuzu büküp çıkmayalım.
FETÖ hâlâ ininde. Yılan ininde duruyor. Bitmiş değil. Bunlar hala devlete sürtünüyor. Bunların yaptıklarını unutmamamız lazım. Bunlar 15 Temmuz’da sizin paralarınızla alınan uçaklarla, toplarla, helikopterlerle Türk Milletine ve evlatlarına kurşun yağdırdılar. Yarınlarımızı çaldılar, evlatlarımızı çaldılar bunu unutmayacağız. Çünkü onlar bizim inandığımız Allah’a inanmıyorlar. Bizim inandığımız kitaba inanmıyorlar. İslam dinini mahvettiler. Dolayısıyla bu konuda hassas olmanızı rica ediyorum. FETÖ’yle bütün kurum ve kuruluşlar mücadele etmeli. İl Müftümüz bu konuda çok hassas. Kastamonu’ya birçok müftü geldi geçti ama FETÖ’ye karşı mücadelesinden dolayı teşekkür ediyorum. Din adamlarının mücadelesi ayrı bir önem arz ediyor. Bu mücadeleyi takdirle karşılıyorum.”
KAS-DER Başkanı Remzi Şen’in son teklifine değinerek sözlerini sürdüren Aydın, “Kastamonu bizim için yeterli bir marka değil mi. Kastamonu, tarihiyle bir marka değil mi. Verdiği şehitleriyle, verdiği mücadeleyle marka değil mi? Bir deli bir kuyuya taş atar, 40 akıllı çıkaramaz oldu. Gazi Kastamonu olacakmış; hadi oradan. Kastamonu niye gazi olsun. Biz istila mı edildik, ben mi bilmiyorum.? Kastamonu, Kastamonu olacak. Yetmedi, Kastamonu Üniversitesi… Kastamonu’nun marka değerini hiçbir şeyle ölçemezsiniz. Kastamonu’nun manevi liderlerinden Şeyh Şaban-ı Veli Üniversitesi olsun diyorlar. Madem bu kadar aklı evvelsin, bir vakıf üniversitesi kuralım, adını da koyalım. Kastamonu adına kimse dokunmasın. Bir üniversite kurulacaksa hep beraber karar verelim ve vakıf üniversitesi kuralım. Dolayısıyla, boş beleş işlerden Kastamonu’muzu kurtaralım”dedi.
Yüksel Aydın konuşmasını, “Buraya gelince hepiniz MHP’li olmadınız. Biz samimi bir ortam ve istişare alanı oluşturmaya çalışıyoruz. Bütün siyasi partilerin de bunu yapması lazım. Ben sizlerle konuları değerlendirmek, sizlerin yüzünü görmek için toplantı tertip ettik ve yapmaya da devam edeceğiz. Allah şahit, hiçbir siyasi hesapla bunu yapmıyoruz. Sadece ve sadece köylerimize mahallerimize, dertlerimizi karşılıklı alalım, bunlara çözüm üretelim diyoruz. Ben 31 Mart öncesi huzurlu bir Kastamonu istiyoruz demiştim. Bunun böyle olması için hem merkez belediyelerimiz, hem ilçe belediyelerimiz, büyük mücadele veriyorlar. İmkânlar ölçüsünde hizmet vermeye çalışıyorlar. Belki eksikliklerimiz vardır ama biz, vatandaşımızdan oy talep ederken, bize verin biz iyi yönetiriz derken; biz devletin malına el sürmeyiz, biz yetimin hakkını yemeyiz dedik. Belediye Başkanlarımızla istişare toplantıları yapıyoruz, şunu söylüyorum; yetim hakkı yemeyeceksiniz yedirmeyeceksiniz, devletin malına el sürmeyeceksiniz sürdürmeyeceksiniz. Bu bile, milletin gözünde sizi en üst noktalara çıkarır. Belki, zaman zaman taleplerinizi karşılamada zorluk çekiyoruz, bu 8 ayda belediyelerimiz geçmişten gelenlerle hem ekonomik hem de yapısal anlamda mücadeleyle geçti. Ama 2020’de 7 belediyemizle beraber, icraata dönük olacağız, sizlerin taleplerini köy mahalle ayırmadan bir yolunu bulup, hizmet edeceğiz.
Bizim devletin çizdiği alandan, bize verilen yetkiden dışarı çıkma şansımız yok. Biz Allah’tan korkuyoruz. Size hizmet ibadettir. Bu anlamda da elimizden ne geliyorsa, size hizmet noktasında gereğini yapacağız. Şu yaptığımız toplantının hiçbir siyasi menfaati olmadığını bilin. Günü geldiğinde, kim neyi takdir ediyorsa veriyor. Belediyeye çok adam almayla, paket para dağıtmayla bu işler olmuyormuş, biz bunu Kastamonu’da karşımızdaki deve rağmen tescilledik. Kastamonu uyuyan dev. Bunu uyandırmak için muhtarlarımı davet ettim” diyerek tamamladı.
Cengiz MUHZİROĞLU