Kastamonu Ticaret Borsası’nın Organize Sanayi Bölgesi’nde Kaswood ismini verdiği Endüstriyel Orman Ürünleri için Ortak Kullanım İşleme Tesisi’nin açılışıBilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Doç.Dr. Hasan Ali Çiçek’in de katılımıyla gerçekleştirildi.
Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çiçek, açılıştaki konuşmasında, “Bu tesis değişimin lokomotifi olacaktır. Bakanlık olarak biz bu projeye inandık. Sipariş veren firmalara doğrudan hammadde temin edilecektir. Masif ve lamine ahşap malzemeler üretilecektir. Yarı mamul ürünler üzerindeki teknik işlemlerin yapılabilmesi için gereken hizmetler bu tesis sayesinde sunulacaktır. Ayrıca bu tesis Kobi’lerimize teknik konularda, ARGE, inovasyon, sermaye yönetimi ve rekabet konularında danışmanlık hizmeti verecektir” dedi.
Kastamonu tarihindeki en yüksek hibe bütçeli Avrupa Birliği projesi olan Kaswood, 30 bin metrekare alan üzerinde 7 bin 900 metrekare kapalı alanda yıllık 30 bin metreküp mamul üretecek. Tesiste üç vardiyada 120 kişinin istihdam edilecek.
Kastamonu Ticaret Borsası’nın Kastamonu’ya kazandırdığı Endüstriyel Orman Ürünleri İçin Ortak Kullanım İşleme Tesisi’nin resmi açılışı dün gerçekleşti.
Kastamonu tarihindeki “en yüksek hibe bütçeli endüstriyel Avrupa Birliği projesi” olma özelliği taşıyan ve Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan Endüstriyel Orman Ürünleri İçin Ortak Kullanım İşleme Tesisi (KASWOOD) resmi açılışını Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Doç.Dr. Hasan Ali Çiçek gerçekleştirdi.
Tesis açılış kurdelisini ise Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çiçek ile birlikte Vali Yaşar Karadeniz, milletvekilleri Metin Çelik ve Murat Demir, Belediye Başkanı Tahsin Babaş ve Ticaret Borsası Başkanı Sedat İşeri, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Selçuk Arslan birlikte kesti.
30 bin metrekare alan üzerine kurulan ve 7 bin 900 metrekare kapalı alana sahip olan tesiste yıllık ortalama 30 bin metre küp mamul üretilecek ve üç vardiyada yaklaşık 120 kişi istihdam edilecek.
Açılış öncesinde Ticaret Borsası Başkanı Sedat İşeri tesis hakkında bilgi verirken, milletvekilleri Metin Çelik, Murat Demir, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Vali Yaşar Karadeniz ve Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çiçek de birer konuşma gerçekleştirdi.
SEDAT İŞERİ:
“Ülkemiz için ayrı bir yeri olan 15 Temmuz şehitleri anma demokrasi ve milli birlik günümüzde fabrikamızın açılışı ayrı bir önem kazanmıştır. Borsamız, bir sivil toplum kuruluşu olarak ilimizin gelişmesinde, kalkınmasında ne görev varsa sahiplenmiş, gövdesini taşın altına koymuştur. Ülkemizi kalkındırmak için çalışmak, üretmek ve kazanmak isteyen herkesime destek vermeye devam etmektedir. Ülkemizde son yıllarda büyük bir dönüşüm gerçekleştiren özel sektörün dinamizmi ve başarısıyla da ekonomik hedeflerine ulaşacak ve inşallah dünyanın lider ülkelerinden birisi olacak. Geleceğe inanan bizler de ülkemizin daha ileri gitmesi için bitmek bilmeyen bir heyecanla durmaksızın çalışmaya devam edeceğiz. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin bütün genel kurullarına katılarak özel sektöre büyük destek veren Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın en son odalar birliğinin genel kurulundaki konuşmasında söylediği ‘2023 Türkiye’nin dönüm noktası olacak. Bunun için hazırlıklarımızı kararlılıkla yapmalıyız’ talimatına gönülden katılmaktayız. Bugün açılışını yapacağımız fabrikamızda 2010 yılında 3 arkadaşımızın ‘Çok güzel bir Avrupa Birliği Projesi var, sahiplenen yok, siz sahiplenir misiniz?’ teklifiyle başladık. Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası’nın 1937 yılındaki başkatibinin kitabından şöyle bir paragraf aldım: ‘Marangoz ve doğramacı esnafı, Kastamonu’da kereste depoları olmadığından lüzum halinde istedikleri kadar kereste bulamadıklarını ve kuru keresteye daima ihtiyaçları olduklarını söylemekle beraber kereste kurutmaya mahsus fenni tertibata tabi kırım ihtiyacı olduklarını beyan etmektedirler” gibi çok enteresan bir bilgi yazmıştı. O tarihte Kastamonu kereste memleketiydi. Sene şimdi 2017. Demek ki 80 yıldır önemli bir tesis kurulamamış. Yüzde 70’i ormanla kaplı Kastamonu’muz için ahşap sanayisi ile ilgili ideal bir proje inancıyla başladık. Katılımcı ortaklarımızın vazgeçmesi nedeniyle de borsa olarak inançla devam ettik. Büyük zorluklar neticesinde karşımıza konulan tüm olumsuzluklara rağmen yılmadık. 14 meclis üyesi ile başarma yeminine sadık kaldık. Yardım edenden de mani olmak isteyenden de Allah razı olsun. Netice önemliydi, bugünü görebilmek önemliydi. İstedik ve başardık. Üzerinde bulunduğumuz tesisimiz 30 bin metrekare alan üzerine kurulmuş olup 7 bin 900 metrekare kapalı alana sahiptir. Tesisin yapılışı bakımından üstün niteliklerle donatılmış olup makine ve ekipman olarak da en son teknolojiye sahiptir. 10 milyon Euro bedelle ve yüzde 100 hibe desteği ile kurulmuştur. İşletmemizde gezerken şahit olacağınız tesisimiz tomruk biçme hattı, lamine biçme hattı gibi birçok üretim yapacak niteliktedir. Yıllık ortalama üretim kapasitesi 30 bin metre küp mamul olup 3 vardiyada yaklaşık 120 kişi istihdam edilecektir.”
TAHSİN BABAŞ:
“Kastamonu denilince akla ahşap geliyor. Sayın Bakanı’mız Veysel Eroğlu, Kastamonu’yu ahşabın başkenti olarak tanımlıyor. Bizde tarihi, kültürü ile bölgemizin eyalet şehirlerinden biriyiz. Bölgenin değerli şehriyiz. Denizden dağına, ormanından yaylasına her türlü doğal imkanlarının bulunduğu çok güzel bir şehir. Belki tamamını biz değerlendiremiyoruz. Gelecek nesillerde bu bakir Kastamonu toprakları üzerinde de bir şeyler yapacaktır. Kastamonu değerleri ile büyüyecektir. Biz mahalli idareler olarak Kastamonu’da kültürel turizmi yaygınlaştırmak istiyoruz. Bunun içinde çok sayıda kültürel eserimizin ayağa kaldırılması lazım. İl çapında da bu konuda bir birlik oluşturduğumuza inanıyorum. Bunlardan biri de bu sektör. Bizim konaklarımızın restore edilmesi lazım. Bu tesisin oluşması ile birlikte restorasyon konusunda daha rahat hareket edebiliyoruz. İstediğimiz zaman lazım olan malzemeleri burada yapma imkanımız var. Onun için bu tesisin oluşmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Tam yerinde bir proje. Kastamonulu olarak da bundan çok memnunuz. Bundan sonrada bu fabrikanın destekçiyiz. Bu işin sürdürülebilir olması lazım. Sayın Bakan Yardımcın işletme finansmanı konusunda sizden destek istiyorum. Her şeyimiz var bize para lazım. 15 Temmuz Şehitlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum.”
MURAT DEMİR
“Kastamonu büyük düşünüyor. Büyük düşünmek zorundayız. Göçü tersine çevirmek için önemli yatırımların kazandırılması noktasında büyük çaba sarf ediyoruz. Her alanda da bunun için elimizden geleni yapıyoruz. Otomobil fabrikası konusunda talebimi yaptım. Takdir büyüklerimdir. Otomobil fabrikasını Karabük de istiyormuş. Biz herkesten önce istiyoruz. Kastamonu’ya otomobil fabrikasını istiyoruz. Her türlü avantaja sahip bir iliz. 2019 yılına kadar stratejik bir yatırımın ilimize kazandırılması noktasında sayın bakanımızdan gerekli desteği aldık. Oda başkanlarımıza da sesleniyorum. Özellikle İnebolu Limanı ile ilgili sivil toplum kuruluşlarımızın sesi daha gür çıkmalı. En büyük yatırım olan İnebolu Limanı ile ilgili istenmeyen bir durum yaşandı. İstenmeyen bu durumda yaşanan sıkıntılar mutlaka çözülecektir. İç Anadolu Bölgesi’nin ihracatını çekmek için İnebolu Limanı’nı çok iyi kullanmalıyız. Eğer biz İnebolu Limanı ile ilgili sesimizi daha gür duyurursak Kastamonu’ya yatırım gelmesinin önünde kimse duramaz. Çünkü sanayici önce lojistiğe bakar. Lojistik önemlidir. Sanayici ulaşımı görmeden çalışma yapmaz. Limanın devlet tarafından işletilmesi mantığı dünyada kalmadı. Devlet mantığından kurtulmazı gerekiyor. Bu tür tesislerin önünün açmalıyız. Bu şekilde tesislerin sesini duyurmamız için limana ihtiyacımız var. Gelişmemiz için limanın bizim için çok önemli. İşin ucunda ne olursa olsun, sonunda vekilik de gitse İnebolu Limanı’nı hayata geçireceğiz. Bu noktada herkesin desteğini bekliyoruz. Kastamonu’nun geleceğini düşünüyorsak bu planı yapmamız gerekiyor.”
METİN ÇELİK
“Son dönemde, ilimizin sanayiye belli bir aşamaya geldiğini hep birlikte müşahede ediyoruz. 15 yıl önce, bu bölgeye daha önce böyle bir sanayi kurulması kararlaştırılmıştı. Ancak ne alt yapı ne de diğer işlemleriyle ilgili bir gelişme yaşanmamıştı. Hükümetimizin iktidara gelişiyle birlikte bu daha önce kararı alınmış olan organize sanayi bölgesinin hızlıca işlemleri bitirildi, kaynaklar ayrıldı ve bugün itibariyle organize sanayi bölgemizin çok da büyük eksiklikleri kalmadı, ufak tefek eksiklikleri kaldı, onları da hallediyoruz. Artık iki sene öncesinden itibaren ek bir organize sanayi ile ilgili adımları atıyoruz. Sadece merkez organize sanayi ile kalmadık, Tosya ticarette sanayide kendini ispatlamış. Oradaki kardeşlerimiz hızlıca bir adım attılar, hükumetimiz arkadan destek oldu. Orada da şuanda 18 tane fabrikamız faal durumda. Bin civarında kardeşimiz orada işçi olarak çalışıyor. Taşköprü ile ilgili bir çalışmamız var. Kamulaştırma işlemleri bitti. Organize sanayi önümüzdeki dönemde Taşköprü’de de canlanacak. Seydiler’de küçük sanayi olarak başlamış işi organize sanayiye çevirdik. Orada da fabrikalar hızla yükselmeye devam ediyor. Tabi bunların yapılmasının önünde engeller vardı. Hükümetimiz, Cumhurbaşkanımız, Başbakanlarımız bu engelleri ortadan kaldırdı. Başta ulaşım engelli, Ilgaz Tüneli, Havayolu sıkıntımız ortadan kalktı. Yine önümüzdeki dönemde İnebolu yolumuz hakkında bugünlerde son karar verilecek. İnebolu yolumuz Türkiye’de devlet yapımı bağlamında belki de en önemli proje olarak inşallah Kastamonu’ya kazandırılacak. Tabi İnebolu Limanı son dönemde gündemde yer alıyor. İnebolu Limanı 2011-2012 yılından itibaren intifa hakkının, daha doğrusu işletme hakkının özelleştirilmesi ile ilgili bir konudur. 2015 yılında bunun ihalesi gerçekleşti. Tabi bizim elimizde olmayan bir takım nedenlerle tabi davalar açılabilir, bunda herhangi bir engel yok. Bu davada yürütmeyi durdurma kararı İnebolu Limanı’nın bu özelleştirme işleminin teknik bağlamıyla ilgili değil. Yani İnebolu Limanı’nın konusunda attığımız adımın yanlış olduğuna dair bir mahkeme kararı söz konusu değil. Teknik, usulü bir şey. Dolayısıyla Mahkeme’nin nihai kararını bekleyeceğiz. Eğer yürütmeyi durdurma yönünde bir nihai karar çıkarsa o usulü eksiklik giderilir. Bizim İnebolu Limanı’ndan da vazgeçmeye niyetimiz yok. Diğer yatırımlarla ilgili attığımız adımlardan da vazgeçme gibi bir niyetimiz asla söz konusu değil. Bunu bütün herkesin bilmesini istiyorum. Kastamonu, Türkiye’de ormancılık için en önemli bölge. Orman Genel Müdürlüğümüzün toplam üretiminin yüzde 15’i Kastamonu’da gerçekleştiriliyor. Bu bağlamda Türkiye’de bir numarayız. Şuanda açılışını gerçekleştirdiğimiz tesisin Kastamonu ile ilgili ne kadar doğru bir karar olduğunun en büyük kanıtı zaten bu ormancılık faaliyetindeki bulunduğumuz noktadır. Dolayısıyla inşallah bu tesisimiz Kastamonu’daki diğer tesislerin önünü açacak da bir tesis. Aslında biz o yönden bakıyoruz. Bugün Tosya’dan buraya talep olacak, diğer yerlerden talep olacak. Ama bu tesisin bir an önce faal hale gelmesi için el birliğiyle ne yapmamız gerekiyorsa yapmalıyız. Tesisimiz ilimize, ülkemize, ekonomimize, büyüyen Türkiyemize hayırlı uğurlu olsun.
HASAN ALİ ÇİÇEK
Kastamonu, ağaç ve orman ürünleri bakımından bizim gözbebeğimizdir. Kastamonu’daki köylerin yüzde 95’i orman köyleridir. Dolayısıyla ormancılık sektöründe hayata geçireceğimiz her türlü faaliyet, her türlü proje ve bütün yatırımlar; orman köyleri şeklinde tanımladığımız geniş bir kitleyi etkileyecektir. Bu geniş kitlenin sosyo-ekonomik anlamda büyümesi için atılacak her adım mutlak surette önemlidir ve değerlidir. Bugün burada işler hale getireceğimiz tesislerimiz; hiç şüphesiz Kastamonu ekonomisi, Kobi’leri ve orman köylerimiz için ciddi katkılar sunacaktır. Kastamonu’da halihazırda 700 civarında Kobi, orman ürünleri sektöründe faaliyet göstermektedir. Bu önemli bir rakamdır. Ancak, ağaç ürünleriyle ilgili Kobi’lerin değişen tüketici taleplerine cevap vermek ve yeni teknolojilere uyum sağlamak anlamında sıkıntılar yaşadığını biliyoruz. Ağaç ürünleri ve mobilya sektörü son derece esnek, sürekli değişen, yeni trendlere ayak uydurmak durumunda olan bir sektördür. Dolayısıyla sürekli yenilikçi olmamız, sürekli dinamik kalmamız gerekmektedir. İşte bugün hayata geçecek olan “rekabetçi sektörler programı” çerçevesindeki projemiz; bahsettiğim bu ihtiyaca cevap verecektir. Biz bu programı çok önemsiyoruz. Programın şehirlerimize büyük katkılar sunacağına yürekten inanıyoruz. Rekabetçi Sektörler Programı’nın birinci döneminde 500 milyon avro fon sağlamış durumdayız. Yeni dönemde ise 405 milyon avro fonla yeni projeler gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Bu programdaki temel amacımız; tahsis ettiğimiz kaynaklarca işletmelerimizin ve girişimcilerimizin rekabet gücünü artırmaktır. Bu sayede işletmelerimiz ve Kobi’lerimiz uluslararası pazarda daha etkin aktörler haline gelecektir. Bugün açılışını yaptığımız, Kastamonu Endüstriyel Orman Ürünleri İçin Ortak kullanım İşleme Tesisi’nin toplam bütçesi 9,9 milyon Avro’dur. Bunun 8,2 milyon Avro’luk kısmı Avrupa Birliği bütçesinden, 1,7 milyon Avro’luk kısmı ulusal bütçemizden karşılanmıştır. Ağaç ve orman ürünleri kapsamındaki Kobi’lerimiz ve işletmelerimiz verimliliğe dayanmak, teknolojiyi takip etmek, yeni ürünle üretmek ve yeni pazarlara yönelmek zorundalar. Kobi’lerimizin kendilerini dönüştürmeleri gerekmektedir. Bu tesis değişimin lokomotifi olacaktır. Bakanlık olarak biz bu projeye inandık. Bu tesis Kobi’lerin verdiği siparişler üzerinden işleyecektir. Sipariş veren firmalara doğrudan hammadde temin edilecektir. Masif ve lamine ahşap malzemeler üretilecektir. Yarı mamul ürünler üzerindeki teknik işlemlerin yapılabilmesi için gereken hizmetler sunulacaktır. Ayrıca bu tesis Kobi’lerimize teknik konularda, ARGE, inovasyon, sermaye yönetimi ve rekabet konularında danışmanlık hizmeti verecektir. Artan iş ve rekabet ile birlikte üretim giderleri de azalacak, Kastamonu ekonomik refahına ciddi katkılar sunacaktır. 1 Temmuz’da yürürlüğe giren Üretim Reform Paketimiz üretmek ve büyütmek isteyen Kobi’lerimiz ve işletmelerimiz için altın değerinde fırsatlar sunmaktadır. Paket doğrultusunda ilk uygulamamız sanayi sitelerinin taşınması olacaktır. Bu sanayilerden biri de Kastamonu sanayisidir. Sanayi sitelerinin taşınmasında işletmelerimiz asla yalnız kalmayacak. Devletimizin desteği, gücü arkalarında olacaktır. Bizler tüm sanayi sitelerimizin teknolojinin tüm imkanlarını kullanarak, güvenli bir şekilde büyümesini çabalıyoruz. Kastamonulu kardeşlerimden bu süreci yakında takip etmenizi, etkin katılım ve gayret göstermenizi istiyoruz. Ülkemiz için değer yaratacak projelerinizi ve fikirlerinizi olgunlaştıracağız. Fikirlerinizi hayata geçirmek için bütün kapıları zorlayanız. Bakanlığımız, ticaret odalarımız, ticaret borsalarımız, kalkınma ajanslarımız, TÜBİTAK ve KOSGEB sizlere destek olmak için var. Türkiye üretim paketi ile vites büyütmüştür. Türkiye her alanda çıtayı yükseltmeye kararlıdır. Artık ‘Yükte ağır pahada ağır’ mantığını bir kenara bırakıyoruz. Artık katma değeri yüksek, kaliteli ve teknoloji ürünlerine dayanan bir ihracat modeline doğru hızla ilerliyoruz. Bunun için inovasyon, arge, tasarım ve markanın önemini kavramak, tüm bunları sanayi stratejimizin temeline yerleştirmek zorundayız. İnanıyorum ki; Kastamonu’dan da teknoloji odaklı büyük markalar mutlaka çıkacaktır. Bugün açılışını yaptığımız tesisin, işte bu hedefe hizmet edeceğine yürekten inanıyorum”
YAŞAR KARADENİZ
“Kastamonu’da toplam dört OSB var. Bunlardan üçünde üretim yapılabilir durumdadır. Hem merkez, hemde Tosya OSB’ler mevcut alanını doldurmuş ve genişleme sürecine girmiş durumdadır. Merkez OSB’miz ise ülkedeki diğer örneklerine baktığımızda küçük bir alana yerleşmiş konumdadır. Bu alan dolduğu için OSB’yi genişletmek Kastamonu’nun en önemli görevleri arasında yer almaktadır. Bunun yanında mevcut OSB’nin arıtma tesisini devreye almakta bizim olmazsa olmaz görevlerimizdendir. Turizm ve sanayi bir birini boğmayacaksa bizim öncelikle OSB dışında hiç bir alanı kirletmeden dizayn etme zorunluluğumuz var. Merkez OSB ile ilgili yürüttüğümüz bir başka çalışmada OSB’nin içinden geçen derenin ıslahıdır. Bu noktada DSİ tarafından bir proje hazırlanmış ve ek programa alınması için çalışmalarımız devam etmektedir. İçinde bulunduğumuz bu tesis ise çok önemlidir. Bu tesis kar amacı gütmeyen ve ticaret borsasının adeta sosyal sorumluluk projesi gibi yükümlülük altına girdiği bir projedir. Bu tesis hem ilimizde, hemde yakın yerlerde faaliyet gösteren diğer fabrikalara yarı mamül ürün temin etme konusunda büyük destek sağlayacak, maliyetlerini aşağı çekecektir. Ancak bu tesisin işletme sermayesi konusunda sıkıntısı var. Ben Kastamonu’nun bakanıyım” ifadelerini kulanan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Faruk Özlü ilimize çok önemli destekler vermekte ve ilgi göstermektedir. En son sanayi sitelerinin merkezden dışarı taşınması ile ilgili bakanlıkta yapılan toplantıda kendisi bizatihi ‘Ben Kastamonu’nun bakanıyım’ ifadesini kullanmıştır. Zaten bunu da bizlere verdiği destekle de göstermiştir. İşte bu tesisin işletme sermayesi ile ilgili kendisi Maliye Bakanımızla görüşmüş ve Maliye Bakanlığı’ndan İçişleri Bakanlığı’na bir milyon liralık bir kaynağın aktarılmasını sağlamıştır.”