16 Nisan Referandumuna yönelik propaganda çalışmaları kapsamında ilimize gelen CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin çok tehlikeli bir yol ayrımında olduğunu söyledi ve “Ülkemizin geleceği için şimdi ülke olarak ayağa kalkmanın, ‘hayır’ demenin tam zamanı. Kastamonu ilklerin yeri olduğu için de ben Kastamonu’ya çok güveniyorum’ dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, 16 Nisan’da gerçekleştirilecek referandum öncesi partisinin çalışmalarına destek vermek amacıyla Kastamonu’ya geldi.
Köse, ilk olarak parti binasında basın toplantısı düzenledi. Daha sonra Daday’a geçen Genel Başkan Köse, burada belediyeyi ve ev ziyaretlerinde bulundu. Köse, dün akşam saatlerinde yeniden Kastamonu kent merkezine döndü, ev ziyaretlerini burada sürdürüp, partisinin kadın üyeleriyle istişare toplantısı düzenledi.
BIYIKLI’NIN KONUŞMASI
Basın toplantısının açılış konuşmasın yapan CHP İl Başkanı Muzaffer Bıyıklı” şunları söyledi:
“Bugün CHP Kadın Kolları Genel Başkanı’mız Fatma Köse ilimizi ziyaret için geldi. Burada bazı görüşmeler ve etkinlikler yapılacak. CHP olarak kadın örgütlenmesi ve kadınların çalışması konusunda çok özel ve titiz bir çalışma gerektirdiği düşüncesiyle diğer partilerden farklı olarak özel bir örgütlenme modeli seçilmiştir, o da şudur, Kadın Kolları ve Gençlik Kolları bir genel başkanlık olarak genel merkezimizde örgütlenmektedir. CHP’de bugün 3 genel başkan vardır, asıl ana kadememizin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur, ama kadın örgütlenmesinin ve gençlik örgütlenmesinin de bir genel başkanlık biçiminde örgütlenme biçimi vardır. Bu aslında kadınların örgütlenmesinde hem rahat bir örgütlenmeyi, hem de kadınlara ve gençlere bu iki genel başkanlık özel bir insiyatif tanınmasını da sağlıyor. Bu örgütlenmein iyi sonuçlarını da parti olarak almaktayız.Ülkemiz çok hızla bir referanduma gidiyor, Türkiye geleceği açısından çok önemli de bir kararı verecek. Burada artık kadın erkek, anakademe, gençlik kolları ve bütün partililer ve bütün duyarlı yurttaşlar birlikte hareket etmek ve bu referandumda Türkiye’nin geleceği açısından hayırlı kararı da çıkarmak zorundayız. Böyle bir iş briliğine ve çalışmaya da ülke olarak ihtiyacımız var.”
GENEL BAŞKAN
KÖSE’NİN KONUŞMASI
Ülkenin ve Cumhuriyetin çok tehlikeli bir yol ayrımında olduğunu söyleyen Genel Başkan Fatma Köse, şöyle konuştu:
“Hepimiz insanlık için en güzel rejim olan Cumhuriyet’e sahipken, anayasa değişikliği adı altında bir metin, hiç sıkılmadan gözlerimizin içine baka baka bizlere dayatılmak isteniyor. Ülkemiz Anayasa değişikliği adı altında hükümdar yetkilerine sahip, ama adı Cumhurbaşkanı olan, bütün güçleri elinde bulunduran tek kişinin iktidarına sürüklenmektedir.
Anayasalar toplumsal uzlaşma ve mutabakat metinleridir. Bu anayasanın demokratik meşrutiyeti yok. Hiç bir anayasal kurumun ve halkımızın görüşü alınmaksızın yapılmak istenen anaysa değişikliği halımızın bir talebi olarak ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla Türk toplumu bu süreç içersinde daha fazla kutuplaştırılmaktadır. Böyle bir metnin teklif edilmesi bile bizim aklımızın, vicdanımızın yok sayılmasıdır. Neredeyse yüzyıllar öncesini anımsatan krallık, padişahlık ne derseniz deyin – monarşi aslında- parti başkanı bir cumhurbaşkanına dönüştürülmüş yeni adıyla bize dayatılmaktadır.
Bu tartışmayı mevcut cumhurbaşkanı bağlamında yapmak yanlış olur. Bu süreç bundan sonraki yıllarda da devam edecek bir süreçtir. İleride başa basiretsiz bir kişi geldi, ne olacak. Başkan yardımcısını atayacak. Seçimle gelmeyen atanan bu kişi Türkiye’yi yönetecek. Bu demokrasiden tamamen uzaklaşmak değil midir? Bunlar tartışıldı mı? Hayır! Mesele parti meselesi değildir. Bu ne bir kişinin, ne de bir partinin meselesidir. Bu, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği meselesidir. Meselemiz, memleket meseledir ve bu memleket hepimizindir. Bu sistem doğru bir sistem değil. Sistemin kendisi sakattır. Bütün yetkiler bir kişiye verilemez. Bu sorun, kendisini demokrat olarak gören, ülkesini seven, bayrağını seven, adını ve kimliğini nasıl tanımlarsa tanımlasın hepimizin ortak sorunudur.”
“Ülke olarak ayağa
kalkmanın tam zamanı”
16 Nisan’daki referandumda ülkenin geleceğinin oylanacağını savunan Genel Başkan Köse, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şimdi ayağa kalkmamızın, hep bir ağızdan haykırmamızın zamanıdır. Her şeye ‘dur’ diyebilmenin en güzel, en çağdaş anlatımı aslında sadece o sandığa gidip ‘hayır’ oyumuzu kullanmamızdır. Her türlü egemenliğin millete dayalı olduğu ve mutlak egemenliğin bir kişiye verilemeyeceğini anlatmamız gerekiyor. Hakların, güvence altına alınmadığı ve güçler ayrılığının belirlenemediği bir toplumun anayasasının da olamayacağını söylememiz gerekiyor. Cumhuriyetimize, demokrasimize, ülkemizin geleceğine sahip çıkmanın onuru ve en doğal hakkımız olan direnme hakkımız için; ‘hayır’ dememiz gerekiyor. Hataların, eksikliklerin, yanlışların sadece demokrasi rejiminde ve özgür bir meclis varlığında düzeltileceğini bildiğimiz için; ‘hayır’ı tercih etmemiz gerekiyor. Karanlığa inat, gökkuşağı bahçelerine ulaşmak için, her renkte her dilde umudu büyütmek için; ‘hayır’ demeliyiz. Biz kadınlar her yerde ve her saatte can güvenliğimiz olsun diye, bir kişi daha eksilmeyelim diye, çocuklarımızın düşleri kirletilmesin diye, renklerimizi gösterelim diye içinde olmadığımız bir anayasaya ‘hayır’ demeliyiz. Kırmadan, dökmeden, ideolojik tartışmalara girmeden, meseleyi ‘sen-ben kavgası’na çekmeden yapacağımız bir ‘hayır’ kampanyası ile bu gidişatı tersine çevireceğiz. Herkesin huzur içinde yaşayacağı kimsenin kimseye üstünlük taslayamayacağı yeni bir anayasa yazabiliriz. Bu mümkün. Hem de fazlasıyla mümkün. Şunu unutmayın! Zalimleri var eden mazlumların rızasıdır. Gün bu gün, an bu andır! Güneşin doğduğu her ufukta, umuda giden bir yol mutlaka vardır. Bizler umuda giden yolda; ülkesini seven, bayrağını seven, adını ve kimliğini nasıl tanımlarsa tanımlasın, hangi partiyi tutarsa tutsun, hiç ayrım yapmadan; hep birlikte bir yürek olarak mücadele edeceğiz. Emin olun başaracağız; çünkü biz haklıyız. Haklı olduğumuz için ‘hayır’ diyeceğiz. Tüm renklerimizle özgür, onurlu ve barış içinde yaşayacağımız bir ülke için ‘hayır’ diyeceğiz. Türkiye’nin özgür olmasını, bağımsız olmasını ve kimsenin önünde eğilmemsini istediğimiz için, onurlu bir Türkiye için ‘hayır’ diyeceğiz.
Bu ülkenin geleceğine yönelik endişesi olan, hassasiyeti ve vicdanı olan herkesin bu kampanyada yer alacağınada inanıyoruz.Bu hayırlı çalışmayı herkesin ayrı ayrı götürmesinden yanayız, ancakbu şekilde gücümüz büyüyecektir. Ben MHP’li kardeşlerime de güveniyorum, gerçekten çok duyarlılar, tabanına da bu referandumda güveniyoruz. Çok duyarlı olanlar var. Bize de gelen çok öneriler var. Kastamonu ilklerin yeri olduğu içinde ben Kastamonu’ya güveniyorum.
“PKK Bayrağının cevabını
Sayın Bahçeli vermelidir”
Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’nin Türkiye ziyareti öncesi havalimanına asılan Kürdistan bayrağı ile ilgili olarak da açıklamalarda bulunan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, “Oraya Kürdistan bayrağının asılmasının yorumunu Devlet Bahçeli yapmalı. Son derece yanlış bir şey çünkü… Bu ülkenin en büyük ilinde bir PKK bayrağı dalgalandırılıyorsa buna bu ülkenin duyarlı vatandaşlarına cevabını Devlet Bahçeli vermelidir” dedi.