Yaşı “kemale” ermeyen, meslek veya statüsü “kalbur üstü” olmayan, sağlığı “kronik” alarm vermeyen emekçilerin aşı “önceliği” hakkı kazanmak namına bir umutları “turistin görebileceği” herkesten biri olmaktı…
“Elden” de hayır çıkmadı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Alman kamuoyuna mesajları kapsamında “Turistin görebileceği herkesi mayıs sonuna kadar aşılayacağız” açıklamasıyla birlikte e ister istemez her garibanın aklına “kendimi alaman’a nasıl gösteririm?” sorusu düşmüştü…
“Kara göründü” umut dünyasında.
“Göstermenin” yetmeyeceği daha sonra yine aynı Bakan tarafından Türk kamuoyuna açıklandı…
“Yani benim ‘turistin görebileceği’ derken kastettiğim tabii ki turizm çalışanlarımızdır. ‘Turisti iki yüz metreden, on metreden gören her vatandaşı aşılayacağız’ gibi bir şey söylemedim tabii ki. Bu saçma olur. Ama tek bir cümleyi alıp çarpıtıyorlar.”
(“Her vatandaş” ifadesini bir kenara koyun, “turizm çalışanları” çatısı altındakilerin de aslında “yekun” olmayıp, “sertifikalı” işletmelerin turizm emekçilerini işaret ettiği daha sonra anlaşıldı…
“Turizm işletmesinin sertifikalısını versin Allah” duasını esirgememek lazım turizm emekçisinden.)
Aşı umudu avuçlarının içinden kayması yetmezmiş gibi garibanın…
Bir de “çarpıtma” yükü boynuna asılıverdi üstüne üstlük.
Görünen o ki aşı “işporta” tezgahlarına düşecek kadar bollaşana kadar garibanın tutturacağı türkü aynı…
“Maske, mesafe, temizlik”.
Not: Turizm sezonunun açılmasıyla birlikte aşı “önceliği” ayrıcalığı turizm sektörü çalışanlarının “bir kısmına” kaydı…
“Kalantor” işletmelerde çalışan emekçiler “yaşadı”, “tekerin zor bela döndüğü” işletmelerdekiler “şanslarına küstü”.
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile T.C. Sağlık Bakanlığı’nın işbirliği içinde oluşturdukları “öncelik” listesine “Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı” kapsamında hizmet veren işletmeler girdi çünkü…
Sertifika kapsamına ne “mekanı” ne de “kesesi” uymayanlar kapsam dışı kaldı.
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) ile birlikte “Güvenli Turizm Programı” kapsamında turizm sektör çalışanlarının aşılanması için “Turizm Personeli Aşılama Kayıt Sistemi”ni hayata geçirdi…
Kastamonu’da “13” otel ile “1” lokanta kapsam içine “girebildi”.
Lafta “Turizm merkezi Kastamonu”…
Aşıda “nohut oda bakla sofa Kastamonu”.
7 “başlık” altındaki işletmeler “sertifikasyon” programı sayesinde aşı önceliğinden faydalanacaklar…
“Sertifikalı konaklama tesisleri”, “sertifikalı restoran/kafe”, “sertifikalı kültür, sanat, kongre tesisleri”, “sertifikalı deniz turizmi tesisleri”, “sertifikalı temalı parklar”, “sertifikalı mekanik hat tesisleri”, “sertifikalı tur ve transfer araçları”.
Kastamonu’da “Güvenli Turizm Sertifikalı ve Bakanlık Belgeli Konaklama Tesisleri” kapsamında “10” otel (Merkez İlçe “5” ve diğer ilçeler toplamında “5”), “Belediye Belgeli Konaklama Tesisleri ve Diğer” kapsamında “3” otel sertifika programı kapsamında…
Geriye kalan işletmeler “başka bahara”.
“T.C. Kültür Bakanlığı Belgeli Restoran/Kafe Tesisleri” kapsamında Kastamonu’da “tek” işletme bile “Güvenli Turizm Sertifikası” bile alabilmiş değil, “Belediye” belgeli “bir” işletme “sertifikalı”…
Arta kalan lokanta ve kafelerimizin emekçileri “dona kaldı”.
Otel ve lokanta yarışında gerilerde kalan ilimizin; “kültür, sanat, kongre işletmeleri”, “deniz işletmeleri”, “temalı park”, “kış turizmi mekanik hat tesisleri”, “tur ve transfer araçları” yarışlarına ise hiç ama hiç “kayıt” olamamasına şaşırmak lazım haliyle…
“Esamemiz” okunmuyor.
“Turizm merkezi” masalından geçtik…
Turizm çalışanlarının çoğunluğuna “öncelikli” aşı imkanı sunacak halde bile değil Kastamonu.
(“Güvenli Turizm Sertifikası” nedir?…
“2020 yılında Güvenli Turizm Programı’nı devreye alan Türkiye, sektördeki kilit oyuncular tarafından hızla benimsenen uygulamayla, tüm misafirlerinin ve turizm personelinin sağlığını ve refahını sağlamak için yiyecek ve içecek, ulaşım ve konaklama kuruluşları başta olmak üzere çok çeşitli kurumlarda alınması gereken önlemler tanımladı… Türkiye’nin Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı, tatilini Türkiye’de geçirecek tüm Türk vatandaşlara ve yabancı ziyaretçilere ulaşımdan konaklamaya, tesis çalışanlarından yolcuların kendi sağlık durumuna uzanan geniş bir yelpazede alınması önerilen bir dizi tedbirleri tanımlıyor. 01.01.2021 tarihinden itibaren oda sayısı 30 ve üzeri olan konaklama tesisleri için zorunlu, oda sayısı 30’dan az olan konaklama tesisleri ve diğer alanlar için isteğe bağlı olup, sertifikayı almak isteyen tesis işletmeleri yetkili uluslararası akreditasyon kuruluşlarına başvuruda bulunabilecektir.”)
MUSTAFA AFACAN