Tosya Yenidoğan köyünde yaşayan marangoz Mustafa Mahsül (62), bugüne kadar 150 binanın restorasyonunda görev aldı.
Marangoz Mustafa Mahsül, yaptığı açıklamada, 48 yıl önce başladığı marangozluğu halen köyündeki küçük atölyesinde sürdürdüğünü söyledi.
Selçuklu ve Osmanlı döneminden kalan tarihi evlere özel ilgisi bulunduğunu dile getiren Mahsül, ”Kültürel mirasımızı yapan ustalar, gerçekten sanatsal bir eser ortaya çıkartmışlar. O günkü teknoloji ve imkanlar göz önüne alındığında bu binaların yapımının ne kadar zahmetli olduğu bir kez daha ortaya çıkmakta. Tamamen el becerisine bağlı olarak yapılan bu eserleri korumak insanlık görevi” dedi.
İlk olarak Malatya’da Osmanlı döneminden kalan bir binanın restorasyonunda görev aldığını bildiren Mahsül, binanın ahşap bölümlerini kendisinin yenilediğini kaydetti. İlk işinin ardından tekliflerin peş peşe geldiğini anlatan Mahsül, şunları kaydetti:
”Ben de çalışmalarımı bu yöne kaydırdım. Malatya ve İstanbul başta olmak üzere ülkemizin çeşitli yerlerinde bugüne kadar 150 binanın restorasyonunda ahşap bölümlerini aslına uygun olarak orijinal şekilde yaptım. Çalışmalarımızda kestane, meşe, sapelli ve çam başta olmak üzere fırınlı ağaç kullanıyoruz. Bu ağaçları lamine ürün haline getiriyoruz. Lamine ahşap malzeme, bağımsız ahşap parçaların özel ilaçlarla preslenerek birbirine yapıştırılmasından elde edilir. Bu malzeme yılma yapmadığı için yüzlerce yıl aslına uygun olarak kullanılabilir.”
Mahsül, marangozluğun ağacı sanata dönüştürmek anlamına geldiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Büyük işleri makine ile yapmamıza rağmen el emeği isteyen ince işçilikleri eski usulde aslına uygun tekniklerle yapıyoruz. Belki de başarımızı bu ayrıntıya borçluyuz. Bana bir iş geldiğinde ilk önce gidip o tarihi binada yapılacak tüm ahşap işleri incelerim. Yapıldığı dönemin zenginliklerini günümüze yansıtan binalar, yılların verdiği yorgunluğa rağmen inatla ayakta kalmaya çalışıyor. Ben de bu yaşam savaşlarında yanlarında yer alarak o güzellikleri gelecek nesillere aktarmaya çalışıyorum.”
Günümüzde sanatını devam ettirecek çırak bulamadığına dikkati çeken Mahsül, kendisinden sonra bilgi birikimlerini aktaracak çırak yetiştirebilmeyi temenni etti. AA