Tosya Kaymakamı Deniz Pişkin, şehir girişlerinde uygulama yapan kolluk kuvvetlerini denetledi.
Korona virüs salgını nedeniyle Kastamonu’nun Tosya ilçesinde tedbirler artırılarak şehir giriş çıkışları kısıtlandı. İlçe Hıfzısıhha Kurulu Kararı ile korona virüsle mücadele kapsamında ilçeye getirilen kısıtlamaların başlamasıyla birlikte İlçe Kaymakamı Deniz Pişkin şehir giriş çıkışlarında uygulama yapan kolluk kuvvetlerini denetledi.
Toplam 200 kişilik kolluk ekibinin 10 farklı noktada görev yaptığına dikkat çeken Kaymakam Deniz Pişkin, “Korona virüs salgınıyla mücadele kapsamında alınan tedbirler var. Bu tedbirlerin sahada sağlıklı şekilde, eksiksiz bir şekilde uygulanmasını sağlamak ve uygulamalarda yer yer denetimlerde ve kontrollerde bulunmak amacıyla kolluk güçlerimizle birlikte Tosya’da 10 farklı noktada kontrol ekiplerimiz var. Ayrıca 6 tane de mobil halinde devriye ekiplerimiz mevcut. Hem İl Emniyet Müdürlüğümüz hem İl Jandarma Komutanlığımızdan almış olduğumuz takviye ekiplerle birlikte Tosya’da şu anda 200’e yakın kolluk personelimiz 24 saat esasına göre görev yapıyor. D-100 Karayolundan itibaren ilçe mülki sınırlarına giriş noktasını, hem ilçe merkezine giriş noktasını, hemde Kastamonu Tosya Karayolu üzerinde ve önemli köy grup yollarının tamamını tutmuş vaziyetteler.
Ayrıca bağlardan ilçe merkezine oluşturulan farklı patika yollar, farklı güzergahlar da kapatıldı. Önlerine hafriyat çekilerek, gerekse engel koyularak. İlçe merkezine giriş çıkışların tek bir noktada yapılması için gerekli tedbirleri de aldık. Amacımız tedbirlerin eksiz bir şekilde uygulanmasını, virüsle mücadelede en kısa zamanda başarılı bir karne oluşturmayı hedeflemek. Bundan dolayı gece gündüz 24 saat boyunca sahada olan ve vatandaşımızın bu anlamda sahadaki doktoru olan kolluk görevlilerimize ayrıca teşekkür ediyorum” dedi.
Duyarlı vatandaşlara teşekkür eden Kaymakam Pişkin, ”Bir teşekkür de özellikle bize bu konuda bize yardımcı olan ve duyarlılık gösteren vatandaşlarımıza. Çünkü bu emniyet tedbirleri hayatı kolaylaştırmak için, insanımızı yaşatmak için, kamu düzenini, kamu sağlığını ve kamu esenliğini muhafaza etmek için var. Bunu bu şekilde algılayan ve bize bu anlamda gerekli hoşgörüyü, sabrı gösteren vatandaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bunun birlikte kazanılacak bir mücadele olduğunun altını çiziyorum. İnşallah hep birlikte başaracağız. Bu anlamda yer yer kısıtlamalara gidiliyor. Bağlardan ilçe merkezine olduğu gibi, köylerden ilçe merkezine olduğu gibi. Yalnız bu kısıtlamalar inşallah rutine döndükten sonra salgın tehlikesini bertaraf ettikten sonra kademeli bir şekilde kaldırılıp hayatımız normaline dönecek. Herkesten bu zamana kadar sabır temenni ediyorum, sabır diliyorum ve bizlere yardımcı olmasını istiyorum. Siz basın çalışanlarımıza bu süreçte hem vatandaşımız nezdindeki duyarlılığının artırılmasına hemde bizlerin bu anlamdaki gayretini vatandaşla buluşturan haberlerinize çok teşekkür ediyorum. Çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum” diye konuştu.
“Tarımla uğraşan 65 yaş üstü vatandaşlar durumlarını belgelemeli”
Tarımla uğraşan 65 yaş üstü vatandaşların tarımla uğraştığını resmi olarak belgelemek suretiyle bağına tarlasına gidebileceğini belirten Kaymakam Deniz Pişkin, “Bu 65 yaş ile 20 yaş altı ile ilgili meseleler kesinlikle İçişleri Bakanlığımızın göndermiş olduğu genelgelerle kayıt altına ve bu anlamda Kaymakamlıklara yada Valiliklere insiyatif hakkı yada tasarruf hakkı tanımayan talimatlar. Haliyle Tosya’da bağlara 3 gün gidilmesi kararı ilçenin kararıdır. İlçe Hıfzısıhha Kurulunun kararıdır. Bu kararda bir esnetme yapıp yapmamak İlçe Hıfzısıhha Kurulunun salgının seyri yönünde alacağı tasarrufa bağlıdır. Fakat bakan beyin imzasıyla gelen bir genelgeye ilçe nezdinde herhangi bir esnekli tanımamız yada farklı bir uygulama yolu açmamız mümkün değil. Bize gelen talimat 65 yaş üzerinde olup da tarımsal faaliyet içerinde olan vatandaşlarımıza tarımsal faaliyet içerisinde bulundukları durumun resmi belgeyle ispatladıkları durumda gerekli izinlerin sağlanması verilmesi yönünde. Aynı şey Tosya’da da geçerli. 65 yaş üstünde olup da gerçek manada tarımsal bir faaliyetin, üretim sürecinde bulunan vatandaşlarımız İlçe Tarım Müdürlüğümüzden alacakları çiftçilik belgesiyle yada çiftçi kayıt sistemine dair kayıtlarının olduğu belgeyi ibraz ederek bağlarına, bahçelerine, tarlalarına gidebilirler. Vatandaşlarımızın İlçe Tarım Müdürlüğüne yapacağı müracaatlar müdürlüğümüz bünyesinde kendilerinden herhangi bir ücret alınmaksızın kayıtları incelenerek, gerekirse sahada bir araştırma raporu da tutularak sonuçlandırılmış olacak. Herhangi bir aidat yada kayıt belgesi anlamında bir ücret alınması mümkün değil. Bağı kiralayan yada başkasının adına tapu kayıtlarında kendisine ait olmadığı halde başkasına ait bir bağı işleyen vatandaşlarımız bu durumu ispatlamak zorundalar. Bir kira sözleşmesi ve noter onaylı bir kira sözleşmesi gerekiyor. Bunun mümkün olmadığı durumlarda da özel durumlar varsa yani diyelim ki bu vatandaşımız yurtdışında Almanya’da bir araya gelip yeniden bir noter sözleşmesi kira sözleşmesi oluşturmak mümkün değil. Böyle durumda da farklı donelere farklı kanıtlama yollarına gidebilirler. Onlara da farklı şekillerde yardımcı olma niyetindeyiz. Ama bu durumun yetkili makamlarla istişare edilmesi gerekir” diye konuştu.