Muhammed İhsan Oğuz’un adını taşıyacak İlahiyat Fakültesi binasının temeli atıldı, mekan dediğin taş tuğla bir bakıma, asıl olarak karanlığı ışıtacak eğitim fenerinin temeli atıldı, dünya durdukça beyinleri besleyecek, doğruyu yanlıştan ayıracak aydınlığın tohumu toprakla buluştu…
Nasıl da susamıştık, şelale oldu Oğuz ailesi.
Örnek oldu…
Kanıtıdır Oğuz ailesi Kastamonu’nun eğitim damarının.
Nicedir gözümüz yollardaydı…
Bembeyaz yelkenli bir gemi ufukta belirdi işte.
Yükü…
Geleceğe miras.
Sessiz sedasız üstelik…
Rica minnetsiz.
Ne görkemli bir gönülmüş…
Takdir etmeye kelimelerin kifayetsiz kaldığı.
Muhammed İhsan Oğuz düşünürdü…
Evlatları da gelecek nesillleri düşündü.
En değerli yatırıma imza atıyor Oğuz ailesi…
Fikir fabrikasıdır inşa edecekleri.
Mum fabrikasıdır…
Binlerce zihin aydınlanacak sayelerinde.
Cehaletle mücadeledir…
Madde ile manayı bir arada harman etmektir.
Para, han, hamam geçici…
Gün gelir sel alır.
Fikir ise kalıcı ezelden ebede…
Zihindir yeri çünkü.
Bir insanın zihninde dahi yaşasa dünya kadar yer kaplar fikir…
Her insan bir alem değil mi?
Büyüklerine layık olmak budur…
Küçüklerine değer vermek keza.
Tüm hüner Oğuz ailesi gibi olabilmekte…
Nasip etsin Yaradan herkese eğitim için taş üstüne taş koyabilmeyi.
Not: Ömrüm yeterse, aklım ererse…
Bir gün Kastamonu İlahiyat Fakültesi’nin öğrencisi olurum ben de kim bilir?
Bakmışsınız Oğuz ailesinin hediye ettiği binada dirsek çürütüyorum…
İslam felsefesi kitaplarıyla hemhal oluyorum.
İstemesi kuldan…
Nasibim olsun.
Not: “Nitelikli okul” projesi sarpa sardı…
İlimizden zerre ses çıkmasa da diğer illerde durum fena gibi.
Bakanlık bürokratlarından görevden alınanlar var…
Açıkta kalan öğrenci derya çünkü.
Anadolu liselerinin kontenjanlarının artırılması gündemde…
İlimizde de böyle bir çözum arayışı olduğunu duyuyorum.
Bakalım içinden nasıl çıkılacak…
Bir çocuk bir dünya.