Isıtıp ısıtıp masaya getirdiğimiz mevzulardan biri halini aldı “bilim merkezi”, “asgari” eğitim olanaklarına dahi sahip olmayan bir il için her ne kadar olmayacak dua olsa da “vazgeçmeyelim”…
Çocuklar için isteyelim.
“Bilim Merkezi”, TÜBİTAK ile belediye işbirliğinde hayata geçen ve bünyesinde çeşitli etkinliklerin düzenlendiği bilim eğitimi “üssü”, 7’de 70’e her bilim meraklısına yer var, günümüzde “bilim merkezi” olan iller “saygın” bir referansa sahip olmanın yanı sıra “kalkınma” yarışında emsallerine oranla çok daha ileri bir “atmosferden” koşuya başlamış oluyorlar…
“Konya, Kayseri, İstanbul, Kocaeli, Bursa ve Elazığ”.
(Nedir “Bilim Merkezi”?..
“Bilim merkezleri, farklı yaş gruplarından, farklı birikime sahip bireyleri; bilimle buluşturmayı, bilim ve teknolojiyi anlaşılır ve ulaşılır kılmayı, bilim ve teknolojinin önemini toplum gözünde artırmayı, deneysel ve uygulamalı etkinlikler ile bilim ve teknoloji alanında farkındalık yaratmayı, bireyleri denemeye ve keşfetmeye teşvik etmeyi amaçlar.”)
“Elazığ’da Bilim Merkezi” misal…
2015 yılında inşaatı ve tefrişatı tamamlandı ve aynı yıl içerisinde hizmete girdi, 6 bin 600 metrekare toplam alan, yıllık yaklaşık 50 bin ziyaretçi.
Elazığ Bilim Merkezi’nin nasıl hayata geçtiğini Elazığ AK Parti Milletvekili Şuay Alpay’ın 2015 yılına dair açıklamasından okuyalım…
“Vatandaşlarımızın da bildiği gibi Elazığ lisemizin arka bahçesinde bir bilim merkezi binamız hazırlanmıştı. Ancak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, sadece büyükşehir belediyelerinin olduğu yerlerde bilim merkezinin kurulmasına izin vermişti. Elazığ’da kurulması için özel uğraşı ve çabalarımız sonucunda bu prensip kararını bir anlamda delmiş olduk ve bu projenin hayata geçmesi için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı’mızdan destek aldık. Buna bağlı olarak TÜBİTAK’tan konuyla ilgili bir heyet daha önce gelmişti ve dün yine şehrimize geldiler. Gelen heyetle sayın valimiz, sayın belediye başkanımız ve sayın rektörümüzle ile birlikte görüşmelerimizi gerçekleştirdik. Ön protokol hazırlıkları tamamlandı. Allah izin verirse önümüzdeki haftadan sonra protokol imzalanacak ve Mayıs ayının sonuna kadar, bütün bu şehrin eğitim öğretim hayatına, bölgenin eğitim öğretim hayatına çok büyük katkı sağlayacak, kültür turizm faaliyetlerini canlandıracak, şehrin ekonomisine katkı sağlayacak bilim merkezi hayata geçecek.”
Elazığ’da var, Kastamonu’da yok…
Elazığ’a sağlanan “kolaylık” neden Kastamonu’ya sağlanmıyor?
Kastamonu’nun nesi eksik Elazığ’dan?..
Elazığ’ın nesi fazla Kastamonu’dan?
Bilim Merkezi isteyelim…
Çocuklar için.
- ••
Atatürk ilimizden ayrıldı
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin omurgasını belirleyecek olan “Zihniyet devrimi” için 23-31 Ağustos 1925 tarihleri arasında Kastamonu’daydı…
31 Ağustos günü Kastamonu’dan ayrıldı.
Atatürk’ün Kastamonu gezisi “yerel” bir bayram olarak 1934 yılından itibaren ilimizde kutlanıyor, “Halkevi” tarafından düzenlenen “bayram” zaman içinde Kastamonu Valiliği’nin liderliğinde organize edilir hale geldi, ilçeleri de kapsayan “bayram” programı 9 güne yayılmış haliyle stadyumdan caddelere kadar farklı alanlarda seda buldu mazide…
Bu yıl “pandemi” dolayısıyla “çelenk sunma töreni” ile sınırlı kaldı.
Kastamonu, Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolda ve kuruluş sonrasındaki süreçte büyük rol oynadı, Osmanlı Devleti’nden gelen karakterinin çok ötesinde “Cumhuriyet şehri” oldu…
“Tarihi” övünç.
Dile gelmesi mühim değil…
Kalp bilse yeter.
MUSTAFA AFACAN