CHP İl Başkanı Muzaffer Bıyıklı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kastamonu ziyareti sırasında alınan önlemlerin şehirde hayatı durdurma noktasında abartılı olduğunu ve devletin tarafsızlık kuralının da açık biçimde ihlal edildiğini söyledi.
Bıyıklı, yaptığı yazılı açıklamada, “Referandumda tarafsız olması gereken ve hepimizin vergileriyle varlığını sürdüren devletin pek çok kurumu ‘evet’ kampanyaları yapıyor. Yapılanların yasalara aykırılığı açıktır ve bir karşılığı vardır. Ancak kesinlikle bilinmelidir ki, milletimiz her maddesi sakıncalarla, anti demokratik hükümlerle, art niyetlerle dolu bu anayasa değişikliğini ve öngörülen tek adam yönetimini kabul etmeyecektir. Ne yaparsanız yapın bu millete zorla evet dedirtemeyeceksiniz.” dedi.
CHP İl Başkanı Muzaffer Bıyıklı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kastamonu ziyareti sırasında alınan önlemlerin şehirde hayatı durdurma noktasında abartılı olduğunu ve tarafsızlık kuralının da açık biçimde ihlal edildiğini söyledi.
CHP İl Başkanı’nın açıklaması şöyle:
“22 Mart Çarşamba günü Cumhurbaşkanımız Kastamonu’ya geldi. Açılışlar yaptı ve hepsinden önemlisi “tabii ki evet” demek için düzenlenen mitingde konuştu. Cumhurbaşkanının Kastamonu’ya gelişi elbette önemli bir olaydır. Makamının ağırlığına uygun biçimde karşılanması ve ağırlanması; gerekli koruma tedbirlerinin alınması da son derece doğaldır. Ancak böylesine abartılı ve insanları rahatsız edecek tedbirleri anlayabilmek ve anlayışla karşılayabilmek mümkün değildir. Önceki gün Kastamonu’da sanki hayat durdu. Hastalar hastaneye, öğrenciler okullarına, çalışanlar işine gidemedi. Bütün yollar kesildi. Vatandaş bir yerden bir yere gidemedi, çaresizlikle sağa sola savrulup durdu. İnsanlara adeta işkence edildi. Resmi kurumların çalışanlarını idari izinli saydığını duyduk. Miting alanı yönüne giden dolmuşlar ücretsizdi. Amaç mitinge katılımı artırmaktı.
Ülkemizde 16 Nisan’da bir referandum yapılacak. Seçmenlerimiz Mecliste kabul edilen Anayasa değişikliği paketini onaylayacak veya reddedecek. Anayasamıza, temel insan hakları kurallarına ve demokrasinin evrensel değerlerine göre bu değişikliğe “evet” diyenler kadar “hayır” diyenlerin de kararı haktır, kutsaldır ve anayasal çerçevede güvence altına alınmış olmalıdır. Referandumda devletimizin kesinlikle taraf olmaması kuralı açık biçimde ihlal ediliyor. “Hayır” diyenlere hakaretler ediliyor. Vatan hainliği ile ve terör örgütleriyle birlikte davranmakla suçlanıyor. Önlerine olabildiğince engeller konuluyor. Tarafsız olması gereken ve hepimizin vergileriyle varlığını sürdüren devletin pek çok kurumu “evet” kampanyaları yapıyor. Yapılanların yasalara aykırılığı açıktır ve bir karşılığı vardır. Vatandaşların baskılardan uzak, özgürce kararını verebilmesi ve bu kararını sandığa yansıtabilmesi için görevli devletin bazı kurumları da görevlerini yapmak konusunda çaresiz ve duyarsızdır. Hukuksuzluk ne yazık ki diz boyu.
Ülkemizde ekonomi sinyal veriyor, işsizlik aldı başını gidiyor. Terör sorununu halledemedik. Dış politikada sıkıntılarımız çok. Ordumuz ülke sınırları dışında savaşta. Milyonlarca sığınmacı sorunlarımıza sorun katmış. Vatandaş mutsuz, umutsuz. İçinden geçtiğimiz süreç devlet yönetiminde ilgisizliği ve ihmali kesinlikle kaldıramayacak derecede ağırdır. Buna karşın ülkemizi yönetenler işi gücü bırakmış evet çıkarmanın derdinde. Ancak kesinlikle bilinmelidir ki, milletimiz her maddesi sakıncalarla, anti demokratik hükümlerle, art niyetlerle dolu bu anayasa değişikliğini ve öngörülen tek adam yönetimini kabul etmeyecektir. Ne yaparsanız yapın bu millete zorla evet dedirtemeyeceksiniz.
Saygılarımla.”