Dünyamıza bir şeyler oluyor; kazalar, depremler, yangınlar, seller, işgaller, darbeler, cinayetler derken bu olayları herkes kendi penceresinden yorumluyor.
Bütün bu olayların tek sorumlusu aslında sorumsuz davranan, sorumluluğunu unutan, kendi menfaatini insan canından daha çok düşünen bazı beyinsiz kişiler.
Kısıtlamalar kaldırıldı ve bu haftada okullar açıldı Covid-19 pandemisi varyantları ile beraber dünyada hız kesmeden devam ediyor. Veliler ve öğrenciler okullar açıldığı için mutlu ancak bu pandemi yüzünden geleceğe çok da güvenle baktığımız söylenemez.Aşı, tek umudumuz, tek çare ve umut olarak gözükmekte.
Peki, tüm dünyada ve ülkemizde bu olumsuzluklar yaşanırken hayat duruyor mu? Tabii ki hayır.Tatil mevsimi bitse bile kalabalık ortamlarda bulunmak istemeyenler yoğunluktan sakınanlar, kaçınanlarbavullarını toplayıp gezilere başladılar bile.
Uzun süredir gezi planlarını erteleyen seyahat severler yeni yerleri görmek, daha önce gördükleri huzur buldukları yerleri yeniden görebilmek için tatil planlarını yaptılar, yapıyorlar.
Bu tatil planları içinde ise Kastamonu mutlaka olmalıdır.
Neden mi?
Çünkü Kastamonu, yılın sadece belirli aylarında seyahat edilecek bir il değil, yılın her ayı, her mevsiminde ilçeleri ile beraber farklı turizm seçeneklerisunabilen bir inci.
Deniz turizmi, kış turizmi, inanç turizmi, mağara turizmi, yayla turizmi, kültür turizmi, doğa turizmi Kastamonu’nun sunduğu bu çeşitlilikten sadece birkaç tanesi.
Konaklama tesislerine gelince;
Şehir otellerinde mi kalmak istersiniz? Bir çiftlikte mi? Yoksa restorasyonları ile mükemmel bir konaklama tesislerine dönüştürülen yüzlerce yıllık tarihi konaklarda mı?
Hangisini tercih ederseniz edin, kendinizi evinizde hissetmenize gerek yok, zira konaklama tesislerinin hiç birinde evde yaptığınız işleri yapmayacaksınız; sadece rahat edecek, huzur bulacak ve ruhunuzu dinlendireceksiniz.
Seçim sizin…Mevsimine göre ister denize girin, ister yüce bir dağ olan Ilgaz’da kayak yapın, macerayı seviyorsanız kanyonlarda ve mağaralarda sonsuzluğu keşfe çıkın, bir çiftlikte veya bir konakta sessizliğin eşliğinde yanınızda getirdiğiniz kitabınızı okuyun.
Ben yemekler için seyahat ediyorum diyorsanız Kastamonu tam bir gastronomi diyarı.
Kastamonu bir şeyi değil birçok şeyi barındıran bir il; tarihi, kültürü, flora ve faunası ile gezip görmek isteyeceğiniz tadına doyamayacağız cennetten bir köşe.
Kastamonu’ya ulaşım kolay, ilçelerine ulaşım kolay.Üstelik özel aracınız ile geliyorsanız il sınırlarına girdiğiniz ilk andan itibaren karşılaşacağınız manzara dolayısı ile yol hiç bitmesin isteyebilirsiniz.
Yanınızda bulunması ve unutmamanız gereken tek şey ise fotoğraf makinesi.Zira her attığınız adımda açık hava müzesi görünümdeki bu il sizi kendisine bağlayacaktır.
Tatile gidecek olanlar artık gidecekleri yerler hakkında detaylı bir inceleme yapıyorlar, gezilip görülmesi gereken yerleri, tadına bakılması gereken yöresel yemekleri, el emeği göz nuru yapılan yöresel malzemeleri vb. şeyleri araştırıp gidecekleri destinasyonlar için fikir sahibi olup öyle hareket ediyorlar.
Tatil algıları her geçen yıl değişmekte deniz, kum, güneş üçgeninin içine sıkışıp kalmak istemeyen seyahat severler doğaya ve kültüre dayalı turizmi daha çok tercih eder hale geldiler.
Bu nedenledir ki Karadeniz’in incisi Kastamonu ilk önce gelinmesi, gezilmesi ve görülmesi gereken yerlerin başında yer alıyor.
Artık bu salgın belası bitsin ki, önünüzde Kastamonu’ya gelmek için tek bir engel kalsın; o da kapınızın eşiği olsun.
Bülend Çadırcıoğlu