Sebahattin Güner
Kastamonu Kültür ve Sanat Derneği Başkanı
Bu yıl 15-18 Eylül’de Kastamonulular Dayanışma Derneği (KAS-DER) tarafından İstanbul Maltepe’de düzenlenen 15. Kastamonu Günleri’nden sonra Ankara Kastamonu Dernekler Federasyonunun (KASDERFED) 17-20 Kasım tarihlerinde Atatürk Kültür Merkezi Millet Bahçesi’nde düzenlediği “17. Başkent’te Kastamonu Tanıtım Günleri” organizasyonu Kastamonu için önemli bir etkinlik olmuştur. Pek çok yörede olduğu gibi Kastamonu Tanıtım Günleri’nde de ilimizin kültürel zenginlikleri, ürünleri, mutfağı ve diğer dokuları stantlarda yerini almıştır. Fuarda; çekme helvamızdan pastırmamıza, Tosya pirincimizden Taşköprü sarımsağımıza, taş baskı dokumalarımızdan sarı yazmamıza Kastamonu’dan gelen 34 coğrafi işaretli ürün ve el emeği işçilik Ankaralılar özelinde Türkiye vitrinine çıkarılmıştır. Ayrıca Türkiye’nin ilk ve tek şapka müzesinin standı ile ilimizin “Şapka İnkılâbı”ndaki önemi hatırlatılmıştır. Fuarı düzenleyen KASDERFED Genel Başkan Yardımcısı İlhan Sertkale’nin “SadeceKastamonu’nunyöresellezzetleriyok,Kastamonu’nuntamamıburada.Kastamonu’yu Ankara’yatadımlıkgetirdik,doyumlukiçinAnkaralılarıKastamonu’yabekliyoruz.”şeklindeki sözlerideilimizturizmiaçısındanönemlibirçağrıolmuştur.Ancakkültürünbirbütünolduğu, tanıtımın sadece sofra ve el işi ürünlerle yapılamayacağı düşüncesi hatıra getirilmemiş; bu yüzden Kastamonu tanıtımı eksik bırakılmıştır.
Daha önce de kaleme aldığım yazılarda Kastamonu Kültür ve Sanat Derneği ve Sepetçioğlu Folklor ekibi olarak kültürümüz için yaptıklarımızı dile getirmiştik. En son 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinde Sepetçioğlu ekibi olarak yöresel oyunumuzu sergilemek istemiş, bu kutlu günün programında yer almamıştık. Aynı şekilde yine kültürelbir organizasyonun dışında tutulmamız, Kastamonu tanıtımlarının bir ayağını eksik bırakmıştır. Üstelik bu sefer Kastamonu Tanıtım Günleri’nde Ankara Seymenleri’nin sahne alması olaya başka bir boyut katmıştır. Tanıtım etkinliklerinde folklor gösterisine de yer vermeyi düşünen organizasyon heyeti, Kastamonu’dan herhangi bir ekiple görüşmeyerek Ankara Seymen Ekiplerinden biriyle anlaşıp etkinliğe görsel ve işitsel zenginlik katmayı düşünmüşler. İşin acı tarafı Kastamonu’daki birçok folklor ekibinin bundan haberi olmamıştır. Organizasyon sonunda yetkililerle gerçekleştirdiğimiz görüşmede bu olayı öğrendiğimizde içimiz sızladı ve bu yazıyı yazma gereği hissettik. Bu tarz organizasyonlarda etkinliği düzenleyenler ile Kastamonu’dakiyöneticilerveekiplerarasındakikopukluklarbenzersorunlarayolaçmaktadır. Organizatörler yerel ekiplere ulaşamadıkları gibi yetkililer de sorumluluk alıp bağlantının kurulmasınavesileolmuyorlar.Etkinliğidüzenleyenlerkadardevletveyerelyönetim
büyüklerinin de bu konuda daha hassas olmalarını dileriz. Bir organizasyon daha Kastamonu için ama Kastamonu ihmal edilerek yapılmıştır. Ne diyelim şükür ki seymenler varmış!!!
Bize göre, bu tarz organizasyonlarda ilin idari amirleri, belediye görevlileri ve il kültür müdürlüğü yetkileri ile sivil toplum kuruluşları el birliği yapar ve güzel bir organizasyon için bir araya gelirler. Hem İstanbul’da hem de Ankara’daki etkinliklerde bahsi geçen birim amirlerinin katılımları bu düşüncemizi kanıtlar niteliktedir. Ancak son zamanlarda gerek İl KültürMüdürlüğügerekKastamonuBelediyesiKültürveSosyalİşlerMüdürlüğüsiviltoplum kuruluşları ve dernekleri bu işlere dâhil etmekte eksik kalmaktadırlar. Eğer kültürel bir organizasyonda ilimizdeki kültür ve sanat dernekleri ile -her şeye rağmen- iletişime geçilmiyorsa bu yanlış bir tutumdur. Eğer bu tanıtım günlerinden İl Kültür Müdürlüğü ve Belediye Kültür-Sanat biriminin bile bilgisi yoksa bu ise daha vahim birdurumdur.
Sepetçioğluekibiolarakherhangibirmaddîkaygıgütmeden,sadeceyöremizinkültürel bir oyununu Kastamonululara sunmak adına yaptığımız girişimler genellikle sonuçsuz kalmakta, gönüllülük esasıyla kültüre hizmet eden ekibimizin gönlü kırılmaktadır. 29 Ekim ihmalini unutmamışken üzerinden çok geçmeden Kastamonu Tanıtım Günleri hemen yanı başımızda yapılıyor ama Kastamonu kültürü sadece yeme-içme ve el sanatları üzerinden tanıtılıyor.Pekiyahalkoyunlarıvetürkülerimiz?Diğerpekçokyöreningerekİstanbul,Ankara gibi büyük şehirlerde gerekse ilimizde düzenlediği tanıtım günleri ve ticari organizasyonlarında, hiç olmazsa bir akşam gördüğümüz folklor ve müzik ekipleri tanıtım günlerinin en fazla katılımcıyı çektiği zamanı olurken Kastamonu Günleri’nde neden böylebir şeye girişilmez? Eğer sorun maddiyat ise herhangi bir ücret almadan Sepetçioğlu oyunumuzu oynadığımızı,sadecebirküçükaraçlaAnkara’yagidişgelişimizinyeterliolduğunudahabaştan söylemek isterim. Daha önce de aynı şekilde ekip olarak pek çok kez tanıtım günlerine katılım sağladık. Üstelik bu tarz organizasyonlarda sadece Sepetçioğlu ekibi de yeterli olmaz. İlimizin pek çok sanat topluluğu ve yerel sanatçısı mevcuttur. “Ben”, “biz”, “siz” demeden sanatın her dalında Kastamonu’muza hizmet eden ve kültürümüze katkı sağlayan gerek il merkezinden gerekse ilçelerden pek çok kişi belirli bir sanat programı dâhilinde bu organizasyona eşlik ettirilebilirlerdi.Taşköprü’nünsarımsağıvardasanatçısıyokmu?Cide’ninsarıyazmasıvarda kemanecisi yok mu? Kastamonu’nun helvası var da halk oyunu yok mu? Bu yörenin manda yoğurdu var da söğüt dalına yuva yapan mandası yok mu? Kuşburnu marmelatı lezzetli de “Derelerde Kuşburnu” türküsü kötü mü? Siyez bulguru, kuyu kebabı, ceviz helvası, üryani eriği, ekşili pilavı, Daday etli ekmeği, kıstısı, banduması, tiridi, simidi hoş da “Çanakkale Türküsü”,“YaşNaneKuruNane”si,“KaranfilimDağBaşında”sıhoşdeğilmi?İlimizingüzide
firmalarından biri olan Sepetçioğlu Helvalarını tenzih ederek söylüyorum; Sepetçioğlu sadece bir helva mıdır?
Kültürel bir unsur, onu bilen son kişi de bu diyardan göçünce unutulurmuş. Bizler Kastamonu kültürünün son temsilcileri olmak istemiyoruz. Bu kültürün çeşitli kitlelere tanıtılması hatta idarecilerimizin desteği ile gelecek nesillere aktarılması için gönüllüleriz. Sanatcamiasındanpekçokkişinindebenimleaynıfikirdeolduklarını,herhangibirmaddîkaygı gütmedenbuorganizasyonlarakatılmakisteyeceklerinidüşünüyorum.HalkEğitimMerkezi,İl Kültür Müdürlüğü, Belediye Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ve bizzat Valiliğimiz nezdinde bir kültür dairesi kurulup gerektiğinde davul-zurna istihdamıyla bu tarz organizasyonlar için hazır bir ekip oluşturulması iyi olmaz mı? Bizler de bu değerlerimizi yeni kişilere öğreterek kültürümüzün devamlılığını sağlamış olurduk. Aynı şekilde hazır bir kültür dairesinin olması, bu tarz etkinliklerde akla gelmemizi kolaylaştırır, organizasyona kolayca bir renkkatar.
Bir işi eleştirmek kolay, yapmak zordur. Biz Kastamonu adına yapılan her işe saygı duyuyoruz. Ancak Kastamonu için özveride bulunan Sepetçioğlu ekibi ve Kültür ve Sanat Derneği olarak bizim de emeklerimize saygı duyulmasını talep ediyoruz. Hatta sadece bizim değil Kastamonu’ya gönül vermiş, sanatın her dalıyla ilimize hizmet eden sanatçı ve kültür adamlarına da aynı önemin verilmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Kültür çok ayaklı bir yapıdır; mutfak ve el sanatları gibi halkoyunları ve müzik de bunun en önemli ayaklarını oluşturur. Geleceketkinliklerdebuhususlarındaihmaledilmemesienbüyükdileğimizdir.Saygılarımla…