Mine Akçakoca Özgür
Kimi gün zaman duruyor sanki. Bir projeksiyon ekranında donup kalmış gibi hareketsiz oluyor her şey. Televizyonda bir haberde; zararlı madde bağımlısı birinin korkunç saldırısı sonucu darmadağın olan yaşamlar… Ya da bir gazetede yürek dağlayan; çocuk istismarı haberi. Zaman durmakla kalmıyor, keşke zamanı geri çevirebilsek de, bu çirkin olaylar yaşanmamış olsa diye düşünüyoruz.
Kimi günse çok uzun yılları anlatan bir klipin birkaç dakikada akıp gitmesi gibi son hızla geçiyor zaman. Yaşanan güzelliklerle yaşamımız aydınlanırken, zaman bir kuşun yüreğinde uçup gidiyor.
Ne mutlu ki, zamanın durduğuna değil, çağlayarak aktığına tanıklık ettik bu gün. “Sağlıklı Toplumsal Gelişim İçin Farkındalık Yaratıyoruz” isimli projenin açılış toplantısında umutlar büyüdü. Sağlıklı bireylerden oluşan bir toplum oluşturmaya katkı sağlamak amacıyla, T.C. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen proje, Türk Anneler Derneği Kastamonu Şubesi ve Kastamonu İl Sağlık Müdürlüğü ortaklığında gerçekleştiriliyor.
Psikolog Neslihan Aktuna’nın sunumunu yaptığı proje 8 ay 3 gün sürecek. Çocuk ihmali ve istismarı, ergenlik sorunları, bağımlılık türleriyle mücadele ve aşılamanın önemi konularında bilinç arttırma çalışmaları düzenlenecek.
“Demir sağlamdır ama onu kendi pası zayıflatır” diye bir söz vardır. Toplumu da içerden çökerten kendi kiri pasıdır. Bundan temizlemenin ötesinde pas oluşmaması için uğraş vermek de gerekiyor.
İnsan olmanın erdemiyle yol almak istiyorsak, temiz toplum için elimizi taşın altına sokmalıyız. Geleceğimiz, yarınlarımız ve en değerlimiz olan çocuklar için elimizden geleni yapmak insanlık görevimiz. Üstelik yardıma, yol gösterilmeye ihtiyacı olan tüm çocuklara kendi evlatlarımıza olduğu gibi özenle, özveriyle el uzatmalıyız.
“Sağlıklı Toplumsal Gelişim İçin Farkındalık Yaratıyoruz” projesi ile doktor, psikolog, avukat ve sosyal hizmet uzmanları sahaya inip, istismara uğramış çocuklar, zararlı madde bağımlısı bireyler, ergenlik sorunlarıyla baş etmeye çalışan gençler ve ailelerinin çaresizliğine ilaç olup, risk altındakilere yol göstermek için harekete geçiyorlar.
Genellikle en sessiz travma olan çocuk istismarı; fiziksel de ruhsal da olsa çocuğun tüm gelişim alanlarını olumsuz yönde etkileyen bir toplumsal yaradır. Korku, aile baskısı, toplumsal bakış açısı, haksız yere suçlanmaktan çekinme gibi nedenlerle ne yazık ki haberimiz olanlar yalnızca buz dağının görünen kısmını oluşturuyor.
Projede yer alan bir diğer konu olan bağımlılık da artık göz ardı edilemeyecek, halının altına süpürerek gizlenemeyecek bir gerçek. Mutluluk avcılığı yapmaya çalışırken düşülen dibi zifiri karanlık pis çukurdan, balçıktan kurtarmak ve uzak tutmayı başarmak çok değerli.
Fırtına ve gerginlik dönemi olarak da açıklanabilen ergenlik hangi toplumda olursa olsun, her bireyin yaşadığı bir evredir. Kimliğini belirleme savaşı içinde olan ergene ve ailesine destek olmak, yol göstermek önemli.
Modern tıbbın mucizesi aşılar sayesinde; bir zamanlar ölümcül olan pek çok hastalık, kontrol altında. İnsanların sağlık hakkının temeli ve koruyucu hekimliğin en başarılı önlemlerinden biri olan aşının herkese ulaşması ve bu konuda da bilinçlendirme toplum sağlığı için göz ardı edilemez. Bu denli önemli konularda çalışmaların başlaması çok değerli.
“Eğitim sosyal bir süreçtir; eğitim gelişimdir, eğitim hayata hazırlamak değil hayatın kendisidir” diyor, John Dewey. Eğitim bir bütün halinde değerlendirilirse; bilgi, bilim ile sevgi, hoşgörü, doğru iletişim harmanlanırsa, uzun dönemde gelecek hedeflerine ulaşmak da hayal olmaz.
Türk Anneler Derneği Kastamonu Şubesi Başkanı Ayten Kızıltan, tanıtım toplantısında projeden söz ederken, gözleri ışıl ışıldı. 1984 yılında kurulan Dernek, yine T.C. İçişleri Bakanlığı’nın desteğiyle “Sağlıklı Gençlerle Geleceğe Elele Yürüyoruz” ve “Annelerle Yeni Umutlar Yeni Hayatlar” projelerini de hayata geçirdi.
Kızıltan, Sağlıklı Toplumsal Gelişim İçin Farkındalık Yaratıyoruz Projesi kapsamında 400-600 kişiye doğrudan seminerler verilerek, kültürel sosyal etkinlikler, toplantılar ve sosyal medya aracılığıyla en az bin kişiye farkındalık mesajları iletileceğini ifade ederken; yalnızca Kastamonu değil, ülkenin geleceği olan gençler için adım atmanın gururunu taşıyordu. Hedef kitlenin bilinçlenmesini sağlayarak onların çevrelerinde yaratacakları olumlu etki, toplumda da büyük değişimlere ışık tutacaktır.
Programa eşi ile birlikte katılan Vali Avni Çakır, toplantıya ilginin fazlalığından dolayı memnuniyetini paylaşarak, projenin önemine dikkat çekti.
Sağlıklı toplumlar oluşturmak için böyle çalışmaların değerine vurgu yapan Kastamonu Valisi Çakır, Ayten Kızıltan ve tüm paydaşları tebrik edip, her zaman destek olacaklarını ifade etti.
“Sağlıklı Toplumsal Gelişim İçin Farkındalık Yaratıyoruz” proje tanıtımında aydınlık yürekli insanlarla birlikte olmaktan mutluluk duydum. Çocukların, gençlerin ruhunda oluşan büyük boşluğu doldurabilme çabaları umut verici.
Erdal Atabek, yıllar önceki bir yazısında; “Her toplum neyi arıyorsa onu bulur” diyordu. Kastamonu’nun bürokratlar, sivil toplum örgütleri, siyasetçiler ve halkı ile elele verip, aradığı tüm güzellikleri bulması dileğiyle …
Mine Akçakoca Özgür