“Şeker’e sahip çık Kastamonu”
- Şeker-İş Sendikası Kastamonu Şube Başkanı Ali Çufadaroğlu, Şeker Fabrikası’nın Kastamonu için önemine bir kez daha dikkat çekerken çiftçilere de şeker pancarı ekmeleri çağrısında bulundu.
- Çufadaroğlu, “Tüm Kastamonumuza eşi emsali ve alternatifi olmayan bir ekmek kapısı sağlayan Şeker Fabrikası ve şeker pancarı Kastamonumuzun sahip çıkması ve Kastamonu çiftçimizin ekmesi gereken bir tarım ürünüdür” dedi.
Şeker-İş Sendikası Kastamonu Şube Başkanı Ali Çufadaroğlu, Şeker Fabrikası’nın Kastamonu için önemine bir kez daha dikkat çekerken çiftçilere de şeker pancarı ekmeleri çağrısında bulundu.
Konuya ilgili açıklamasında, “Neden şeker pancarı ekmeliyiz” sorusuna cevaplarını sıralayan Çufadaroğlu şöyle dedi:
“Şeker Fabrikamız kurulup pancar işlemeye başladığı 1963 yılından beri Kastamonumuza ve ülkemize hizmet etmektedir.
Yıllara dayalı olarak, hükümetlerin politikaları gereği pancar ekim alanları özellikle küçük ölçekli fabrikalarda her yıl daralmakta ve pancar ekimi düşmektedir.
Özellikle son yıllarda ülkemizde nişasta bazlı şekerler (NBŞ) kotalarını müthiş derecede artırarak yani Avrupa’da ve Dünya’da hiçbir ülkede örneği bulunmayacak oranlarda artırılarak başta halk sağlığımız yok edilmeye çalışılmakta sonra da bulunduğu bölgelerde en yüksek derecede, istihdam sağlayan daha doğrusu diğer tarım ürünlerine gören yüksek yerli katma değer yaratan göçü önleyen, bulunduğu bölgelere medeniyet yayan, tarım ile sanayi entegrasyonunu en üst seviyede sağlayan, Dünya’nın bile daha yerine alternatif bulamadığı ve Amerika, Almanya, Fransa gibi ileri derecedeki dünya ülkelerinde stratejik ürün ilan edilen ve dokunulmazlık verilen, ancak bizim ülkemizde son yıllarda sanki yok edilmeye çalışılan şeker fabrikaları ve şeker sanayinden bahsediyoruz…
Neden şeker pancarı ekmeliyiz?
Çünkü şeker pancarı hele de hükümetimizin verdiği bu son zamla 190 kuruş, bu sene en az enflasyon oranında zam alsak 210 ile 220 kuruş arası demektir. Şeker fabrikalarının bulunduğu bölgelerde yarattığı istihdama göre şeker pancarı buğdaya göre 4 kat, arpaya göre 5 kat, mısıra göre 6 kat, daha fazla istihdam sağlamaktadır.
Çünkü şeker pancarı devlet garantisinde olduğu için ürünümüzü satma korkumuz yok, pancar ekiminden sökümüne kadar cebinizden hiç para çıkmadan ürünümüzü fabrikaya teslim edebiliriz.
Çünkü hayvanlarımıza yedirecek yaş küspe, melas, kuyruk gibi hayvan yemlerinden daha ucuza yararlandığımız için.
Çünkü şeker pancarı ekilen tarlaya bir sonraki yıl hiç gübre atmadan mahsul alabildiğimiz için.
Çünkü şeker pancarı ekili bir tarlanın atmosfere verdiği oksijen 3 katı çam ormanınkine denk olduğu için.
Çünkü Şeker Fabrikası pancar çiftçisinden pancar tarlalarında çalışan işçisine, pancarları kantarlardan fabrikaya götüren nakliyecilerden, fabrikada çalışan işçilere, fabrikaya kireç taşı çeken, kömür çeken kamyonculardan, bu ocaklarda çalışanlara kadar.
Bir kampanya dönemi fabrika lokantasında günlük yaklaşık bin kişilik yemek yapıldığı için, bu yemek için Kastamonu esnafından günlük yapılan alışverişine kadar, fabrikada çalışanların tümünün, evinden arabasına, ev eşyasından çocukların ihtiyaçlarına varana kadar tüm ihtiyaçlarını Kastamonu esnafından karşılamasına, 20 bin ton şekeri, 7 bin ton melası, 40 bin ton küspeyi, 10 bin ton kuyruğun nakliyecisinin taşıma esnasında benzincisinden sanayi esnafına v.s ismini tek tek sayarsak sayfalara sığdıramayacağımız kadar tüm Kastamonumuza eşi emsali ve alternatifi olmayan bir ekmek kapısı sağlayan Şeker Fabrikası ve şeker pancarı Kastamonumuzun sahip çıkması ve Kastamonu çiftçimizin ekmesi gereken bir tarım ürünüdür.
İç Anadolu’da Konya ovasına da 300 metreden su çıkarıp pancar sulayan ve 300 metrede su azaldığı için 500 metreye devletten müsaade isteyen, sırf pancar ekmek için kotalarını sonuna kadar doldurup fazla pancar ekmeye çalışan çiftçiler, bizim ise son yıllarda yapılan barajlarla neredeyse bedava sulama yapabildiğimiz halde kotalarımızı bile dolduramadığımız çiftçilerimiz. Tabi ki İç Anadolu’nun arazilerinin büyüklüğü, iklim koşulları gibi Artılarını da biliyoruz, Ancak asla pancardan vaz geçmememiz gerektiğini, bunu da özellikle gelecek nesillerimizden beddua almamak için, bu bacanın gelecek yüzyıllarda da tütmesi için, mutlaka ama mutlaka şeker pancarı ekmeliyiz.
Hükümetimizden de mazota, gübreye ve şeker pancarına ciddi bir destek olmasını umuyor ve bekliyoruz.
05.01.2016 da yapılan TKDK toplantısında yenilebilir enerji projeleri için yüzde 100’e kadar devletimizin destek verdiğini söylediler, bioetanol gelecek yüzyılın yakıtı olarak biliniyor ve bioetanolün en temiz hammaddesi şeker pancarıdır.
İşte bunun için destek istiyoruz projeye de gerek yok. Bizim pancar çiftçilerimiz var, bu çiftçilerim için de biraz desteğe ihtiyacımız var.”
•••
“Kastamonu’nun ekmek kapısı”
- Ziraat Odası Başkanı Mehmet Butur, Merkez İlçe Üyesi olduğu İl Genel Meclisi’nin dünkü oturumunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Komisyonu’nun pancar ve Şeker Fabrikası’yla ilgili raporunu okudu.
- Butur, Şeker pancarı ilimizde ve ülkemizde tarım ile sanayi entegrasyonunu sağlayan tek tarım ürünüdür. En yüksek yerli katma değer yaratan tek tarım ürünümüzdür. Kastamonumuzun en kapsamlı geliri yani ekmek kapısıdır. Bu nedenle üretiminin attırılması, stratejik ürünler kapsamına alınması gerekmektedir. Şeker fabrikalarının teknolojik modernizasyonunun yapılarak dünya ülkeleri ile boy ölçüşebilecek konuma getirilmesi gerekmektedir” dedi.
ERHAN VEREN
İl Genel Meclisi’nin Ocak ayı dördüncü oturumu yoğun bir gündemle gerçekleştirildi. 35 maddenin görüşüldüğü toplantı 3 saat sürdü.
Toplantıda en dikkat çeken konu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Komisyonu tarafından hazırlanan Şeker Fabrikası ve pancar kotası raporu oldu.
Aynı zamanda Kastamonu Ziraat Odası Başkanı olan Komisyon Başkanı Mehmet Butur’un okuduğu raporda, fabrikada modernizasyon çalışmasının yapılması gerektiği, kota konusunda sıkıntı olmadığı, pancarın bundan sonra üreticiler için en kârlı ürün olabileceği belirtildi.
Şeker pancarının Kastamonu’nun olmazsa olmaz ürünlerinin başında geldiğini belirten Mehmet Butur, “Şeker pancarı ilimizde ve ülkemizde tarım ile sanayi entegrasyonunu sağlayan tek tarım ürünüdür. En yüksek yerli katma değer yaratan tek tarım ürünümüzdür. Çiftçimizin, nakliyecimizin, besicimizin, fabrikada çalışan işçilerimizin, esnafımızın dolayısıyla Kastamonumuzun en kapsamlı geliri yani ekmek kapısıdır. Bu nedenle şeker pancarı üretiminin attırılması şeker pancarının stratejik ürünler kapsamına alınması gerekmektedir. Şeker fabrikalarının teknolojik modernizasyonunun yapılarak dünya ülkeleri ile boy ölçüşebilecek konuma getirilmesi gerekmektedir” dedi.
Kota sınırlamasının ilimizde olumsuz bir etkisinin olmadığını savunan Mehmet Butur, “Çünkü 2015 yılında 350 bin ton olan kotanın 200 bin tonu kullanılmıştır. Bu nedenle yapılması gereken şeker pancarı üretimin teşvik edilmesi ve artırılmasıdır. 2015 yılında ilimiz şeker fabrikasında alımı yapılan şeker pancarı miktarı ise 187 bin tondur. Ortalama şeker oranı yüzde 14,46, çıkan şeker miktarı 17 bin 500 ton, hayvan yemi olarak kullanılan küspe 40 bin ton, kuyruk ise 9 bin ton olarak üretilmişti. Bu yıl şeker pancarına verilen 190 kuruş taban fiyatı yeterli olmakla birlikte 2016 yılında yani bu sene yaklaşık olarak 215 ila 220 kuruş arasında olması beklenmektedir. Bu rakamlar üreticimizi tatmin edecek rakamlardır. Girdi maliyetlerinin düşürülmesi kapsamında 1 Ocak 2016 tarihinde yürürlüğe giren gübredeki katma değerin yüzde 18’den yüzde 1’e indirilmesiyle de girdi maliyetlerinin azalacağından karlılık oranı artacaktır” diye konuştu.
Şeker pancarı üretiminin arttırılmasına yönelik, nişasta bazlı şekerlerin kotasının Avrupa Birliği ülkelerindeki gibi yüzde 5 civarına çekilmesi, sağlıklı bir gelecek için de yapay tatlandırıcılar yerine pancar şekerinin kullanılması ve yerli malının teşvik edilmesi gerektiğini de söyleyen Mehmet Butur, Türkiye’nin gelecekteki önemli yakıtının şeker pancarından üretilen biyoetanol olacağını, bu nedenle de özel biyoyakıt üslerinin kurulmasının, şeker pancarı üretiminin artmasını olumlu yönde etkileyeceğini söyledi.
Mehmet Butur, raporla ilgili sözlerini şöyle noktaladı:
“Ülkemizde ve özellikle ilimizde şeker pancarı posasının (küspe) hayvan yetiştiriciliğinde düşük maliyetli, önemli bir besin maddesidir. Ilimiz şeker farbikasında üretilen pancar posasının tamamı ilimiz sınırları içerisinde hayvan yetiştiriciliği yapan çiftçilerimiz tarafından kullanılmaktadır.Sonuç olarak şeker pancarı ekiminden sökümüne kadar devlet kontrolünde olan ve devlet tarafından alım garantisi verilen bir ürünümüzdür. Bu özelliğinden dolayı çiftçilerimizi bilgilendirerek, yeniden şeker pancarı üretimini arttırmalı ve kırsaldaki refahı yükseltmeliyiz.”
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Komisyonu tarafından hazırlanan rapor, Kastamonu Şeker Fabrikası’na gönderildi.
İl Genel Meclisi’nin dünkü oturumunda ayrıca Esnaf, Sanayi ve Ticaret Doğal Kaynaklar Komisyonu’nun Cide’deki ahşap kayık üretimi yapan ustalara ne gibi destek sağlanabileceği konusunda hazırladığı rapor görüşüldü.
Komisyon başkanı İlyas Çakır tarafından okunan raporda, kalfa ve çırak bulma noktasında sıkıntıların olduğuna dikkat çekildi. Ayrıca kayık maketinde en fazla ilginin saltanat kayıklarına gösterildiğini de söyleyen İlyas Çakır, İGM Başkanı Mehmet Kayıkcı’ya da komisyon üyeleriyle birlikte Saltanak Kayığı maketi hediye etti.
Geçtiğimiz haftalarda yerel basına da konu olan Doğanyurt Düzyayla Köyü’nde eşeklerle içme suyu tanışdığı yönündeki haberler üzerine AR-GE Komisyonu’nun çalışması da dün Meclis gündemine geldi.
Hazırlanan raporda köyün içme suyu şebekesinin bulunduğu, ancak yaz aylarında bahçe sulamaları nedeniyle su deposunda azalma meydana geldiği, habere konu evin de yüksekte bulunması nedeniyle suyun ulaşmasında sıkıntılar yaşandığı belirtildi. Bahçe sulamasının engellenerek, köyde içme suyu sıkıntısının olmadığı da rapora eklendi.