Şehrimizde ekonomi tıkandı, “keş” akışında ciddi sıkıntı var, her sektör kıvranıyor, kimse işinden memnun değil, telaşlı yeni sektör arayışları cabası, ya üreteceklerimizi il dışına satıp ekonomimizi kapalı halinden çıkaracağız ya da dışarıdan bol bolamat turist çekeceğiz…
Başka yolu yok.
“Ciro” yok Kastamonu’da, işletmenin kasası tıka basa dolmayınca kârlılık da yok doğal olarak…
İşletmelerin düşük kår ile kendilerini döndürmeleri mümkün değil.
Hasılatın düşük olmasının sebebi “şehir içi kapalı ekonomi”…
Dışarıdan para getiremiyoruz, ne il dışına satışlar istenen ölçüde ne de il dışından ziyaretçiler… Komşular arası ticaret ile il şehir ekonomisi döner mi?
Üstüne…
Paramız dışarı gidiyor habire, “al-sat”çıyız çünkü.
Seneler öncesinde kalan ekonomik döngünün bugün ve gelecekte Kastamonu’yu taşıması mümkün değil…
Kafayı değiştirelim.
Gidişat evvela işletmelerin küçülmesi…
Ardından “kepenk kapatma”.
İşletmelerin kepenk kapatmasından geçtim, küçülmeleri halinde bile ortaya çıkacak olan işsizlik Kastamonu’yu büyük sosyal sıkıntılara sokar…
Pansuman ile geçmeyecek hastalıklar.
Kastamonu ekonomisinin şehir dışına açılması lazım…
Evladiyelik ticaret yöntemimiz olan “Al-sat” ile işlerin yürümeyeceği, ancak ürettiklerimizi il dışına satarak çarkın döneceği, aksi halde şehirden kasabaya uzanan bir yolun yolcusu olduğumuzun farkına varalım bir an önce.
Bıçak sırtında Kastamonu…
Üretirsek cennet, tüketirsek cehennem.
Farkına varalım…
Dev aynasından kurtulalım.
- ••
Hammadde satmayalım
Kastamonulunun işi çiftçilik, çobanlık, kesimcilik vesaire…
Küçük, orta, büyük sanayicilik aklının işi değil.
Sarımsak satar, siyez satar, elma satar…
Süt satar, fındık satar.
Dağ taş mantar…
Yaş satar.
Dağ taş defne…
Kamyon kamyon satar.
Çam memleketiyiz…
Kolonyamız dahi yok.
Bir adım ötesindeki ürünü…
“Ben yapamadım, sen yap” der ele.
(Sadece Kastamonulunun sorunu değil gerçi, Türk’ün sorunu komple…
Bu sezon 301 bin tonun üzerinde iç fındık ihraç edilerek rekor kırılması bekleniyor. Fındık satacağız 3 paraya, fındıklı ürün alacağız 33 paraya.
Müjde veriyor birlik başkanı ihracat rekorunu…
Gülsen dert, ağlasan dert.
Fındık üreticisiyiz…
Sanayide bücür.)
El kadar akıl mı yok bizde?
Devran mı böyle yoksa?
Hammadde sattığımız sürece fakiriz…
Ürüne döndürdükçe zenginiz.