Türkiye Foto Muhabirleri Derneği Başkanı Rıza Özel, Taşköprülü gazeteci Akif Doğan’ı Hürriyet’teki köşesine taşıdı.
•••
Sarımsak diyarının altın objektifi
Sevgili Hürriyet okurları bu hafta sizleri, dünyaca ünlü sarımsağı ile nam salan Kastamonu’nun Taşköprü ilçesine götürecek ilçeye adını veren ve iki yakayı bağlayan “taş köprü” gibi fotoğraf tutkusuna bağlı bir isimle tanıştıracağım: “Akif Doğan.”
Gazetecilik mesleğinin alaylılarından aynı zamanda uzun yıllardır İhlas Haber Ajansı’nın (İHA) Taşköprü muhabiri ve ilçenin ilk sitesi Taşköprü Haber’in de imtiyaz sahibi… Özetle, işi gücü haber, varı yoğu fotoğraf olan bu mesleğin asıl emekçilerinden.
Fotoğrafa olan merakı ilk olarak 13 yaşındayken başlamış. Akif Doğan, o günleri şöyle anlatıyor:
DERİ KILIFINI DA KOKUSUNU DA UNUTMAM
“İlk fotoğraf makinem aslında babamın makinesiydi. Babam, bu Rus malı makineyi askerlik görevini yaptığı Siirt’in Pervari ilçesinden alıp, terhisiyle birlikte getirmiş. Deri kılıfını da verdiği kokusunu da unutmam. Tabii o zamanlar makineler pozlu. Poz sayısı sınırlı, verdiği keyif ise sınırsız.
BENDEN BİR PARÇA, HAYATIMA TUTKU OLDU
Ortaokul yıllarımda büyük de bir hevesle o fotoğraf makinesini okula getirir, arkadaşlarımın fotoğrafını çekerdim. Bir etkinlik olduğunda yine fotoğrafları ben çeker, tab ettirdikten sonra arkadaşlarıma verirdim. Bu yıllar boyunca böyle devam etti. Fotoğraf makinesi böylece benden bir parça, fotoğraf ise hayatıma tutku oldu.”
Taşrada gazetecilik/muhabirlik zordur. Kaza olur koşarsın, yangın olur koşarsın, sel olur koşarsın, deprem olur koşarsın. Siyaset, sanat, spor, ekonomi. Her alana bakarsın. Akif Doğan da 13 yaşında babasının fotoğraf makinesiyle başlayan tutkusunu, ilerleyen yıllarda meslek haline getirmiş. Tabii önce gazete dağıtarak başlamış. Hikâyesini ise şöyle aktarıyor:
KÜÇÜK BİR BİSİKLETLE GAZETE DAĞITIRDIM
“Her şey hayalle, hevesle başlıyor. Cesaretle, sabırla yoğruluyor. 1999 yılında Türkiye Gazetesi ile yolum kesişti. Küçük bir bisikletle Taşköprü sokaklarında gazete dağıtıcılığı yaptığım o günlerde, internet kullanımı ‘yok’ denilecek kadar azdı. Dağıtım işi bittiğinde, gazetenin reklamlarına kadar okurdum. Her zaman en çok ilgimi çeken sayfa ise bölge haberlerinin yer aldığı sayfalar olurdu. Kastamonu bölgesinden imzalı haberleri gördüğümde, içten içe heveslenirdim.
İLÇE NÜFUSUNDAN FAZLA TAKİPÇİYE ULAŞTI
Kastamonu basınının çok değerli isimlerinden İzzet Sarı, o yıllarda adeta il merkezinden bana basın dalı uzattı. Bu sayede yıllar önce başlayan fotoğraf merakıma haberciliği de eklemiş oldum. İnternetin insan hayatına iyiden iyiye yerleştiği 2007 yılında, ‘Taşköprü Haber’ isminde haber sitesi kurdum. Bu site, ilçemizin dünyaya açılan penceresi oldu ve ilçe nüfusumuzun üzerinde takipçi sayısına ulaştı. Kısa bir süre sonra da İhlas Haber Ajansı’nın (İHA) Taşköprü muhabirliği görevini aldım ve o tarihten bu yana sürdürmekteyim.”
Kimi zaman bir sarımsak tarlasında, kimi zaman dağda bayırda. Tıpkı Akif Doğan gibi Anadolu’nun dört bir köşesinde büyük fedakârlıklarla gazetecilik faaliyeti yürüten tüm basın emekçilerine selam olsun.