Tepkiler çığ gibi…
- Konya Şehir Hastanesi’nde görevi başında öldürülen Kardiyoloji Uzmanı Dr.Ekrem Karakaya için sağlık camiası ayağa kalktı. Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen sendikalar, birlikler ve odalar hep bir ağızdan “Sağlıkta Şiddet”in önüne geçilmesi için artık somut ve kararlı adımların atılmasını talep etti.
Konya Şehir Hastanesi’nde görevi başında öldürülen Kardiyoloji Uzmanı Dr.Ekrem Karakaya için sağlık camiası ayağa kalktı. Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde dün sağlık çalışanları saldırıyı lanetlemek ve sağlıkta yaşanan şiddet karşısında artık somut adımlar atılması için bir araya geldi.
Kastamonu-Çankırı Tabip Odası Başkanı Dr. Yusuf Öztürk, Sağlık Sen Şube Başkanı Mehmet Öz, Türk Sağlık Sen Şube Başkanı Cengiz Büyükkapucu, Kastamonu Aile Hekimleri Derneği Başkanı Serdar Akyel, 26. Bölge Kastamonu-Çankırı-Karabük Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ş. Şule Tüfekci ve İl Sağlık Müdürü Dr. Yüksel Kutlu birer açıklamada bulunarak saldırıyı kınadı.
Basın açıklamasına HAK- İŞ Konfederasyonu Şube Başkanı Mustafa Çağlı, Şeker-İş Sendikası Temsilcisi Ali Çufadaroğlu, Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Nedim Afacan, Memur-Sen İl Başkanı İrfan Bakır, Türk Eczacılar Birliği 2. Başkanı Ecz. İhsan Orkun Yılmaz da destek verdi.
SERDAR AKYEL
Kastamonu Aile Hekimleri Derneği Başkanı Serdar Akyel, “Bir cani tarafından, meslektaşımız Dr. Ekrem Karakaya görevi başında şehit edilmiştir. Geride acılı bir eş ve iki güzel yavrusunu bırakmıştır Bu aileye ömür boyu bir hayat borcu olan ve bu vebal altında ezilecekler bulunmaktadır. Bu vebal izin alamadan iki cümleyi dahi söyleyemeyen, her şiddet olayından sonra tweet atarak bu olayları sonuçlandırdığını zanneden, sağlıkta şiddet için bir yaptığını sanki bin yapmış gibi lanse edenlerdir. Bu vebal hekimliğini unutup, siyasi temsilci olduğunu düşünen her fırsatta tek amacının ceza vermek olduğunu sananlarındır. Bu vebal sivil toplum kurumu olup üye sayısı yarışına giren ama üyelerinin sorunlarının çözümünden uzak sadece kelle hesabı yapanlarındır. Bu vebal küçük olsun ama benim olsun deyip meslektaşlarının haklarını savunmayı unutup, legaliteden uzak yapıların sözcülüğünü yapanlarındır ama en büyük vebal bilge lider Aliya İzzet Begoviç’in ‘Savaş sonunda düşmanlarımızın değil dostlarımızın sessizliğini hatırlayacağız’ dediği, ‘Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın’ mantığı ile hareket edip sessiz kalan yığınlarındır” dedi.
CENGİZ BÜYÜKKAPUCU
Türk Sağlık Sen Temsilcisi Cengiz Büyükkapucu, “Böylesine korkunç olayların yaşanması yaptırımların ne kadar ağır olması gerektiğini, tedbirlerin en üst seviyede alınması gerektiğini göstermektedir. Sağlıkta şiddete cezayı arttıran ve bu suçu kategorik bir suç olarak tanımlayan düzenleme hayata geçmiştir. Sağlıkta şiddetin kanlı bir vahşet olarak kendini gösterdiği bu olay tüm sağlık kurum ve kuruluşları bir an önce sıfır toleranslı alan ilan edilmesi gerekliliğini, hiçbir silah veya suç aletinin bu kurumların bahçelerine bile alınmaması gerektiğini bizlere bir kez daha göstermektedir. Hastanede bir doktorumuzun silahla katlediliyorsa atılması gereken çok adım vardır. Hastanelere üst araması yapılmadan kimsenin alınmaması bile düşünülmelidir. Sağlıkta şiddet basit bir mesele değildir. Mutlaka çözüm üretilmesi gereken temel bir sorundur. Şiddet kanlı cinayetlere dönüşmektedir. Bu mesele sadece sağlık camiasının değil tüm Türkiye’nin meselesidir” dedi.
ŞULE TÜFEKCİ
26.Bölge Kastamonu-Çankırı-Karabük Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ş. Şule Tüfekci, “Sağlık çalışanlarının artık hayatlarını tehdit eden bu sorunun bir an önce kalıcı çözümlerle kontrol altına alınması acil bir zorunluluktur. Doktor Ekrem Karakaya’nın yaşamını yitirmesine neden olan bu saldırıyı lanetliyoruz. Bir daha böyle acıların yaşanmaması için her türlü önlemin acilen alınması gerektiğini bir kez daha haykırıyoruz” dedi.
MEHMET ÖZ
Sağlık Sen Şube Başkanı Mehmet Öz, “Sağlık emekçilerinin can güvenliği artık sağlansın. Aksi halde sağlık kuruluşlarında hizmet sunmak mümkün olmayacaktır. Böyle bir ortamda kutsal sağlık mesleğini nasıl aşk ve şevkle icra edelim? Daha ne zamana kadar sağlık kuruluşlarına elini kolunu sallayarak suç aletleriyle girmek serbest olacak? Öldürücü, yaralayıcı silah ve aletlerin içeri sokulmasına, ne zamana kadar göz yumulacak? Kaç canımız yitecek? Başka canlar yanmasın istiyoruz. İşimizi korkmadan, emniyet içinde yapmak istiyoruz” dedi.
YUSUF ÖZTÜRK
Kastamonu-Çankırı Tabip Odası Başkanı Dr. Yusuf Öztürk, “Üzgünüz, Öfkeliyiz! Tüm uyarılarımız görmezden gelindi, bilinçli bir yaklaşımla şiddetin kaynağı toplumsal bağlamından koparılarak sorun bireylere indirgendi. Sorumlular bu durumu arada bir kınamak dışında bir adım atmadı. Kınamanın bir işe yaramadığı ve sağlıkta şiddet olgusunun çığırından çıktığının bakanlık da farkında olacak ki;
sağlıkta şiddet istatistiklerinin yer aldığı ‘’ Beyaz Kod ‘’ verileri tüm ısrarlarımıza ve konuya
dair dava açmamıza rağmen nedense toplumla paylaşılmamaktadır. Sorumluların bu yaklaşımı yeniden bir cinayetle sonuçlandı. Bugün yeniden ve daha güçlü bir şekilde söylüyoruz: Sağlık emekçilerine en ufak bir zarar gelmesine tahammülümüz yoktur. Şiddet daha öncede defalarca belirttiğimiz gibi, öngörülebilir ve önlenebilir toplumsal bir sorundur ve sorun çözmeye niyetli bütünlüklü politikalarla aşılabilecektir. Güvenli çalışma alanı sağlamak siyasal iktidarın sorumluluğundadır. Sağlık Bakanı başta olmak üzere sorumluluğunu yerine getirmeyen yetkililer derhal istifa etmelidir” dedi.
YÜKSEL KUTLU
İl Sağlık Müdürü Dr. Yüksel Kutlu ise “Kastamonu’da sağlığı bir adım daha ileriye götürmek için hep beraber bir gayret içerisindeyiz. Milletimizin başı sağ olsun. Bu toplumsal bir sorun ve bununla ilgili çözüm önerilerini sivil toplum kuruluşları demokratik bir şekilde beyan ettiler. Bununla ilgili tedbirlerin alınacağı kanaatindeyim. Bu gerçekten bir katliam. Bunun üzerine daha fazla söyleyecek çok şey var belki ama öfkemiz ve tepkimizi güzel bir şekilde birlik ve beraberlik içerisinde göstermiş olduk. Bu ilin sağlık yöneticisi olarak buradaki hastanede hekimlerimizin ne derecede cansiparane çalıştıklarını bizzat şahidim ve herkes de şahidi bunun” ifadelerini kullandı.
Cengiz MUHZİROĞLU