Dikkatinizden kaçmış olacağını sanmıyorum. Siyasi parti genel başkanları hep gazetecilerle iyi diyaloglar kurup, onlar aracılığıyla görüşlerini kamuoyuna duyuruyorlar.
Partiler olsun, gazeteler olsun, öteden beri birbirleriye sıkı iletişim kurarlar. , Çünkü partileri bilemem ama, gazetelerde siyaseti bilen, nabzını iyi tutan uzman muhabirler bu alanda görevlendirilir. Patiler haber kaynağıdır da ondan… Partileri gözaltına alan, haber gözetleyen muhabirler en küçük detayı/haberi haber merkezlerine geçer. Onun görevi bu… Geçilen haberin gazetede değerlendirilip değerlendirilmeyeceği, yani yayımlanıp yayımlanmaması yazı işlerinin sorumluluğu…
Diyeceğim o ki; siyasetçi gazetecilere hep yakın durup onlara kendisi açısından haber vermeyi yeğlerken, gazeteci de bu yakınlıktan siyasetin perde arkasında neler olup bittiğini öğrenme merakını yaşar.
Bir yerde “al gülüm, ver gülüm” alış verişi…
- ••
İktidara gelen partilerin de kendilerine “yakın olan” gazetelere/gazetecilere “şaşı bakacak” hali yok ya, onların yazıp/çizdiklerinin de katkılarıyla koltuğa oturduklarına göre “iktidar nimetleri”nden onlara da parsa çıkarıldığını geçmişte çok gördük/yaşadık. Kültür Ataşesi olanlar, danışman olanlar vs…
Olamayanlar için de “dış ülke gezileri…”
Ülkemizde sadece “İstanbul medyası”nın var olduğunu sananlar –kim olursa olsun- yanılıyorlar. Bugün Anadolu’muzda/Trakya’mızda -kimileri yerel diyor ama- İstanbul’daki kimi gazeteleri “solda sıfır” mevkiinde bırakmış gazeteler yayımlanıyor.
İnanmayanlar araştırsın/soruştursun…
Ankara demiyorum, Ankara’yı İstanbul medyası bitirdi. Ama Bursa, Trabzon, Gaziantep, Antalya, Samsun, Konya, Adana, Erzurum, Balıkesir, Denizli, Kayseri ve daha nice ilimizde ofset tekniğinin hakkını verip her biri kır çiçeği güzelliğinde öylesine dolgun içerikli ve de buram buram Anadolu kokan gazetelerimiz var ki… Kimilerin bu güzel gelişmeden haberleri yok maalesef…
- ••
Üst düzey yöneticilerin basın danışmanlarının hiç mi uslarına/akıllarına gelmez onların “yerel” diye tanımladığı, aslında o yerel gazetelerin kimilerinin İstanbul’da da basım yapıp okurlarına hizmet verdiğini… Nereden bilecekler, çünkü araştırmamışlar. O nedenle de bilmiyorlar.
Bugün Anadolu’da/Trakya’da yörelerinde öylesine etkin gazeteler/gazeteciler var ki… Ama ne yazık ki, yukarıda sözünü ettiğimiz “solda sıfır mevkiinde” bile görülmüyorlar.
Var da yok da İstanbul medyası…
Büyüklerin basın toplantısı onlara… Dış geziler, iç geziler onlara… Reklamlar/ilanlar onlara…
- ••
Kimilerin “yerel basın” diye tanımladığı Anadolu/Trakya medyası artık “figüran” değil. Bunu herkes görmeli artık.