26. Bölge Kastamonu-Çankırı-Karabük Eczacı Odası Başkanı İhsan Orkun Yılmaz, 14 Mayıs Eczacılık Günü dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında reçetesiz ilaç satışının yaygınlığına ve bunun halk sağlığı üzerindeki olumsuzluğuna dikkat çekti.
Yılmaz, “Sağlık riskleri, hatta ölümler ile karşılaşmak istemiyorsak reçetesiz ilaç, ilaçta reklam ve internetten ilaç satışına yönelik girişimlere izin verilmemelidir. İlaçlar ve tıbbi bitkisel ürünler, gıda takviyeleri, kozmetikler gibi diğer sağlık ürünleri de hekim reçetesiyle eczacı kontrolü ve danışmanlığında hastaya sunulmalıdır” dedi.
14 Mayıs Eczacılık Günü kutlandı.
26. Bölge Kastamonu-Çankırı-Karabük Eczacı Odası Yönetimi, ülkemizde bilimsel eczacılığın 178. Kuruluş yılının kutlandığı günde Atatürk Anıtı’na çelenk koyup saygı duruşunda bulunurken, Oda Başkanı İhsan Orkun Yılmaz da, bir basın açıklaması yaparak mesleki sorunları ve gelişmeleri kamuoyuyla paylaştı.
Yılmaz, günün tarihçesiyle ilgili bilgi vererek başladığı basın açıklamasında Türkiye’nin 16 Nisan referandumuyla anayasal, siyasal ve yönetsel yapısı anlamında köklü bir dönüşüm gerçekleştirdiğine işaret etti ve “Bugün getirilen sistemin eksilerini artılarını yaşayarak, tecrübe ederek göreceğiz. Ama her ne olursa olsun çağdaş, güçlü ve müreffeh bir Türkiye için cumhuriyet, demokrasi, laiklik, evrensel insan hakları, sosyal hukuk devleti gibi değerlerin hepimizi birleştiren ortak payda olduğunu akıllarımızdan çıkarmamalıyız. bizlere düşen görev; kamplaşmadan, kutuplaşmadan, ayrışmadan tartışarak, müzakere ederek demokratik bir siyasal kültürü, demokratik bir siyasal sistemi ve bunun gerektirdiği demokratik usulleri hep birlikte inşa etmektir” dedi.
Bu sözlerinin ardından mesleki konulara değinen ve 2003 yılında uygulamaya konulan sağlıkta dönüşüm programında ikinci faza geçildiğini belirten Yılmaz, bu çerçevede yerli ilaç üretimi ve şehir hastaneleri üzerinde yoğunlaştı.
“ Sağlık maliyetleri her geçen gün biraz daha artarken, uluslararası rekabet koşullarında tüm ülkelerin kendi yerli ilaçlarını üretmesi artık stratejik bir zorunluluk haline gelmiş bulunmaktadır” diyen Oda Başkanı Yılmaz, “Özellikle katma değeri yüksek, biyoteknolojik ve nanoteknoljik ilaç üretimine ve yeni moleküller geliştirmeye ağırlık verilmeli, bunun için mutlaka ilaç ar-gesine yapılan yatırımlar artırılmalıdır” dedi.
Yılmaz, şehir hastaneleriyle ilgili de “Hastaların tam teşekküllü modern sağlık komplekslerinde hizmet alması yurttaşlarımızın sağlığı açısından için elbette doğru bulduğumuz bir yaklaşımdır. ancak bu devasa sağlık kampüslerinin, hastaların fizik mekân olarak sağlığa erişiminde güçlükler yaratabileceği ve salt hastane işletmeciliği perspektifi ağır bastığında sağlık hizmet sunumunun bir bakıma özelleşmesi sonucunu doğurabileceği gözlerden uzak tutulmamalıdır. Bu anlamda Türkiye’de hâlihazırda kişi başına düşen yatak sayısı OECD ortalamasının altında iken var olan hastanelerin kapatılmasından vazgeçilmelidir. bu anlamda şehir hastaneleri gelecekteki sağlık ihtiyaçlarının karşılanması ve hasta başına düşen yatak sayısının artırılması için bir önlem olarak düşünülmelidir” dedi ve bu kapsamda eczane göçü olgusunun önüne geçilmesi için gerekli çalışmaların da yapılması ve altyapı oluşturulması gereğine işaret etti, eczacılık fakültelerinin sayısının sabit tutulup kontenjanların da azaltılmasını istedi.
İhsan Orkun Yılmaz, özellikle internet üzerinden yaygın bir satışı söz konusu olan reçetesiz ilaç satışının önüne geçilmesi gereğine işaret ettiği basın açıklamasında, “Sağlık okuryazarlığı düşük, ekonomik kaynakları kısıtlı olan toplumumuz reçetesiz ilaçlara henüz hiçbir şekilde hazır değildir. Sağlık riskleri, hatta ölümler ile karşılaşmak istemiyorsak reçetesiz ilaç, ilaçta reklam ve internetten ilaç satışına yönelik girişimlere izin verilmemelidir. İlaç hekim reçetesiyle eczacı kontrolü ve danışmanlığında hastaya sunulmalıdır. Tıbbi bitkisel ürünler, gıda takviyeleri ve kozmetikler gibi diğer sağlık ürünleri de eczacı eliyle eczanelerden sunulmalıdır.” diye konuştu.
Zincir eczane, market eczane uygulamalarının da halk sağlığını riske atmak demek olacağını belirten Yılmaz, şu çağrıyı yaptı:
“Ülkemizde de bir süredir zincirin önünü açacak girişimlerde bulunulmaktadır. bugün tamamen masum amaçlarla hareket ettiklerini iddia ederek farklı adlar altında süslü projeleri yürürlüğe koyan ve bazı eczaneleri bu projelere dâhil eden kimi çevrelerin fiili zincir oluşturma çabaları ile karşı karşıyayız. ancak türkiye’de eczacılığın genleriyle oynayacak, eczaneleri ayrıştıracak ve meslekî dayanışmayı zayıflatacak, toptan ilaç ve eczane perakendeciliği gibi uygulamalarla eczanelerin sahiplik yapısını değiştirerek zincirin önünü açacak bu tür projelere geçit vermeyeceğimizi buradan ilân etmek istiyoruz. Bu noktada değerli meslektaşlarımızı, kooperatif aidiyet yılı ilân ettiğimiz 2017’de kendi öz-varlığımız, öz ekonomik örgütlenmemiz olan eczacı kooperatiflerinin şemsiyesi altında toplanmaya, kooperatiflere güç vermeye ve mesleki geleceğimizi birlikte kazanmaya davet ediyoruz.”
SGK ile yapılan protokol revizyonundan dolayı Bakan Müezzinoğlu’na ve ilgili bürokratlara teşekkür eden Yılmaz, “Protokolün hem kamu, hem eczacılar, hem de halkımız açısından en büyük kazanımı ayaktan tedavide kullanılan tıbbi malzemelerin eczaneler aracılığı ile sigorta kapsamındaki yurttaşlarımıza ulaştırılması olmuştur. böylece vatandaşların tıbbi malzemeye erişimi kolaylaştığı gibi medikal ürünlerin hem fiyat hem kalite açısından kontrolü de sağlanmış olacaktır” dedi.
“Eczaneler 2004’lerden itibaren uzun süre ciddi anlamda ekonomik daralma yaşadı. özellikle 2009’dan sonra uygulanan global bütçe uygulamaları ile ekonomik kaybımız daha da arttı. protokollerle eczacı lehine elde ettiğimiz kimi kazanımlarda enflasyonist baskı dolayısıyla hızla eridi. uzun süre bir protokol imzalayamadık, nihayet geçen sene eczacıları ekonomik anlamda kısmi de olsa da rahatlatacak bir protokol imzalamayı başardık.” diyen Yılmaz, bu yılki Eczacılık Günü’nün temasının “Astım/koah alanında eczacı danışmanlığı” olduğunu hatırlattı ve bu yönde yapılan çalışma ve gerçekleştirilen uygulamanın olumlu sonuç verdiğini kaydetti.
“Astım/koah ile başlayan smart eczane programımız, diyabet ile devam edecek. ileriki dönemde halka halka genişleyerek, hipertansiyon, sigara bıraktırma gibi konuları da kapsamayı ve insanlarımıza ulaşmayı planlıyoruz” diye yılmaz basın açıklamasını tüm meslektaşlarının günün kutlayarak ve halka sağlık dolu günler dileyerek noktaladı.