Prof. Dr. Kenan Mortan’ın Karadeniz Bölgesi üzerine “kulak küpesi” tespitlerini “kulak arkası” etmememiz lazım, ekonomik ve sosyal kalkınma alanında dezavantajlı olan bölgenin illerinden biri de Kastamonu, bölge liginde “hali vakti” pek de “umut var” sayılmaz üstüne üstlük…
“Kulak kesilelim” bu nedenle.
(Prof. Dr. Kenan Mortan, geçtiğimiz hafta Ordu merkezli Altaş TV’de Karadeniz bölgesi başta olmak üzere ekonomik ve sosyal gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, Mortan’ın izini sürmeye devam ediyorum bu ikinci yazımda…
Paragraf kümelerinde “tırnak” içine aldığım ilk paragraf Prof. Dr. Mortan’ın notları.)
“Bölge orta-düşük gelir kümesinde ve orta gelir tuzağı içinde. TEPAV’ın Aralık 2020 de yayınladığı ‘Türkiye İnsani Gelişme Endeksi’ araştırması içinde yer alan 17 Karadeniz ilinin tamamı -Rize hariç- Türkiye rekabet gücü ve İGE ortalamasının altında yer alıyor. 16 ilin 81 il içindeki yeri 17 ve 68’incilik arasında değişiyor.”…
Kastamonu’nun “İnsani Gelişmişlik Endeksi” sıralamasında 81 il arasında 54’üncü sırada olduğunu göz önüne aldığımızda (söz konusu raporda Kastamonu’nun durumunu bilahare yazıya dökmüştüm, Sinop’un ardındayız misal), geleceğe dair dört elle planlama yapmamız gerektiği ortaya çıkıyor
“Bölgeye çıkış yaptıracak entegre proje sayısı son 20 yılda 4 projeden ibaret kaldı. Bunlar; ‘Filyos Vadisi’ projesi, ‘Ordu-Giresun Havalimanı’ projesi, ‘Giresun Ticaret Borsası’nın ‘Lisanslı Depo’ projesi ve ‘Samsun Medikal Ürünler Sanayi Kümelenmesi’dir. Karadeniz’de doğal gaz bulunması anlamlıdır, ancak bunun Karadeniz ekonomisine yararı tartışmalıdır.”…
Mortan’ın projeksiyonuna Kastamonu’dan “bölgeye çıkış yaptıracak” proje girmemesi elbette “cümlemizin” eksiği, misal “turizm ve ahşap” eksenli “filiz” projelerimize bile kök tutturamadık çünkü.
“İl esaslı teşvik politikası Karadeniz ekonomisi üstünde niteliksel bir etki yaratmadı. İlçe esaslı teşvik uygulamasının da etkili olması beklenmemeli. Bu nedenle TÜRKONFED’in ‘Bölgesel Kalkınma Ajansları’ kurulması önerisi üstünde düşünülmeye değer, zira bölgeye entegre bakılmasını sağlar.”…
TÜRKONFED’in “‘Bölgesel Kalkınma Ajansları” önerdiği raporunu inceledim, misal “kalitatif göstergeler” tablosu, Kastamonu komşuları Çankırı ve Sinop ile birlikte “TR82” bölgesi olarak değerlendiriliyor, “bölgesel rekabet gücü” alanında “zayıf”, “koordinasyon ihtiyacı” alanında “ihtiyaç var”, “bölgesel kalkınmayı harekete geçirecek girişimlere ihtiyaç düzeyi” alanında “ihtiyaç var”, “bölgesel aktörler” alanında “çok zayıf”.
“Yeşil Yol Projesi gibi uygulamaların sadece eko-sistemi bozacak bir yapısı vardır. Bu nedenle DOKAP Bölge Planı’nın Karadeniz için şekillendirdiği ‘Ticaret ve Turizm Merkezi’nin somutlanması gerekiyor, zira ayağı sahaya basmıyor. Örneğin, ‘Kastamonu merkez eko-turizm projesi’ bu bütünlükte nasıl anlam kazanacaktır?”…
A evet bir zaman hayali ile yatıp kalktığımız bir “kültür ve doğa” eksenli kalkınma projemiz vardı, Prof. Dr. Mortan’ın hatırlatması güzel oldu.
“Karadeniz’in gereksinimi Zihni Derin’in 1924’de bölgeye kazandırdığı ‘çay’ gibi, yeni bir ürün projesi olmalıdır. Bu anlamda Çaykur’u devralan Türkiye Varlık Fonu’nun böylesi bir ürünü geliştirme sorumluluğu vardır.”…
Kastamonu en azından “yerel potansiyel” namına Karadeniz’in en “zengin” ili, harekete geçiremediğimize yanalım.
“Karadeniz’de çok etkin olarak gelişen karayolu ve denizyolu projelerinin dış ticaret üstünde etkisi çok sınırlı kalmıştır ve kalacaktır da… Bu bağlamda, Türkiye dış ticaretinde payı yüzde 2 ile sınırlı kalan Karadeniz’in 3 komşusuyla ticaret olanağı abartılmamalıdır.”…
Akla, hemşerimiz Şükrü Elekdağ’ın fikir babası olduğu “Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü” geliyor ki, projenin en parlak döneminde bile Kastamonu bu treni kaçırmıştı.
Prof. Dr. Mortan’ın Karadeniz Bölgesi’ne ilişkin tespit ve önerileri içinden Kastamonu’ya dair “reçete” yaratmak mümkün…
“Tedavi” istiyorsak illa ki.