Kastamonu Devlet Hastanesi’ndeki plastik cerrah mecburi hizmeti bittiğinde istifa etti, an itibarıyla ameliyat sonrası “dikiş aldırmak” bile imkansız hale geldi ilimizde, vatandaş soluğu ya Ankara’da ya Karabük’te alıyor…
Kastamonu nefesini tuttu, önümüzdeki hafta yapılacak bakanlık atamasını bekliyor.
Sağlık Bakanlığı “mecburi hizmet” hekim ataması yapacak ülke çapında, ilimizin “çok acil” uzman hekim ihtiyacı şu an için “plastik cerrah”, mevzu “estetik” değil, hassas alanlardaki “dikiş” operasyonları bile olanaksız şu an ilimizde çünkü…
Ameliyattan geçtik, yapılan ameliyattan kalan “dikiş” bile alınamıyor ilimizde.
Vatandaş göz ameliyatı olmuş Ankara’da, dikişleri alınacak, plastik cerrah olmadığı için ilimizde alınamadı, Karabük “şak” diye aldı…
Kastamonulu Karabük’e dua ediyor.
“Acil” uzman hekim ihtiyacımız ise “göz”…
Kastamonu Devlet Hastanesi’nde 2 göz doktoru var mevcutta, biri heyete, diğeri ameliyata giriyor, poliklinik “yok”.
Vatandaşın gözü görmüyor…
Devlet görsün vatandaşı.
Onkoloji, kalp, dolaşım hastalıklarından geçtik…
Dikiş aldıramıyor Kastamonu, gözüne derman bulamıyor.
Uzman hekim lazım…
Gör Kastamonu’yu Sağlık Bakanlığı.
Hizmet hastanesi
Kastamonu Devlet Hastanesi “Eğitim ve Araştırma Hastanesi” kimliği kazandığında ilimizin sağlıktaki dertlerineyeterince derman olacak mı?…
“Basit” teşhis ve tedavi için ayrı bir “hizmet” hastanesi lazım mı?
“Ağır” vakalar “Eğitim ve Araştırma Hastanesi”ne…
“Hafif” vakalar “Devlet Hastanesi”ne.
Keşke eski 2 devlet hastanesinin binaları yıkılmasaydı?…
“Hizmet hastanesi” olarak devam edilebilirdi?
Karabük misal…
2 yıl önce “hizmet” hastanesi için harekete geçti, 6 Şubat 2018 tarihinde açıklama yapan Karabük İl Sağlık Müdürü Ahmet Sarı, “İlde araştırma hastanesine ilave olarak 150 yataklı yeni hastane yaptırılacağını, hastane inşasına da bu yıl başlanacağını bildirdi.”
Karabük düşünüyor da 2 yıl önce…
Kastamonu niçin bugün düşünmüyor?
“Tarımda yanılgıdan yanlışa”
Prof. Dr. Kenan Mortan ve Prof. Dr. İbrahim Atalay tarafından kaleme alınan ve Kastamonu ile ilgili de bilgiye yer verilen “Türkiye’nin Kültür Atlası” kitabı “geçmişten geleceğe” öğretici bir hat izliyor…
Prof. Dr. Mortan’ın kitabının tanıtımına dair kaleme aldığı yazıdan pasajlar paylaşacağım zaman zaman.
“Tarımda Yanılgıdan Yanlışa”…
“İklim gerçeğinin belirlediği bir toprak deseni var. Toprakların dağılımı dengesiz ama 1937,1961 ve 1971 toprak reformu denemeleri sonuçsuz kaldı.Ülke 28 tarımsal üründe dünyada 10 büyük yetiştiriciden biri ama tarım ürünleri ihracatı 20 milyar $’ı bilegeçmiyor. Konya’dan 3 bin kilometrekare daha büyük olan Hollanda’nın tarım ürün ihracatı ise 93 milyar $. Ülke hiç bir dönem ‘Kendi Kendine Yeten 7 Ülkeden Biri’’olmadı,günümüzde ise net ithalatçı.Cumhuriyet döneminin 3 üründe (pamuk,çay ve şeker pancarı) özgün başarısı var.Kırı yetişkin insanla değiştirmeyi hedefleyen Köy Enstitüsü’nün kuruluşu Cumhuriyet’in en büyük bir projesi. ”Cazibe Merkezi” oluşturma yanılgısıyla tarım değil köye yatırım esas oldu. Kooperatifçilik ise Anadolu’da unutulan bir kurum,örnekleri yok gibi.Cumhuriyet’in en büyük tarım projesi GAP ise bir enerji projesi konumuna dönüştü ve sonuçlarıyla bir büyük hüsran.”
Neymiş?…
Tarım ihracatında Konya’dan az büyük yüzölçümüne sahip Hollanda’da fersah fersah gerideymişiz.
MUSTAFA AFACAN