Dünkü seçim çalışmalarını 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’yle ilgili etkinlik ve ziyaretlerle sürdüren CHP-İyi Parti ortak adayı Mustafa Öztürk, seçildiği taktirde Belediye’deki kadın personeli 8 Mart’larda idari izinli sayacaklarını, çalışan kadınların kreş sorununu da çözeceklerini açıkladı.
Öztürk, dünkü çalışmalarıyla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
Dün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü idi. CHP ve İYİ PARTİ (Millet İttifakı) Kastamonu Belediye Başkan adayı olarak parti teşkilatımız, belediye meclisi adaylarımız ve kadın kollarımız ile çeşitli etkinlikler düzenledik ve kadın iş kollarında çalışan emekçi kadınlarımızı ziyaret ederek günlerini kutladık.
Ülkemizde 1921 yılından beri kutlanan bu özel ve anlamlı günde bugüne kadar yapılmamış bazı önemli adımları Belediye başkanlığı seçimlerini kazandığımızda atacağız.
– Bu adımların en önemlisi, 8 Mart Emekçi Kadınlar Gününde Kastamonu Belediyesinde çalışan bütün kadınlarımızı idari izinli sayarak o günü kendilerine ayırmalarını sağlayacağız.
– Çalışan kadınlarımızın kreş sorununu muhakkak çözeceğiz. Bunu daha önceden duyurmuştuk. Çalışan kadınlarımızın “Çocuğumu kime bırakacağım” düşüncesini beyninden silerek tamamen işine konsantre olmasını sağlayacağız. Bu proje komplike bir projedir. Her yıl belediye bütçesinden imkanlar ölçüsünde pay ayrılarak her mahallemize bir kreş projemizi gerçekleştireceğiz.
– Bu zamana kadar kadınlarımız ve çocuklarımız ile ilgili her konu yapıyormuş gibi yapılarak aslında sürekli ertelenmiştir. Biz bu konuda “yapıyormuş” gibi yapmayacağız. Biz kadın ve çocuk konusunu ciddiye alacağız. Kadın sığınma evlerimiz sorunları çözen yapısı ile toplum yapımıza çok önemli katkılar sunacaktır. Kadın sığınma evine sığınmak zorunda kalan kadınlarımızı belediyemizin şefkatli kolları ile saracağız. Psikolojik destek verilerek sorunlarının çözümüne katkı sunacak, destek olacağız.
Toplumsal yapımızı koruyabilmemiz için kültürel altyapıya ihtiyacımız vardır. Bizim de detayları ile açıklayacağımız bir “Kültür Merkezi” projemiz var. İşin gerçeği Kastamonu’nun böyle bir merkeze ihtiyacı var. Ancak biz kültür merkezi projemizi rengarenk resimlerle açıklamayacağız. Biz kültür merkezini içinde oluşturacağımız etkinliklerle rengarenk yapacağız.
Yıllarını projelerin içinde geçirmiş bir belediye başkan adayı olarak söylüyorum: Proje açıklayan adaylarımıza daha şu üç kelimenin dahi farkını göremediklerinden dolayı üzülüyorum. İnşaat farklı bir şeydir, proje farklı bir şeydir, imar farklı bir şeydir. Bu üç konu uzmanlık alanı isteyen konulardır. Ömrümün 35 yılını inşaat, imar ve proje ile geçirdim. Mantıklı ve işini bilen ehil hangi insana giderseniz gidin, bir kavşakta yapılacak değişikliğin projesi üç aşağı beş yukarı aynı çıkacaktır. Konu beton ve demir yığınlarını proje diye açıklamak değildir. Konu proje diye açıkladığınız şeylerin toplumun hayatına dokunuyor olmasındadır.
Beton ve demir ile ilgili tek bir proje açıklamadık. Çünkü bu işler fizibilitesi yapılmadan, altyapısı hazırlanmadan, ihtiyaç olup olmadığına bakılmadan ve maddi kaynağı oluşturulmadan açıklanacak konular değildir. Aksi takdirde her yıl asfalt üstüne asfalt, kaldırım üstüne kaldırım döşeyerek milletin parasını israf eder, yandaş birkaç müteahhidi zengin edersiniz.
Önümüzdeki hafta açıklayacağımız kültür merkezi projemiz bir toplantı ve düğün sarayı olmayacaktır. Bir kültür merkezi olacaktır. Bir kültür merkezinin nasıl olacağının ve nelerden oluşması gerektiğinin detaylarını projemizi açıkladığımızda değerli Kastamonulu hemşerilerimiz görecektir.
Biz bir kültür merkezinin resmine bakarak ortaya proje diye konulan düğün ve toplantı salonlarına değil, içinde yaşadığımız kentin insanını ruhsal olarak doyuracak merkezin adına kültür merkezi diyeceğiz ve belediye başkanlığını kazandığımızda bunu Kastamonu’ya kazandıracağız.
Biz geliyoruz.
Kastamonu’nun sorunlarına dokunmaya geliyoruz.
Biz geldiğimizde Kastamonu rahatlayacak. ”