“Kapanma ya da kapatılma söz konusu değil”
Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesiyle ilgili son gelişme üzerine, İl başkanı Doğan Ünlü’yle birlikte bir basın toplantısı düzenleyen AK Parti Milletvekili Murat Demir, “İlk önce 14 Şeker Fabrikası daha sonra da diğer şeker fabrikaları özelleştirilecek. Şeker fabrikamız 3 ay çalışıyor, her sene 3-4 milyon lira zarar ediyor. Hükümetimiz 14 Şeker Fabrikası’nın Özelleştirilmesine kesin kararını net olarak verdi, geri dönüşü de yok” diye konuştu.
“Sağduyu ile karşılanmasını temenni ediyoruz”
Demir, toplu satış ya da arazi satışı olmayacağını belirtirken, “Fabrika kapanacak ya da kapatılacak diye bir durum kesin yok. Bunun teminatı bizler ve hükümetimiz” diye güvence verdi. İl Başkanı Ünlü de, “Hükümetimiz kapatılsın diye özelleştirme yapmaz, daha iyi işletilsin diye özelleştirme yapılıyor. Kamuoyumuzun bu özelleştirme sürecini sağduyu ile karşılamasını temenni ediyoruz. Özelleşince sanki kapatılacak gibi bir algı oluşmamalı. Bu fabrikamız daha da iyi çalışacak” dedi.
AK Parti Milletvekili Murat Demir, Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesi konusundaki son gelişmelerle ilgili olarak, “İlk önce14 Şeker Fabrikası daha sonra da diğer şeker fabrikaları özelleştirilecek. Şeker fabrikamız 3 ay çalışıyor, her sene 3-4 milyon lira zarar ediyor. Hükümetimiz 14 şeker fabrikası’nın özelleştirilmesine kesin kararını net olarak verdi, geri dönüşü de yok. 20 Şubat İhale başlangıç süreci, 1 Nisan İhale bitişi, Haziran ayında da fabrikaları alan olursa bu fabrikaların alan kişiye teslimatı olacak
Fabrika kendisi satılacak, arazi satışı olmayacak, toplu satış olmayacak, şeker fabrikasının taliplileri de çok olacak, fabrika kapanacak ve kapatılacak diye bir durum da kesin yok. Bunun teminatı bizler ve hükümetimiz” dedi.
AK Parti Kastamonu Milletvekili Murat Demir ve AK Parti Kastamonu İl Başkanı Doğan Ünlü, dün il binasında Kastamonu Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesi konusundaki gelişmeler ve açıklamalarla ilgili bir basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Musa Kalafat ve İl Başkan Yöneticileri de katıldı.
Doğan Ünlü
İlk konuşmayı yapan AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü, şunları söyledi:
“Gündemimizde olan Şeker Fabrikamızın özelleştirilmesi ile ilgili bugün açıklama yapmak için bir araya geldik. Toplantımızın amacı da kamuoyunu özelleştirme süreci ile ilgili bilgilendirmektir. Özelleştirme demek kapatma demek anlamına gelmiyor. Özelleştirme ile kapatma ayrı kavramlar. Özelleşince sanki kapatılacak gibi bir algı oluşmamalı. Bu fabrikamız daha da iyi çalışacak. Daha da çok üretim olacak, kapasite artacak. Torku gibi, Karabük Demir Çelik, Petlas gibi bu fabrika da daha faal bir şekilde çalıştırılacak. Hükümetimiz kapatılsın diye özelleştirme yapmaz, daha iyi işletilsin diye özellşetirme yapılıyor. Kamuoyumuzun da bu özelleştirme sürecini sağduyu ile karşılamasını temenni ediyoruz. Bu süreç içinde hayırlara vesile olur diyoruz, temennimiz de bu. Güçlü bir firma burasını alır, daha da çok genişletir, daha da çok büyütür. Bunun örneklerini de yaşıyoruz. Özelleştirme bir kapatma değil, özelleştirme daha da iyiye yönelme anlamına da geliyor. Kamuoyumuzun da bunu bu şekilde sağduyu ile karşılarsa da mutlu oluruz. ”
Murat Demir
AK Parti Kastamonu Milletvekili Murat Demir, Hakkı Köylü’nün gribe yakalandığı için gelemediğini, Murat Çelik’in ise Kent Konseyi toplantısına katıldığını belirterek başladığı konuşmasında şunları söyledi:
“Türkiye ve Kastamonu gündemi oldukça yoğun. Aslında gündemimizin esas yoğun olduğu bölge, Afrin’de kahraman askerimizin yaptığı operasyonlar. Tamamen o bölgeye yoğunlaşmış durumdayız. Siyaset de hayat da bir taraftan devam ediyor. Henüz hükümet tarafından net bir açıklaması yapılmasa da şeker pancarıyla alakalı ilgili illerde değişik dedikodular ortaya çıkmaya başladı. Son 2 günde özellikle sosyal medya ortamında asılsız bir sürü haber ve paylaşımlar görüyoruz. Kastamonu ile geçmişten bu güne özdeşleşmiş şeker fabrikasının kapatılacağı yönünde algı yaratılıyor. Özellikle bugün başta Kent Konseyi Başkanı ve Şeker Sendikasının düzenlediği bir toplantı var. O toplantıda biz bu fabrikayı kurtaralım, ne pahasına olursa olsun kapattırmayacağız mantığıyla bir toplantı. O toplantıya ben şahsen katılmadım. Birebir polemik yaşamaktan ziyade kamuoyunu, Kastamonu halkımızı konuyla ilgili çalışanlarımızı, şeker pancarı çiftçilerimizi ilgilendiren konuları birebir paylaşmanın daha doğru olduğunu düşündüm.
Özelleştirme kararı verilmesi aslında çok uzun yıllara dayanıyor. O zaman alınan kararlarda, tamamını birden özelleştirme kararı vardı. O günden bugüne “özelleşti özelleşmeyecek, oldu olacak” gibi dedikodulara maruz kaldı. Artık son noktaya gelindi. Hükümet, ilk etapta 14 tane şeker fabrikasının özelleştirme kararını kesin olarak verdi. Bu net. Bunun hiçbir şekilde geri dönüşü yok. ‘Milletvekilleri hadi kapattırmayın da görelim, kapanırsa bu millet sizden hesap sorar gibi’ birçok yorumlarla karşılaşıyoruz. Bizim milletvekili olmamızdaki sebep, kendi adıma konuşuyorum, sadece bu memlekete hizmet etmek. Bunu da elimden geldiğince yapmaya gayret ediyorum. Şu sürece kadar olan kısımda da faydalı olduğumu kendi açımdan düşünüyorum. Birçok açıdan, Kastamonu’ya gelen yatırımlardan, kamu yatırımlarından, özel yatırım ve müteşebbislerden; Kastamonu’ya hizmet etme noktasında girişimlerimiz var. Birçoğundan da hizmet alıyoruz. Hükümetin Kastamonu’da çok ciddi yatırımları var. Karayolu, kamu yatırımı olmak üzere her alanda Kastamonu’ya çok ciddi destek var. Kimse bunu göz ardı etmesin.
20 Şubat ihale başlangıç süreci. 1 Nisan ihale bitiş süreci. Haziran’da da ihaleyi alan olursa fabrikanın teslimatı var ki sezonu kaçırmamak için.
Bazı endişelerimiz vardı. Şartnameyi gördüğümüzde, tamamında çiftçi de işçi de her türlü korunmuş. Fabrika ihaleye çıktığında fabrikanın sadece kendisi satılıyor. Arazi satışı yok. Kantar dahil bunun dışında tutuluyor. Bazı demirbaşlar bu ihale kapsamının dışında tutuluyor. Toplu satış yok. Önceden toplu satıştı. Şimdi Kastamonu Şeker Fabrikası, tek fabrika olarak ihaleye çıkacak. Bu da Kastamonu Şeker Fabrikası’nın taliplisinin fazla olacağını gösteriyor. Şu anda bile birkaç kişi duydum. Bir diğer endişemiz işçilerle alakalıydı ama şartnamede işçiler ciddi bir şekilde korunuyor. Hiçbir işçiye dokunulmuyor. Satın alan kişiyle işçiler arasında yapılan toplantıda işçiler çalışmayacaklarını beyan ederlerse ya da alan kişi işçilerle çalışmayacaklarını beyan ederlerse bu işçiler bütün sosyal güvenlik haklarını alacaklar, kendi işiyle alakalı olan bir alanda kamunun herhangi bir yerinde işe başlayabilecek. Mevcut halde Toplum Yararına Program’dan (TYP) yaralanan işçiler varsa, otomatik olarak kadroya geçecekler. Özelleştirme gerçekleştiği an, TYP’de çalışan otomatik olarak kadroya geçecek. Çıktıkları anda da istedikleri kamu kurumunda çalışabiliyorlar. Bu özellikle tasarlanmış ve onları memnun edecek bir durum. Çiftçiler mağdur olmayacak. Fabrika satışında kesinlikle 5 yıllık işletme garantisi teminat karşılığı. Bu işletmeme garantisinde de kota arttırılarak korunacak. Bu kota da çiftçiler daha fazla ekim yapacağından dolayı hiçbir sıkıntı yaşamayacak. En kötü 5 yıl. Bu devletin garanti ettiği yıl. Eğer ki alan firma 5 yıl içerisinde kotayı düşürme noktasına giderse de şartname gereği fabrikayı ellerinden alacaklar. Fabrika kapanacak diye bir durum yok. Özelleştirme İdare Daire Başkanı ile görüştüm, kesinlikle ve kesinlikle özel sektörün tam tersi alıp bu fabrikalar cazip hale getirilecek.
Herkes geçmişteki bir fabrikayı örnek gösteriyor. Ama ben eti Bakır’ı örnek vereyim. Eti Bakır kapanacak veya özelleştirilecek denildiği anda herkes yine ciddi bir şekilde ayağa kalkmıştı. O zaman Eti Bakır’da çalışan sayısı 320 civarındaydı ama bugün Eti Bakır’da çalışan sayısı 780. Eti Bakır inanılmaz kar eder duruma gelmiş durumda. Şu anda da sektörde çok önemli konuma doğru ilerliyor.
Burayı PANKOBİRLİK rahatlıkla girip alabiliyor ve öncelik buna tanınıyor. Aynı zamanda her türlü kolaylık PANKOBİRLİK’e yapılabilecek. PANKOBİRLİK bu işe talip. Özelleştirme İdaresi ile bir girişimleri olmuş, duydum. Bunun dışında Adapazarı’nda bir şeker işletmecisi yine özel fabrikası olan bir kişi muhtemelen satışa talip olma ihtimali var. Bunun dışında birkaç firmanın da buraya talip olabileceği söyleniyor. Kastamonu’daki bu özelleştirmeyle alakalı, Kastamonu’yu veya Şeker Fabrikası’nı zor duruma düşürecek, çalışanları, çiftçimizi zor duruma düşürecek hiçbir şey yok. 5 yıl sonra kapanıp kapanmayacağının teminatı nedir diye sorduğunuzda onun teminatı biziz, hükümet. Bu sözü Özelleştirme İdaresi Başkanından bir kez daha teyit ettim. Kesinlikle ve kesinlikle Kastamonu’ya katkı sunacak. Toplu satış olsaydı endişemiz olurdu. Ama böyle bir şey yok. Bir kişi burayı alıp arazisini alamadığı için mevcut sistemi yenileyerek burayı çalıştırıp kara geçecek.
Kastamonu Şeker Fabrikası 3 ay çalışıyor. Bu süreçte de neler yaşadığımızı biz vekil olarak biliyoruz. Şeker üretim maliyeti 0.75 kuruş, satış rakımı 11 lira. İnanılmaz karlar var aslında. Ama burası her yıl 3-4 milyon arası zarar ediyor.
Hükümet artık kararını verdi. İlk etapta 14 şeker fabrikası, devamında bütün şeker fabrikalarını özelleştirecek. Bu kesin, ben milletvekili olarak veya bir başkası, hükümetin karşısına geçip ‘hayır, bunu kapatamazsınız’ deme şansı yok. Bunu bizden kimse beklemesin, bunu yapmamız mümkün değil.
“SENDİKA KENDİNİ DÜŞÜNÜYOR”
“Fabrikaların kapanacağı yönünde algı oluşturan arkadaşlar, maalesef sendikadır. Sendika burada sadece kendisini düşünüyor. Sendika eğer işçilerin haklarını düşünüyorsa bizde burada işçilerin haklarını koruyoruz. TYP’de çalışanların dahi kadroya geçme ihtimale doğuyor. Çiftçiyi koruyoruz. Kota yükseltilerek buraya kota da verilecek. Biz, geçtiğimiz yıl kotayı bile dolduramamışız. Şeker Fabrikası, dışarıdan pancar satın almış. Bunlardan kimse bahsetmiyor.
“KASTAMONU’NUN KAZANCI OLACAK”
Kastamonu’nun kaybı olmayacak, aksine Kastamonu’nun kazancı olacak. Buraya satın alan arkadaş, buraya yatırımlar yapacak ve fabrikayı geliştirecek. Burada kotanın artmasını sağlayacak, şeker üretimin artmasını sağlayacak. Eğer varsayalım bu fabrikayı satın alan firma, fabrikayı kapatma yöntemine giderse eğer biz, o zaman vekiller olarak o kişilerin karşısına dururuz. Gereken ne ise de onu yaparız”.
ELEŞTİRİLERE SERT TEPKİ
Kastamonu’yla ilgili diğer konularda da açıklama yapan Demir, şöyle konuştu:
“Son günlerde bazı siyasi parti il başkanları çıkıp konuşuyorlar. Ben açık söylüyorum, onların bir tanesini kendime muhatap almıyorum. Biz AK Parti olarak almıyoruz. Hatta ve hatta bir tanesi çıktı, tırı vırı milletvekilleri dedi, ama gün gelecek o tırı vırı lafını ona yedireceğim, bu kadar da açık konuşuyorum. Kastamonu’nun üç tane seçilmiş milletevekili gece gündüz demeden çalışıyor, sadece ve sadece 2018’de Kastamonu’ya yapılacak olan tüm yatırımların bedeli şu anda 9,5 milyar lira. Bu havadan da gelmiyor, biz onlar gibi PKK terör örgütleriylen kol kola gezmiyoruz, biz memlekete hizmet için çalışıyoruz ve bunu için çalışacağız. Hele ki ben herkes ağzından çıkan lafı iyi bilecek, herkes eleştirisini yapabilir. Ama çizmeyi aşacak lafı hiç bir il başkanı sakın ola burada etmesin. Karşısında çok ağır cevapları zamanı geldiğinde alacaklar, buna en iyi cevabı ne zaman vereceğiz, tırı vırı dediğinde, birincisi yerel seçimlerde vereceğiz, ikincisi de 2019 başkanlık seçimlerinde o tırı vırı laflarını ona yuturacağız. Murat Demir yumuşaktır, mütevazıdır, ama yeri geldiğinde de Murat Demir’in sert yüzünü de görürler, burada meydan boş değil herkes haddini bilecek.
Diğeri de çıkmış, daha dün kurulmuş zaten ben onu hiç muhatap almıyorum, ama zamanı geldiğinde hep birlikte görüşeceğiz. Biz AK Parti’yiz, biz hizmet partisiyiz, bugüne kadar yaptığımız yatırımlar belli, 230 milyonluk sadece milli eğitim ihalesi yapıldı. Türkiye de İstanbul ve Ankara da dahil olmak üzere şu anda eşi benzeri yok. Bunlar göz ardı edilebilir mi? Hükümetin eksiklikleri görülebilir, herkes bu konuda eleştiri yapabilir, demokratik ortamdayız. Hiç sıkıntı yok ama bazı çizmeyi aşacak laflar söylendimi de biz bunun cevabını fazlası ile veririz. Bizde halkın seçmiş olduğu milletvekillerine çıkıp tırı vırı milletvekili diyen bir il başkanı var.
Hastanemiz yapıldı, eksiklerimiz var, İl Sağlık Müdürümüz ile birlikte Sağlık Bakanımız ile 2,5 saat görüşme yaptık. Eksikliklerimizin giderilmesi için kapı kapı dolaştık, İnşaallah Kastamonu’ya bu sefer iyi bir kadro alacağız, tercihler yapılmaya başlandı, doktorlar da belirlenmeye başladı. Bu konuda yaşadığımız sıkıntılarımız da giderilecek.
Şu anda terörle çok büyük bir operasyon içindeyiz, adeta bir istikbal mücadelesi veriyoruz, yatırımlarımızı durdurduk dese kim ne diyebilir. Oradaki durumu görüyorsunuz. Kimsenin bir şey söyleme hakkı yok. Biz bir Kurtuluş Savaşı daha veriyoruz. Karşımızda bir tek Amerika yok. İçine herkes girmiş durumda. Biz bunun üstesinden gelmenin derdindeyiz ama bir taraftan da yatırımları konuşuyoruz. Çarşamba günü külliyede ikinci kalkınma planı lansmanı yapılacak. Türkiye bir taraftan savaş içinde bir taraftan yatırımların içinde. Utanmadan bir de çıkıp konuşanlar var. Cide’de bir kadıncağız vefat etti Cide’deki sağlık sorunlarından bahsediliyor. Bizim doktor alamayışımızın sebebi nüfuslarımız. İlçeler düşüyor. Bunu siyasi malzeme yapmak ayıp bir şey, ölünün üzerinden siyaset mi yapılır.
Ali Çufadaroğlu, Şeker Fabrikası 3 tane otomobil fabrikasına bedeldir diye açıklama yapmış. Biz bu mantıkla hiçbir yere gidemeyiz. Maalesef böyleyiz. İnsanlara böyle bir algı oluşturmak, Kastamonu’ya yapılan kötülükler. Şekeri ayrı konuşalım ama bu sözleri nasıl söyleriz. Otomobil fabrikasını dün de gündeme getirdik. Kalkınmadan Sorumlu Genel Başkanımızla konuştuk. Cumhurbaşkanımıza gidecek listede, ilimizi birinci sıraya aldırdık. Böyle şaka olur mu.
Özel Hareket Merkezinin arsa tahsisi işlemleri bitti, İnşaallah 2018 yılı içinde bin 500’e yakın kişi gelecek. Organize Sanayi genişletilme çalışmaları da sürdürülüyor. Şu anda Kastamonu en cazip iller arasında. İnebolu 500 kişilik cezaevi modern şekilde yapılacak. Şu andaki bina dayanıksız olduğu için yatanları başka yerlere sevk ediliyor. 2019 seçimlerinden önce de ihalesi yapılacak. İnebolu Limanı’nın da işlemleri bitmek üzere bir imza kaldı sadece.
Yeni istihdam alanları açılmasını hep beraber istiyoruz. Meral Akşener de seslenmiş. Bu insanların gözü kör, kulakları sağır. İŞKUR’dan işsizlik oranları rakamlarını alın. Rakamlı karşılaştırmaları var. Bakın Kastamonu’da işsizlik oranları kaç. Şu anda özel sektörde bin 500 eleman aranıyor iş beğenmeyen kişi sayısı da 2 bin 500. Ama çalışacak eleman bulamıyorlar. İş beğenmeyenler ise çok.”
CENGİZ MUHZİROĞLU