Öz Sağlık İş Sendikası Kastamonu Şubesi, dün Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir basın açıklamasında bulundu ve “Sağlık işçisini sağlık çalışanı görmeyen anlayışı kabul etmiyoruz. Sağlık işçisi de emeğinin hakkını istiyor” dedi.
Öz Sağlık İş Sendikası Kastamonu Şube Başkanı Abdurrahman Yılmaz, yaptığı açıklamada şunları ifade etti:
“Kamuoyunda “Hekim Zammı” olarak adlandırılan çalışma, diğer tüm sağlık çalışanlarının tepkisi ile karşılaşılınca isabetli bir karar ile yeniden değerlendirilmek üzere bütçe görüşmelerinden sonraya bırakılmıştır. Pandeminin kahramanı sağlık çalışanlarına müjdemiz var denilerek açıklanan zam haberi ile kimlerin sağlık çalışanı olarak görülüp, kimlerin kapsam dışı tutulduğu net olarak ortaya çıkmıştır. Yapılan açıklamalarla, sağlık işçisinin sağlık çalışanı olarak görülmemiş olması bizleri derinden üzmüştür. Hekimlere yapılacağı ilan edilen ve biz sağlık işçilerinin de desteklediği zamlarla ilgili kimsenin bir sıkıntısı yoktur. Sıkıntı; Ayrıştırılmakta, ötekileştirilmektedir.
Sıkıntı; ‘Sağlık Ekip İşidir’ sözünün boşa çıkartılmasında, çalışma barışının altına dinamit yerleştirilmesinde, fedakarlığın meslek ayrımına tabi tutulmasında, sağlık işçisinin “sağlık çalışanı” olarak görülmemesinde, Nimet-Külfet dengesinde, işçiye sadece külfetin yazılmasındadır.
Öncelikle bilinmelidir ki; sağlık ve sosyal hizmet işçisinin yetkili sendikası olarak; işçiyi sağlık çalışanı olarak görmeyen anlayışı kabul etmiyoruz. Sağlık kurumlarının bel kemiği olan sağlık işçileri olmasa, dünyada ilk sıralara oturan, her türlü övgüyü hak eden Türk sağlık hizmetinin çökeceği herkesin malumu olan yadsınamaz bir gerçektir. Pandemi koşullarında gösterilen fedakarlıktan söz edilirken; Ambulanslarla kovitli hasta taşıyan 112 personelinden, ambulans sürücülerinden, hasta karşılama personelinden, kovitli hastaların altını temizleyen, bakımını yapan, yemeğini yediren, yönlendirmelerini yapan, verilerini giren çalışanlardan, teknik personelinden, sağlık işyerlerinde asayişi sağlayan güvenlik görevlilerinden, teknik işlerden sorumlu işçilerden söz etmemek, onların fedakarlığını yok saymak, ailelerinden uzakta günlerce izinsiz çalışan sağlık işçilerini ‘sağlık personelinden saymamak’ şeklindeki bir anlayışı kabul etmiyoruz.
Balkonlardan alkış aldığımızda ve ‘Hakkınız Ödenmez’ denildiğinde kendimizi vatan nöbetinde hissedecek kadar onurlanmış, gurur duymuştuk. Ama bugün görüyor ki ‘hakkınız ödenmez’ sözü meğer gerçek anlamında kullanılmış. Sağlık Bakanlığı’nda çalışan 170 bin sağlık işçisinin yetkili sendikası olarak; sağlık işçisinin emeğinin hakkını istiyoruz. Bizlerin de sağlık çalışanı olduğumuz gerçeğinin şartsız kabulünü istiyoruz. Nimet külfet dengesinde eşitlik istiyoruz. Bizler işyerindeki çalışma barışını korumaya çalışırken, eylem ve söylemlerle bu birlikteliği baltalamayın. Bizi birimize düşman etmeyin. Sağlık çalışanlarının tamamı pandeminin kahramanıdır. Ortada bir paylaşım varsa herkes hakkı olanı almalıdır. Sağlık hizmeti verilirken, işçinin de emeğinin görülmesini istiyoruz. Kabul etmeseniz de sağlık ekip işidir.” Cengiz MUHZİROĞLU