Yılmaz Erdoğan o muhteşem filminin ikincisini çekti, bizde ise ilki vizyona girdi:
“Organize” işler…
Önce salı günü şehrin kulaktan kulağa, whatsapp’tan whatsapp’a iletişim kanallarında dolaşmaya başladı, hızlı da yol aldı.
Matbuat erbabı konunun peşine düştü, “Ben oynamıyorum abi” kararının teyidini, olayın geçtiği söylenen kurulun içinden, üstelik vekil seviyesinde ve de sürecin bundan sonra nasıl işleyeceğine dair detay bilgisiyle aldı.
Kastamonu için önemli konumdaki kurumla ilgili bir gelişmeydi, doğal olarak konunun peşine düşen bizim gazetede ve Nasrullah’ta yine doğal olarak yer aldı haberi.
Haberin çıktığı gün hiçbir ses çıkmadı nedense.
Ertesi gününün akşam saatlerinde endirekt yoldan konuyla ilgili bir açıklamanın gönderileceği bildirildi.
Zaman her şeyin ilacı olduğunu bir kez daha göstermiş olmalıydı ki, “Ben oynuyorum” noktasına gelinmiş ya da getirilmişti.
Gazete hazırlanmış olduğu için bugünkü sayımıza kalan açıklama, 40 yıla yaklaşan meslek hayatımda karşılaştığım “haber metni şeklinde düşünülmüş” ilk açıklama olma özelliğine sahipti.
En azından, açıklama kavramına böyle farklı bir boyut kazandırma becerisini gösteren ve bunun haklı övüncüyle -hep öyle kalmalarını dilediğimiz şekilde-birliktelik pozu veren başrol ekibini ve yardımcı oyuncularını kutlamak gerekiyordu.
Biz de kutlayalım istedik.
Hayırlı işler.
Cemil Özel