Bizim şehirde okul arazisi bulmak, samanlıkta iğne bulmaktan çetin…
Her ne kadar yılların biriktirdiği tortu olsa da, vahameti görünce insan yine de düşünmeden edemiyor, sebebi nedir acep eğitime olan bu garezimizin?
Öyle mahalleler var ki…
Büyüteçle arasan iki göz okul yeri çıkar mı vallahi şüpheli.
Vaktin amir memurlarının konutları bu kadar bu kadar üst üste bindirirken neyi gözden kaçırdıkları meçhul…
Taa vaktinde imara açılırken yeni yerleşimler, kimsenin aklına ucuna gelmedi mi acep, buralara dolup taşacak ailelerin çocuklarını vakti geldiğinde okula gönderecekleri?
Önce konut…
Sonra okul.
Beton alandan yer kalırsa…
Yeşil alan.
Şehir merkezinde 44 mevcutlu bilmem kaç sınıfı olan ortaokulumuz var inanmazsınız…
Haa doğruya doğru 13 mevcutlu sınıfı da yok değil var, derslik kalmayınca çareyi bürodan sınıf yapmakta bulmuşlar, kutu resmen, öğretmen yazı yazmak için tahtaya geçemiyor, hadi geçti geri dönemiyor.
Dere tepe köy okullarına gitmeye hiç gerek yok…
Koridorları bölüp idare odası yapan okulumuz var şehir merkezinde.
Salonu olmayan ortaokul var şehir merkezinde…
Salon lazım geldiğinde komşu okullara misafir olan, salon doluysa gerisin geriye eli boş dönen.
Deprem yönetmeliğinden önce inşa edilip de depreme dayanıklılık testi sonucu bekleyen okul binaları var misal…
Farz edelim “güçlendirme” filan kurtarmayacak, e nerelere gidecek o kadar öğrenci bina yıkılıp yerine yenisi yapılana kadar?
İlçeler kar gibi eriyor, köyler çığ gibi Kastamonu Merkez’e iniyor…
Okul binaları namına bugünler daha iyi günlerimiz korkarım, acil bir planlama yapılmazsa yakın gelecek hepten nanay.