Halkevleri döneminde Niğde’de Akpınar adlı bir kültür sanat dergisi (1934-1941:61 sayı) çıkmıştı. Niğdeli şair, yazar İsmail Özmel, 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren bu hatırayı yaşatan bir dergi yayımlamaya başladı. Adı tabii gene Akpınar’dı. Dergi, Özmel’in gayretiyle korona günlerinde dahi yayımını sürdürdü. 23 Haziran 2020 tarihinde Nisan-Mayıs 2020 tarihli 86. sayısı kargo ile elimize ulaştı. Kapakta resmimiz vardı. İri harflerle; “Nail Tan’la Söyleşi” yazılmıştı. İyi ki o tarihte anlatmışım anlatacaklarımı. Söyleşinin künyesi şöyle:
Akpınar, “Nail Tan’la Söyleşi”, S 86, Nisan-Mayıs 2020, s.12-17.
Altı sayfalık bu söyleşide İsmail Özmel’in hazırladığı ve Akpınar dergisi adına sorduğu şu sorulara cevap verdik, hatıralarımızın/anılarımızın bir bölümünü daha anlatıp unutulmaktan kurtardık:
– Kendinizden bahseder misiniz?
– Edebiyat, folklor, monografi gibi dallarla yazarlığa ilginiz ne zaman başladı? İlk yazınızın yayımlandığı yayın organını hatırlıyor musunuz?
– Bir yazar ve araştırmacı olarak mesleğinizi icra ederken tanıştığınız ve tanımak imkânını bulduğunuz şair, yazar ve araştırmacılardan bahseder misiniz? Onlarla ilgili birkaç anınızı paylaşır mısınız?
– Yayımlanan makale ve eserlerinden bahseder misiniz?
– Niğde’yle ilgili kitap çalışmalarınız oldu mu?
– Yayıma hazır çalışmalarınız var mı?
– İlk fırsatta çalışmak istediğiniz konulardan bahseder misiniz?
– Günümüzde Türk edebiyatının durumunu nasıl buluyorsunuz?
– Genç şair ve yazarlara başarı için ne önerirsiniz?
Görüldüğü gibi söyleşinin kapsamı çok genişti. Sadece üçüncü soruya on sayfa tutacak bir cevap verebilirdim. Hayatım boyunca pek çok şair, yazar ve bilim adamını tanımak şansını elde ettim. Bunda,başkentte Kültür ve Turizm Bakanlığında yönetici olarak çalışmamın, kendimin de bir yazar, araştırmacı olmamım rolü büyüktü. Sadece yüzünü görmekle yetinmediğim, konuştuğum, sohbet ettiğim şair ve yazarlardan bir bölümünün adlarını sayalım: Orhan ŞaikGökyay, Cevdet Kudret, Mehmet Çınarlı, İlhan Geçer, GültekinSamanoğlu, Mehmet Kaplan, Osman Attilâ, Feyzi Halıcı, Cahit Külebi, Coşkun Ertepınar, H. Rıdvan Congur, Y. Bülent Bakiler, Beşir Ayvazoğlu, Rasim Özdenören, Alev Alatlı, Ahmet Tufan Şentürk, Nezihe Araz, Recep Bilginer, Refik Erduran, Turan Oflazoğlu, Aziz Nesin, Adnan Binyazar, Bekir Sıtkı Erdoğan, Tarık Buğra, Osman Bolulu, Talat Sait Halman, Turgut Özakman, Elif Şafak, Halim Yağcıoğlu, Rüştü Şardağ, Nurettin Özdemir, Necdet Evliyagil, Yekta Güngör Özden, Emine Işınsu, İskender Pala, Halil Soyuer, Cemal Safi, Güzide Taranoğlu, Halide Nusret Zorlutuna, Şahinkaya Dil, Kerim Aydın Erdem, Cahit Beğenç, Bahattin Karakoç, Basri Gocul, Ayla Kutlu, Emin Özdemir, Mustafa Şerif Onaran, Mahmut Makal, Zeki Ömer Defne, Erdoğan Tokmakçıoğlu, Haşim Nezihi Okay, Ayhan İnal, Ali Akbaş, Mustafa Necati Sepetçioğlu, Yahya Akengin, Abdullah Satoğlu, Ümit Kaftancıoğlu, Ülker Köksal, Ahmet Özdemir, Sabahattin Engin, Fazıl Bayraktar, İhsan Ozanoğlu, Halil Erdoğan Cengiz, Mehmet Aydın ve daha niceleri…
Şairlik, yazarlık değil halk bilimi araştırmacılık yönümle tanınmak istediğimden Türkiye’nin dört bir yanındaki amatör, profesyonel bütün halk bilimcilerinden, edebiyat, tarih, sosyoloji, antropoloji dallarındaki bilim adamlarından ise sayfalar dolusu isim yazabilirim. Bu açıdan da kendimi çok şanslı buluyorum.
Niğde deyince Şerafettin Selvi ailesi aklıma geliyor. Kastamonulu oldular…
Niğde’de böyle bir derginin varlığı acaba Kastamonu edebiyat sanat çevrelerine ne hatırlatmaktadır?
NAİL TAN