- Türkiye genelinde başlattıkları “YaşamHak” projesi kapsamında dün Kastamonu’ya gelen CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, partilileriyle yaptığı toplantıda, Kastamonu’nun kadın dostu bir şehir olduğunu belirtti ve “İlk Türk Kadın Mitingi’nden Kuva-yi Milliye meşalesinin yakıldığı ve buradan Ankara’ya cephane taşındığı o günler tekrar gözlerimizde canlandı. Bugün bu salonda görüyorum ki, o Kuvayi Milliye ruhu hâlâ dipdiri yaşıyor. Bizler Cumhuriyet kadınları olarak laik, demokratik, eşit, aydınlık yarınları kuranlar olacağız” dedi.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka dün Kastamonu’daydı. Türkiye genelinde başlatmış oldukları “YaşamHak” projesi kapsamında başladığı gezileri sürdüren Nazlıaka, partisinin İl başkanlığında düzenlenen toplantıyla katıldı.
Toplantıda CHP Milletvekili Hasan Baltacı, CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin, Daday Belediye Başkanı Hasan Fehmi Taş, Araç Belediye Başkanı Satılmış Sarıkaya, CHP Merkez İlçe Başkanı D. İlke Karabacak, CHP İlçe Kadın Kolları başkanları ile partililer katıldı.
Toplantıda açılışında sırasıyla İl Kadın Kolları Başkanı Gülcan Topalşabanoğlu, İl Başkanı Hikmet Erbilgin ve Hasan Baltacı’nın yaptığı kısa konuşmaların ardından söz alan Nazlıaka, partililerine hitap ederken şunları söyledi:
“Kastamonu çok özel bir şehir. Kadın dostu bir şehir. İlk Türk Kadın Mitingi’nden Kuva-yi Milliye meşalesinin yakıldığı ve buradan Ankara’ya cephane taşındığı o günler tekrar gözlerimizde canlandı. Bugün bu salonda görüyorum ki, o Kuvayi Milliye ruhu hâlâ dipdiri yaşıyor. Bizler Cumhuriyet kadınları olarak laik, demokratik, eşit, aydınlık yarınları kuranlar olacağız. Biz erkeklerinde önlerinde, arkalarında yürümek istemiyoruz. Biz yan yana yürümek istiyoruz, eşitçe yürümek istiyoruz. İşte bu noktada partimizin Siyasi Partiler Yasası’nda değişiklik yapılması noktasında vermiş olduğu kanun teklifini de çok ama çok önemsiyoruz. Karar mekanizmasında kadınlar eşit olarak yer almalı ve bu inançla parlamentonun ve yerel seçimlerde de aynı şekilde eşit bir şekilde temsil edilmesine yönelik kanun teklifimizi de Genel Başkanımız ilk imzalayan oldu. 135 milletvekilimiz de bu kanun teklifine imza attılar. Bu bir eşitlik mücadelesi. Bu sadece kadınların mücadelesi değil, bu bir demokrasi mücadelesi, bu bir katılımcılık mücadelesi. Eşit yarınları kucaklayanlar bizler olacağız, bizim partimizin kanalıyla da ülkemiz olacak. Buna yürekten inanıyoruz..
Örgütlenmek için yola çıktıklarını da söyleyen Nazlıaka sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şu anda tüm ülkede yüzde 96 oranında kadın kolları ilçe örgütlenmesini tamamlamış durumdayız. İl örgütlenmelerimizi tamamladık. Mahalle örgütlenmelerine yöneldik. Bazı illerimizde mahalle örgütlenmesini de tamamladık. Sıfır oy aldığımız sandıklar var. Yine onlara odaklandık. Sandık sandık çalışmalarımızı yürütüyoruz. Yüzde 5 ile kaybettiğimiz veya kazandığımız yerlerde odak bazlı çalışmalar yürütüyoruz. Özellikle il il, ilçe ilçe, mahalle mahalle, sokak sokak, ev ev gezip tüm kadınlara ulaşmaya çalışıyoruz. Hayata geçirdiğimiz ‘Yaşam Hak’ Projemiz var. Yaşamak bir insanın en temel hakkıdır diyerek yola çıktık ve kadınların en temel hakkı olan yaşam hakkı ellerinden alınıyor. Her gün en az bir kadın katlediliyor. Her üç kadından biri şiddet türlerinden birisini yaşıyor. Bizde bu noktada bu projeyi hayata geçirdik. Genel merkezimizde bir çağrı merkezi kurduk. 444 82 85 numaralı hattımızı arayan tüm şiddet mağdurlarına ya da istismara uğrayan çocuklarımızın ailelerine ücretsiz hukuki destek, psikolojik danışmanlık hizmeti ve diğer konularda da yardımcı oluyoruz. Özellikle belediyelerimizin olduğu yerlerde şiddet mağduru olan kadınlara barınma ihtiyacını karşılıyoruz. Yeni yaptığımız protokollerle, bunu tüm ülkeye yaymaya çalışıyoruz, şiddet mağduru kadınlarımızın iş bulmasını sağlayıp, kendi ayakları üzerinde kurarak, kendilerine yeni bir hayat temin etmeye çalışıyoruz. Çocuklarına burs imkanı sağlıyoruz. Gerçekten ülkemizde kadınlar bırakın yeni haklar kazanmayı, her geçen gün haklarını kaybediyorlar. Birçok kız kardeşimizin hakları konusunda bilgilendirmeye ihtiyacı var. Çünkü bir kadın, bir erkeğe göre fiziksel olarak daha güçlü olamayabilir. Bir kadın bir erkeğe göre ekonomik olarak da daha güçlü olamayabilir. Fakat bilgi de çok önemli bir güçtür. Bizde o kadının eline bilgi gücünü veriyoruz. O güçle kendini hayata daha güçlü tutunmasını sağlamasında destek oluyoruz. Asıl hedefimiz ilk seçimlerde iktidara geldiğimizde şiddetsiz bir toplum yaratabilmek. Barış içinde, huzur içinde yaşadığımız bir Türkiye’nin inşası için çalışıyoruz. Kovid-19’un nasıl bir aşısı varsa, şiddetinde bir aşısı var aslında, bu da eşitlik. Onun için biz eşit bir ülke kurduğumuzda şiddetinde çok net son bulacağını biliyoruz. Eğer bir kişi diğer bir kişiyi kendine eşit görmezse, ona şiddet uygulama hakkını da kendinde bulabiliyor. Bizler bunun yanlış olduğunu anlatıyoruz.”
İlk seçimlerde iktidara geleceklerini iddia eden Nazlıaka, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Bunu anketler gösteriyor, bunu sahada yaptığımız çalışmalar gösteriyor. İktidara geldiğimizde uygulayacağımız politikalarla kadını hayatın her alanında güçlendireceğiz. Kadının ismini Bakanlıktan bile sildiler. Yeniden Kadın Bakanlığı kuracağız. Kadının ismini sözleşmelerden, kanunlardan sildiler. Yeninden bunu gerçekleştireceğiz. Eşit bir Türkiye yaratabilmek için, öncelikle kız çocuklarımızın yeniden okullaştırma oranını yükselteceğiz. Eğitim sistemimizi değiştireceğiz. 4+4+4 ucube eğitim sisteminden ülkemizi kurtaracağız. Ülkemizin her bölgesinde eğitimde fırsat eşitliğin olduğu, hem de ilerleyen yaşlarda bir meslek sahibi olduğu bir Türkiye tesis inşa edeceğiz. Böylelikle de kadınlarda iş sahibi olabilecek. Mesleklerdeki cinsiyet ayrımcılığı da belediyemizin kanalıyla sonlandırdık ama Türkiye çapında da sonlandıracağız. Ormancılık kadın orman koruyucuları alınmaması yönünde bir yasa çıkarmıştı bu meclis, daha sonra biz müdahale ettik yeniden bu alımlar başladı. Fakat ayrımcılık toplumun her yerinde derinleşiyor. Bu ayrımcılıktan beslenen siyasi anlayış bugüne kadar iktidarını koruyabildi ama halk artık bunu istemiyor. Halk artık değişim diyor. Halk artık ayrılığın, gayrılığın olmadığı herkesin bir ve beraber olduğu bir Türkiye istiyor. Bunun formülü CHP’de. Biz artık Millet İttifakı’nı Millet İktidarı yapmak istiyoruz. Bu amaçla yola çıktık. Cumhur İttifakı saha değil, çünkü köylüye gitse ne söyleyecek, esnafa gitse ne söyleyecek? Bizim kadrolarımız, politikalarımız hazır. Aydınlık günleri partimiz kucaklayacak.”
Yapılan konuşmaların ardından, CHP kadın Kolları Başkanlığına yeni seçilen ve CHP’ye katılan kadın partililere rozetleri CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka tarafından takıldı.
Cengiz MUHZİROĞLU