Türkiye Kamu Çalışanları Vakfı (TÜRKAV) Kastamonu Şube Başkanı Hamdi Özden, her yıl kabri başında andıkları Mehmet Feyzi Efendi’yi pandemi nedeniyle bu yıl anmak için online bir program hazırladıklarını söyledi.
TÜRKAV olarak her yıl halkın yoğun teveccühüne mazhar olan Mehmet Feyzi Efendi’nin kabri başındaki hatim duası ve sonrasındaki konferans programını bu yıl salgın hastalık tehlikesi nedeniyle yapamadıklarını söyleyen Hamdi Özden, “Bunun yerine 6 Mart 2021 Cumartesi günü saat 14.00’te TÜRKAV KASTAMONU sosyal medya hesaplarımızdan canlı yayınlanacak Mehmet Feyzi Efendi ile ilgili yayınımızı izlemeye davet ediyoruz” dedi.
Hamdi Özden, açıklamasında şunları söyledi:
“Büyük milletler büyük insanlar yetiştirirler, o büyük insanlar da milletlerine yol gösterirler, yön veririler. Toplumlarının değer verdiği o kişiler mensubu olduğu milletinin değer yargılarını benimseyen, yaşayan ve onlara katkıda bulunan kişilerdir. O insanlar inandıkları kutlu davalarında her türlü zorluğa rağmen istikametten sapmadan milletlerinin sosyal problemlerine çözüm bulurlar ve gelecek nesiller için fikir üretirler. Şanlı Türk Milletinin yetiştirdiği o büyük insanlardan biri de; şehrimizin son dönem medarı iftiharı, Türk Milliyetçiliği fikir sisteminin manevi mimarı, büyük mütefekkir ve alim Mehmet Feyzi Efendi’dir.
Mehmet Feyzi Efendi’nin, günümüzde önemi daha da iyi anlaşılan fikir ve görüşlerinin, necip milletimiz, İslam alemi ve tüm insanlık için ortaya koyduğu reçetelerin başta Kastamonu halkı olmak üzere tüm Türk-İslâm alemine anlatılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz.
İslamiyet ruhumuz, milliyetimiz de bedenimizdir. Beden sağlıklı olursa ruhumuz da sağlıklı olur. Ruh ile beden, et ile tırnak gibidir. Biri diğerinden ayrılmaz.” diyerek Din ile milliyetçiliği birbirinden ayırmayan, “Vatan şarttır. Vatanı korumak; ırzını, namusunu ve dinini muhafaza etmektir. Çünkü bunlar, vatanla muhafaza olunur. Vatana hürmet, şehitlere ve atalara hürmettir. Her günah, her suç bağışlanabilir; ama vatana ihânet suçu başka! Vatana ihânet, nesilden nesile, batından batına intikâl eder.” diyerek vatana sadakatin önemini vurgulayan, “Mefâhir-i milliyye, mefâhir-i dîniyye ve sadâkat-i vataniyye (din, vatan ve millet sevgisi) mefkûresi; bu üçü bir arada olduğu zaman onulmayacak hiçbir yara kalmaz.” diyerek sosyal, kültürel meselelerimize çözüm üreten bu büyük alimi anmak ve anlamak hepimizin üzerine düşen görevdir”