Sel suları arasındaki çırpınış videosuyla herkesin akıbetini merak ettiği Muzaffer Kalabalık, nasıl kurtulduğunu anlattı. Kalabalık, “Yüzme bilmiyorum, sürüklenerek elektrik direğine sarıldım ve çatıya çıktım, kurtulunca 5 kişiyi daha çatıya çektim” dedi.
Bozkurt’ta sel suları arasında 200 metre sürüklenen ve bir vatandaşın ‘Dayan dayı’ diye seslendiği Muzaffer Kalabalık nasıl kurtulduğunu anlattı. Yüzme bilmemesine rağmen sürüklendiğini ve elektrik direğine sarılarak çatıya çıktığını söyleyen Muzaffer Kalabalık, kendisi kurtulunca selde sürüklenen 5 kişiyi daha çatıya çektiğini ifade etti.
Bozkurt’ta bir markette çalıştığını söyleyen Muzaffer Kalabalık, “Sel anında markette kaldık. Marketten sularla birlikte çıktık. Dondurma dolabı beni dışarıya fırlattı. Dondurma dolabı beni sürüklemeye başladı. Tavukçu dükkanı vardı, oraya tutundum. Tam kurtuldum diye düşündüm ama orada da camlar patlayınca yeniden sel suları sürüklemeye başladı beni. Başka bir dondurma dolabı beni arkamdan dayanarak elektrik direğine kadar beni iteledi. Bende elektrik direğine tutundum. Sel suları çatıya kadar yükseldiği için bir anda kendimi çatıya attım. Orada yine bir esnaf arkadaşımız vardı, o da lokantacılık yapıyordu. O da ‘kimse yok mu?’ diye bağırıyordu. Sonra ellerimi uzatıp onu kurtardım. Lokantada küçük bir pencere vardı, Tam dükkanının çatısının altındaydı. Orada penceresi vardı. Oradan çıkıyordu. Oradan çıkarken o amcamıza yardım ettik. Benim olduğum alanda başka bir market vardı. Onunda hep önü araba doluydu. Araba ile bulunduğum alana kadar sürüklenmiş. Ona da camı kırmasını söyledim, camı kırınca araçtan yardımcı olduk ve onu da çatıya çekip çıkardık. Kamyonetin içindeydi, araçta önündeki diğer araçlardan dolayı durmuştu. Kamyonetin içinden çekip aldık. Yine karı-koca bir çift, araçlarıyla sürüklenerek yine bizim bulunduğumuz bölüme kadar gelmişlerdi. Bizim bulunduğumuz çatının alt tarafına kadar gelmişlerdi. Karşı çatıdan arkadaşlar bizlere ip attı. Bizde o ipi araçtaki çifte sallandırdık ve onları da araçtan çekip çıkardık. 5 kişiyi bu şekilde kurtardık” dedi.
Çok kötü bir gece geçirdiğini söyleyen Muzaffer Kalabalık, “Evdekilerden haber alamadım. Yanımda kurtardığım arkadaş, ‘eşim dükkanda kaldı, hiçbir şey yapamadım’ dedi. Bir şey yapamıyoruz çaresiz kaldık. Yanımda telefonu olan arkadaşları eşleri arıyor, çocuklarını soruyorlar. Binalar göçmüş dediler. O zaman iyice tedirgin olmaya başladık. Hiçbir şey yapamıyorsunuz eliniz kolunuz bağlı. Aşağıya inemiyorsunuz, çatıda öylece bekliyorsunuz. Telefon bir ara kendisine geldi, eşim mesaj attı ‘nasılsın, iyi misin’ diye. Eşime cevap verdim ama ne yazdım hatırlamıyorum. Kimseye ulaşamıyorsunuz, telefonlar gitti. Kendimi kurtardım ama bu sefer sevdiklerimizi düşünmek zorundayız. Aklım onlarda kaldı. Şarjlarımız bitti, ulaşamıyoruz. Benim evim tam çayın kenarında. Evler yıkıldı deyince ister istemez daha da çok panik yapmaya başladım. O şekilde biz kurtulduk eşim de 1 gün evde kaldılar. Ondan sonra mahsur kaldıkları yerden kurtuldular. Onlarda botlarla kurtuldu. Sel gelince çatıya çıkmışlar ama o tomruklar eve vurdukça bina sallanıyormuş” diye konuştu.