İlimiz, yıllar yılı büyükşehire göç verdi. Bütün kalifiye insanlar, gençler, üreten beyinler, göç ettiler İstanbul’a… Biliyorsunuz, İstanbul nüfusunun önemli bir bölümünü Kastamonulular oluşturuyor.
“Tam kapanma” haberi sonrasında işler tersine döndü. İstanbul’dan akın etti gurbetçiler memleketlerine. Vaka sayılarının tavan yaptığı ilden gelmeye başladılar. Yollar kuyruklarla dolu… Araba selinden geçilmiyor bir yerlere…
Aklıma popüler yabancı bir dizinin tanıtım afişini getirdi bu görüntüler… Zombilerden kaçan insan seline karşın, zombilerle savaşmaya tek başına giden adamın görüntüsü canlandı birden bire gözlerimin önünde…
Kapanma başlamadan önce biz de tam ters istikamete mi gitseydik acaba?! Hali hazırda epeyi bir boş artık o şehirler…
- ••
Geçtiğimiz yıl pandemide, yaza gelen Kurban Bayramı çok güzel değerlendirilmişti ilimizin sahillerinde! Gurbetçiler kumsalda iğne atacak yer bırakmamıştı.
Allah’a şükürler olsun ki, havalar bozuk memlekette. Bir gün güneş açsa ertesi gün yağmur yağıyor. Boş kalacak gibi sahiller… Tek teselli.
Virüsle savaşmaya devam edelim. Tedbirleri asla elden bırakmayalım. Sonradan yakınmayalım. Ve eğer mümkünse bu “Tam kapanma” zamanında, oldukça “Açık” olsak da, kimseyle görüşmeyelim. Sözüm Kastamonu’dan dışarı!..
Gözde MINIK