Tarihi Sinop Cezaevi, yeni yılın ilk aylarında açılacak
Yüksek duvarları ve ürpertici yapısıyla ünlü Tarihi Sinop Cezaevi’nde iki yıl önce başlatılan restorasyon çalışmalarında sona gelindi. Cezaevi müzesi, geçmişinin acı izleriyle yeni yılda yeni yüzüyle ziyaretçilerini ağırlayacak.
Hizmet verdiği 112 yılda çok sayıda azılı mahkûm ve fikir suçlularını barındıran Tarihi Sinop Cezaevi, 2000 yılında sonra müzeye çevrildi. Aradan geçen 20 yılda bölgede dark turizmine oldukça katkı sağlayan cezaevi, her yıl yüz binlerce ziyaretçiyi ağırladı. 2020 yılında ise Avrupa Birliği ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca sağlanan 10,5 milyon euro ödenekle restorasyona alındı. Tarihi Sinop Cezaevi, 2023 yılının ilk aylarında yeni yüzüyle ziyaretçilerine kapılarını açacağı belirtildi.
Yüzlerce yıl tersane olarak kullanıldı
Sinop’un önemli bir liman kenti olduğunu vurgulayan Sinop Valisi Erol Karaömeroğlu, “Sinop, Selçuklular tarafından fethedilmesiyle milletimizin ilk denizle tanıştığı il olmuştur. Sinop kalebent bir şehirdir, Alanya gibi. Selçuklular tarafından alınınca Karadeniz’e hâkimiyeti nedeniyle ilk tersanesi de burada kurulmuştur. Aslında cezaevimiz 1214’ten itibaren tersane olarak faaliyete geçmiştir, bu tersane hizmetini 1887 yılına kadar sürdürmüş, 1887 yılından itibaren de cezaevi olarak kullanılmaya başlanmış ve 100 yıl cezaevi olarak kullanılmıştır. 1997’de Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devriyle beraber de bir cezaevi müzesi ve ören yeri olarak kullanılmaya başlamıştır” diye konuştu.
Restorasyon proje ihalelerinin 2009 yılından itibaren başlandığını söyleyen Vali Karaömeroğlu, “2020 yılında da restorasyon yapım ihalesi yapıldı. İnşallah 2023 yılının ilk aylarında da cezaevimizi ziyarete açacağız” şeklinde konuştu.
Yaşam alanına dönüşecek
Yaklaşık 10,5 milyon euroluk bir proje olduğunu belirten Vali Karaömeroğlu, restorasyonla birlikte cezaevi yaşam merkezi halini alacağını belirterek, “İçeriğinde bin yıllık tersanemizi yansıtan Denizcilik Müzesi olacak, Adalet Müzesi olacak, Kültür Sanat Merkezi olacak. Sanat galerileri, burada kalan ünlü edebiyatçıların eserlerinin olduğu Sanat Edebiyat Müzesi, panellerin yapılabildiği bir yaşam alanına dönecek” ifadelerini kullandı.
Berkan Şen (İHA)