Deprem raporları sonrasında yıkım kararı verilen okulların taşınması öyle görünüyor ki farklı eğitim-öğretim sorunlarını açığa çıkaracak…
Senelerdir okul yatırımı almakta vakti boşa geçirmenin faturasını ödüyoruz.
Çocuklar ödüyor aslında…
Büyüklerin vizyonsuzluğunun hesabını.
Ağlanacak halimizin komedisini birkaç örnekle sahneye koyayım…
Sağlık Meslek Lisesi’nin taşınacağı eski devlet hastanesi binasında 500 bin liralık masraf çıkınca çare 11 sınıfın Göl Anadolu Lisesi’nden, 2 sınıfın ise Fen Lisesi’nden istenmesinde bulunmuş.
Olsa dükkan sizin…
Göl Anadolu Lisesi’nde sınıf yok ama.
Çare üretilmiş hemen…
Fizik, kimya, biyoloji, bilgisayar laboratuarları boşaltılsın, emre amade sınıf oluversin.
Fen bilimlerinin ruhuna zaten El Fatiha ülkemizde…
Yanlış tepkime neticesinde su niyetine bir kimya laboratuarımız kıvılcım alsa valla öpüp başıma koyacağım.
Bilgisayar dersleri de “teorik yapıla” buyrulmuş…
Eğitimde çığır açacak bir hamle, öğretmen kitaptan anlatacak, öğrenci hayal edecek bilgisayar tuşlarını.
Böylelikle öğrencinin zihin dünyası gelişmiş olacak…
Duy Finlandiya duy.
Göl Anadolu Lisesi’nin medarı iftiharı bir kütüphanesi var, adeta dünyanın dört bir tarafından topladılar kitapları imrenilesi gayretle, 20 bin kitap raflarda…
Sınıf olacak.
Hadi sınıf istihdamı ayarlandı diyelim…
Ya iki okul öğrencileri arasındaki TEOG puanı makasının vereceği sosyal sıkıntı ne olacak?
Yıkılacak bir diğer lisemizin müdürü okuluna okul binası bakmaya çıkmış, binasının nerdeyse yarısının “boş” olduğu tevatür edilen bir okul bulmuş, derhal talip olmuş okulunun kafasını sokması için…
“Seneye dolacak” demişler.
Okul idarecileri eliyle Valilik, Bakanlık, BİMER şikayet sağanağına uğrayacak gibi duruyor…
Veliler var daha geride takviye kuvvet olarak.
Yeni okul binaları yapılana kadar sadece yıkılan okulların öğrencilerinin sıkıntı yaşayacağı öngörülüyordu sanırım…
Görüntü o ki yıkılan okullara ev sahipliği yapacak okulların öğrencileri de eğitim-öğretim namına büyük bir sıkıntının içine girecekler.
Okulların taşınmasında istişare şart…
Aksi halde var olandan çok daha büyük sıkıntı kapıda.
•••
Not:
Devrekani İGM üyesi Uğur Aydın, Devrekani kavşağında son meydana gelen trafik terörü ile ilgili olarak önceki günkü İGM oturumunda yaptığı değerlendirmede, “Bir de karayolları ekiplerine teşekkür ediyorum, kazadan sonra gece gidip otları biçmişler! Oranın otlarını gece biçmişler” iddiasında bulundu…
Güzergahtaki ot kümelerinin görüşü engellediği yönündeki yaygın bir görüş var ve idare söz konusu kaza ile ilgili olarak bu delili ortadan kaldırmak istemiş anlaşılan.
Aydın’ın açıklamasını okuyunca içim parçalandı…
Umarım Aydın yanılıyordur.
Aksi halde…
Tükenmişiz biz.