Ünlü’ye bir salvo da İYİ Parti İl Başkanı‘ndan geldi
İYİ Parti İl Başkanı Ahmet Katar, dün yaptığı basın açıklamasında AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü’yü cevaplarken çok sert ifadeler kullandı, “Kendi davet ettiği bir kanala açıklama yaptığı” iddiasına tepki gösterdi ve istediği kanalda canlı yayına çıkıp memleket meselelerini tartışmaya çağırdı, “Görelim el mi yaman bey mi yaman? Senin derdin belli. Ama boşuna uğraşıyorsun” dedi.
Katar, “Eğer bahsettiğiniz kanalı oraya davet etmişsem, yanımda getirmişsem ve sen bunu kanıtlarsan bugün görevimden ayrılmaya hazırım. Ama bu iftirayı kanıtlayamazsan da seni buradan Kastamonu’nun en çapsız siyasetçisi ilan ediyorum. Memleketin bu kadar çok çözülemeyen problemi varken hangi yüzle insan içine çıkıyorsun anlamak mümkün değil” diye konuştu.
İYİ Parti İl Başkanı, kendisinden “Katar Organizasyon” olarak söz edilmesine de bu tanımın Ünlü’ye yakıştığını söyleyerek tepki gösterdi, “STK seçimlerinde, atamalarda yaptığın müthiş organizasyonları Daday yolu için, Tosya yolu için, Çatalzeytin yolu için neden yapmıyorsun Doğan Ünlü?” dedi, uçak sefer iptalleri ve öğrenci alınmayan yurt ile ilgili sorularına cevap istedi.
İYİ Parti İl Başkanı Ahmet Katar, dün yaptığı basın açıklamasında AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü’yü cevaplarken çok sert ifadeler kullandı, “Kendi davet ettiği bir kanala açıklama yaptığı” iddiasına tepki gösterdi ve istediği kanalda canlı yayına çıkıp memleket meselelerini tartışmaya çağırdı.
Katar’ın yaptığı yazılı açıklama şöyle:
“Bu basın açıklamamızın amacı hakkımızda ortaya atılan bir takım asılsız iddialara cevap vererek, gündemdeki bazı sorunları dile getirmektir.
Öncelikle ifade etmek isterim ki siyasete girdiğimiz günden itibaren ikili tartışmaların içinde ol-mamaya, siyasi muhataplarımızla kişisel tartışmaların içine girmemeye kararlıydım.
Çünkü bizim siyasetteki amacımız kısır çekişmelerin ve tartışmaların tarafı olmak değil.
Bizim amacımız söylenmeyeni söylemek, yapılmayanı yapmak, milletimizin hak arama mücadelesine omuz vermek, Kastamonu’nun kanayan yaralarına merhem olmaktır.
O yüzden mümkün oldukça muhataplarımızı hedef göstererek, isim vererek, kısır çekişmelerin içine girmemeye büyük gayret gösteriyorum.
Ama maalesef ki bazı açıklamaları ile beni kendilerine hadlerini bildirmek zorunda bırakıyorlar.
Bunun ilki Sayın Genel Başkanımızın grup toplantısındaki Şerife Bacımızla ilgili açıklamalarını çarpıtmaları üzerine yaptığım ve kendilerini ikaz ettiğim açıklamamdı.
Bugün bir kez daha arkadaşların düşen çenelerini kapatmak ihtiyacı hissettiğim için bu açıkla-mayı yapıyorum.
AK Parti İl Başkanı sıfatı taşıyan ama İYİ Partili arkadaşlarımızı yuvanıza dönün diyerek MHP’ye davet etme hadsizliğini gösteren Doğan Ünlü, seni uyarmış ve artık meydan boş değil demiştim.
Bir müddet uyarılarımı dikkate aldın ama görüyorum ki kötü niyet hastalığın tekrar nüksetmeye başladı.
Bak Doğan Ünlü, il danışma toplantınızda yaptığın açıklamada benim bir haber kanalını Bozkurt’a davet ederek özel röportaj verdiğimi iddia ediyorsun.
Bu konu ile ilgili daha önce İl Başkanlığımız tarafından bir açıklama yayınlandı.
Ama arkadaşın kötü niyet hormonları tavan yaptığı için bu konuyu ısıtıp tekrar gündeme getirdi.
İkinci kez sel afetine maruz kalan Bozkurt’u ziyaretimizde esnaflarımızla bir araya gelip, dükkânları gezdik.
Bu sırada etrafta hemşerilerimizle röportaj yapan, daha önce hiç tanımadığım bilmediğim bir haber kanalı ayaküstü bize de mikrofon uzattı.
Ayaküstü bir şekilde vatandaşlarımızın mağduriyetini belirtip, alandan ayrıldık.
Ak Parti’nin İl Başkanı olan bu arkadaş çıkmış o kanalı oraya benim getirdiğimi ifade ediyor.
Şimdi ben buradan sizin vasıtanızla bu kötü niyetli arkadaşa soruyorum.
Doğan Ünlü;
Eğer ben, Ahmet Katar, bu bahsettiğiniz kanalı oraya davet etmişsem, kendi yanımda getirmiş-sem ve sen bunu kanıtlarsan ben bugün görevimden ayrılmaya hazırım.
Ama bu iftirayı kanıtlayamazsan da seni buradan Kastamonu’nun en çapsız siyasetçisi ilan ediyorum.
Sen de ar, hayâ, utanma kalmamış.
Senin haddine mi beni bu tür yalanların içine çekerek iftira etmek?
Yel, kayadan ancak toz alır başka bir şey alamaz. Bu sefer sert kayaya çarptın Doğan Ünlü.
Madem kameraları bu kadar çok seviyorsun. Sana bir teklifim var.
İstediğin kanalda canlı yayında karşıma çık bakalım. Memleketin meselelerini karşılıklı tartı-şalım.
Görelim el mi yaman bey mi yaman?
Senin derdin belli. Ama boşuna uğraşıyorsun.
Sayın Cumhurbaşkanı, seni bu çapsızlığınla milletvekili adayı zaten yapmaz. İl Başkanı olarak nasıl tutuyor onu da anlamıyorum.
Memleketin bu kadar çok çözülemeyen problemi varken hangi yüzle insan içine çıkıyorsun anlamak mümkün değil.
Vatandaşlarımızla yaşadığın diyalogları da paylaşsana, gittiğin yerlerde karşı karşıya kaldığın tepkileri de paylaşsana. Bir görelim bakalım vatandaş senden memnun mu? Bir görelim vatandaş sana ne söylüyor?
Geçen gün Daday yolunda iki vatandaşımızı kaybettiğimiz kazanın yaşandığı yere gittim. İnanın arabamı kenara çekip, aşağıya inerken korktum biliyor musunuz? Yol o kadar tehlikeli.
İnsan bir kere utanır ya bu insanların cenazesine gitmeye, insan bir kere utanır Dadaylıların karşısına çıkmaya. Siz kaç yıldır memleketi yönetiyorsunuz? 30 kilometre yolu yapmak bu kadar mı zor?
Ama dedim ya bunlar utanma duygularını kaybetmişler.
Bir de ikidir bir Katar Organizasyon lafıdır gidiyor. Beni organizasyoncu olmakla itham ediyor.
Kastamonu’daki bütün sivil toplum kuruluşu seçimlerinde, kamu kurumlarına yapılan atamalarda müthiş bir organizasyon içinde oldukları için herkesi kendileri gibi sanıyorlar.
Bunlar bu organizasyon işlerini illegal işlerde iyi beceriyorlar da memleketin sorunlarını çözme-ye gelince elleri kolları bağlanıveriyor.
Bu seçimlerde, atamalarda yaptığın müthiş organizasyonları Daday yolu için, Tosya yolu için, Çatalzeytin yolu için neden yapmıyorsun Doğan Ünlü?
Senin işin sadece istediğin kişileri istediğin yerlere getirmek mi?
Başka bir işe yaramaz mısın sen?
Bak sana bir örnek daha vereyim. Kastamonu Havalimanı’nda Temmuz ayında kaç tane sefer iptal oldu haberin var mı? Hiç gündeme getiriyor musun bu konuyu, çözülmesi için iktidar parti-si İl Başkanı olarak bir adım atıyor musunuz?
Şu an Kastamonu Havalimanından haftanın her günü İstanbul Havalimanına uçuş var.
Ama çok hazindir ki, temmuz ayında bu seferlerin 10 tanesi iptal olmuş. Her 3 seferden 1’i iptal etmiş.
Neden? Yolcu yok.
Yıllardır gündeme taşıyorum. Uçak saatleri böyle olduğu müddetçe, insanlar uçağa göre plan yapamazlar.
İnsanlar aynı gün gidiş-dönüş yapamadıkları takdirde uçağı tercih etmezler.
Kurban Bayramı’nın olduğu, 9 gün tatilin olduğu, herkesin memleketine tatile gittiği temmuz ayında tam 10 sefer iptal ediliyor.
Ben iddia ediyorum, her gün sabah gidiş-akşam dönüş olacak şekilde planlama yapıldığı takdir-de mücbir sebepler hariç hiçbir sefer iptal olmaz.
Bu şekilde havalimanının ne yolcuya bir katkısı var ne Türk Hava Yolları’na.
Her 3 seferden 1’inin iptal olduğu durumda, insanlar havalimanından geri döndüğü takdirde Al-lah aşkına kim uçağa güvenip bilet alır, yolculuk yapar.
Kalkacak mı kalkmayacak mı belli değil.
Kastamonulu olan hiç kimse sefer saatleri doğru planlandığı takdirde uçağın dolmayacağına inanmaz.
Otobüslerde yer yok ama uçakta yolcu yok. Böyle bir şey olabilir mi?
Bir başka üzerinde önemle durup, çözüm üretmemiz gereken konu yurt konusu.
Kastamonu Üniversitesi kampüsünde bulunan 2720 kişilik yurt. Bu yurt yıllardır gündemde.
Biliyoruz ki bu yurt Kastamonu Üniversitesi’ni tercih eden öğrenciler için çok önemli.
15 Eylül’de üniversiteler açılıyor. Ama biz hala o şikâyet, bu dava, o haklı, bu haksız derdindeyiz.
Burada bir vaka var. Sonuçta mağdur olan Kastamonu’yu tercih edip gelmiş, gurbetçi öğrenciler var.
Biz Kastamonulular olarak bu çocukların barınma problemini çözemeyecek miyiz?
Üniversitenin göbeğinde 2720 kişilik yurt, kısır çekişmeler yüzünden âtıl vaziyette bekletilir mi?
Ben buradan sormak istiyorum.
Yurdun açılamamasında sorumluluk kimde?
Müteahhit firmada mı?
Gençlik ve Spor Bakanlığında mı?
Kredi Yurtlar Kurumunda mı?
Bakanlığın İl teşkilatında mı? Valilikte mi Rektörlükte mi?
Hiç kimse suçu üzerine almıyorsa demek ki suç Kastamonu Üniversitesi’ni tercih eden öğrencilerde öyle mi?
Yazıklar olsun bu işe fesat karıştıran herkese.
Hadi çık ve konuş Doğan Ünlü. Bunun hesabını kim verecek bir açıkla, hepimiz öğrenelim.”