- Vakıflar Bölge Müdürü Erdal Pınar, Vakıf Haftası kapsamında düzenlediği basın toplantısında, Şeyh Şaban-ı Veli Camii restorasyonunun son durumu ve diğer çalışmalar hakkında bilgilendirmede bulundu.
- Pınar, “Fetih Suresi kapatılıyor, kapatılacakmış’ gibi haberler çıktı. Bunlar bizi çok üzdü. Kapatılması gibi bir durum söz konusu değil. Fetih Suresi’nin bir kısmı var. Harim bölümünde farklı bir duvar örülmüş, orada da bir diğer bölümü var. O duvarı da kaldıralım ve Fetih Suresi’nin tamamlayalım deniliyor. Bütün parametreler çerçevesinde, ‘Var olan duvarı da bir şekilde bırakalım ama Fetih Suresi’nin ışıklandırma yöntemiyle caminin merkezinde hepsinin görülebileceği şekilde projelendirelim’ dediler. Projelendirmesini yaptık. Biz kalem işlerini en güzel şekilde muhafaza edeceğiz. Kastamonulular müsterih olsun” dedi.
Vakıflar Bölge Müdürü Erdal Pınar, Vakıf Haftası dolayısıyladüzenlediği basın toplantısında, Şeyh Şaban-ı Veli Camii restorasyonunun son durumu ve diğer çalışmalar hakkında bilgilendirmede bulundu. Bilgilendirme toplantısına Vakıflar Bölge Şube Müdürü Erdal Arslan da katıldı.
Bölge Müdürü Pınar, haftayla ilgili şunları söyledi:
“Vakıf Haftası’nı 40 yıla yakın bir süredir her sene Mayıs ayının ikinci haftasında yurt genelinde vakıf bilincini aşlamak ve vakıf medeniyetini anlatmak amacıyla düzenlediği etkinliklerle kutluyor. Vakıf bilincini toplumda canlı tutmak, gelecek kuşaklara vakıf medeniyetini aktarabilmek amacıyla büyük atılımlar gerçekleştiren Vakıflar Genci Müdürlüğü Vakıf Haftası’nı her yıl belirlenen tema ile ilan ederek, toplumun her kesimine hitap eden yarışmam sergiler, sempozyumlar, çalışma grubu toplantıları, kardeş vakıf toplantıları gibi etkinlikler düzenleyerek toplumsal yardımlaşma ve dayanışmanın en güzel örneği olan vakıf bilincinin gelişmesine katkı sağlayacak çalışmalar yapmakladır. 2006’dan beri her yıl farklı bir tema ile kutlanan Vakıf Haftası bu yıl ‘Vakıf Medeniyetinde Sosyal Politikalar, Sosyal Yardımlar ve Paylaşma Geleneği’ temasıyla kutlanıyor. ‘Vakıf Medeniyetinde Sosyal Politikalar, Sosyal Yardımlar ve Paylaşma Geleneği’ temasıyla 9-15 Mayıs’ta kutlanan ve sloganı ‘Bir’den Binlere’ olarak belirlenen Vakıf Haftası kapsamında yaptığı işler ve iyilik projeleriyle ülkemiz ve toplumumuz için yol gösterici olan Vakıf İnsanlara ödülleri verildi. Kastamonu Vakıflar Bölge Müdürlüğü olarak, ilk-orta-lise düzeyindeki öğrencilerimize Şeyh Şaban-ı Veli Vakıf Müzesi Gezisi, okullarımızda konferanslar, vakıf ecdad ruhuna hatim okutulması ve mevlid-i şerif şeklindeki etkinliklerle Vakıf Haftası’nı kutluyoruz.”
Bölge Müdürlüğü olarak gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında da bilgi veren Pınar, şöyle konuştu:
“Biz Vakıflar Bölge Müdürlüğü olarak bir taraftan gelir getirici mülkiyeti değerlendirirken, bir taraftan da hayır hizmeti yapıyoruz. Bu bağlamda kendi yerleşkemizde ihtiyaç sahibi vatandaşlara gıda yardımında bulunmak, ekonomik durumu iyi olmayan öğrencilere burs vermek, herhangi bir geliri olmayan muhtaç, engelli, yetim, öksüz kişilere de muhtaç aylığı veriyoruz. Bu sene sosyal politikalar teması düşünüldüğünde, hayır hizmetleri olarak biz son 2 yıl içinde bölgesel kontenjanımızda yüzde 75 civarında bir artış sağladık. 2020 yılının başında 880 aileye gıda dağıtırken, bugün 2 bin 100 ailelik kontenjanımız var. Biz öncede bu gıda yardımlarını sadece il merkezinde yapıyorduk, kurumumun bu noktada bir politika değişikliği oldu ve ilçe merkezlerindeki vatandaşlara da gıda yardımı yapabiliyoruz. İlçe merkezleri için ayrılan kontenjanlarımız boş. Bu şekilde de ihtiyaç en muhtaç vatandaşa ulaşıp hayır işlerimizi yapmak istiyoruz.”
Vakıf eserleri hakkında da bilgi verenPınar,“325 tescilli vakıf eserimiz var. 185 tanesi Kastamonu il ve ilçelerinde. Kendi bölgemizde 180’e yakın vakıf eserini onardık. Bunun 128 tanesi Kastamonu ve ilçelerindeki vakıf eserleri. Hali hazırda Kastamonu merkezde Küpceğiz Mescidi, Ahmet Dede Cami ve Şeyh Şaban-ı Veli Camii’nde restorasyon çalışmaları sürüyor. Küpceğiz Mescidi ve Ahmet Dede Cami’nde fiziki gerçekleşme yüzde 80. Ekstra bir durum çıkmazsa bu camileri yaz ayında kullanıma açacağız. İbn-i Neccar Camii restorasyon açısından bitmiş durumda. Bir-bir buçuk ay içerisinde açmayı planlıyoruz” şeklinde konuştu.
Bölge Müdürü Erdal pınar, Şeyh Şaban-ı Veli Camii’ndeki restorasyon çalışmalarıyla ilgili son bilgileri de şöyle aktardı:
“Şeyh Şaban- Veli Cami’nin restorasyon çalışmaları için 20 Kasım 2020 tarihinde Güryapı Restorasyon Taahhüt ve Ticaret AŞ İle protokol imzalanmış ve 30 Kasım 2020 tarihinde yer teslimi yapılmıştır. ‘Tekke Cami’ niteliğindeki yapı, 16’ncı yüzyılda inşa edilmiş olup günümüze ulaşana kadar kimisi kapsamlı olmak üzere çok sayıda onarım geçirdiği tespit edilmiştir. Restorasyon çalışmasındaki amaç yapının bozulmuş bölümlerini özgün malzeme ve elemanlar aracılığıyla onararak binayı dönem eki eklentileriyle beraber Kastamonu tarihi dokusuna uygun halde özgün mimari karakterine ulaştırmaktır.
Restorasyon çalışmaları Kastamonu Vakıflar Bölge Müdürlüğünün kontrollüğü ve Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün verdiği kararlar doğrultuşunda yapılmaktadır. Restorasyon çalışmaları sırasında temizlik ve raspa sonucunda onaylı projelerde yer almayan iz ve bilgilere ulaşılmış, çıkan izler doğrultuşunda güncel projelendirme çalışmaları yapılmış, ilgili kurul üyeleri restorasyonun belli aşamalarında şantiye mahallinde gerekli incelemeleri yaparak projelerin uygun olduğuna karar vermiştir. Kurul üyeleri restorasyon çalışmaları aşamasında önemli kararların verilmesi gereken durumlarda da şantiye mahalline gelip verinde tespitler yapmışlardır.
Onaylı restorasyon projesi doğrultusunda; yapının çatı örtüsü kaldırılmış ve çürümüş ahşap malzemeler yenilenmiştir. Harim bölümünün kuzeyinde yer alan betonarme bölüm kaldırılmış, harim zemin kodu özgün haline getirilerek ve restorasyon projesine uygun olarak halvet hücrelerini oluşturan bölüm yenilenmiştir. Dış cephede özgün malzemeler ile sıva ve derz çalışmaları devam etmektedir. Cami minare külahında kurşun yenilenerek yoğun dökülmeler bulunan şerefe korkulukları sökülmüştür. Yerine özgün detayına taş korkuluk takılacaktır. Cami iç mekanında harim bölümü doğu ve batı duvarının belli bir yükseklikten sonra çift duvar olarak devam ettiği ve içte bulunan duvar yüzeyinde yazı olduğu görülmüştür, Yapılan çalışmalar sonucu yazının Fetih Suresi’nin ayetlerinden oluştuğu tespit edilmiştir. Yer yer kaybolan ve kesintiye uğrayan Fetih Suresi’nin tamamının cami harim duvarına yazıldığı düşünülmektedir. Yazı ile ilgili hazırlanan ek restorasyon projesi kapsamında halihazırda sağlam vaziyette bulunan 6 parça yazının itinalı temizlikleri yapılarak tespit edildiği şekliyle bırakılması ve bırakılan 6 adet açıklıkla cemaatin yazıyı, cami içerisinden kolaylıkla görebilmesi için alt kısmı eğimli olacak şekilde ve aydınlatma yapılarak korunması kararı alınmıştır. Kaybolan ya da dökülen yazı için harimde sonradan yapılan iç duvarda dökülen kısımların tamamlanıp tamamlanmayacağı konusunda simülasyon çalışmaları devam etmekte olup Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun vereceği karar doğrultusunda restorasyon çalışmalarına devam edilecektir.”
Erdal Pınar, Şeyh Şaban-ı Veli Camisi’ndeki restorasyon çalışmaları başladığında bugüne kadar hiç görüşmemiş bulgulara ulaştıklarını belirtti ve şöyle devam etti:
“Kimler tarafından yapıldığını bilmediğimiz kalem işleri ve Fetih Suresi’nin ayetleri çıktı. Caminin kendi bütünselliği dışında bir duvar yapıldığını gördü. Raspa işlerine başladığımızda iki duvar arasında Fetih Suresi’ne ulaştık. Bu konudaki ilgililere ve akademisyenlere varsa ellerinde çalışmaları paylaşmasını istedik. Çünkü elimizde bu konuda bir belge yoktu. Bu konuda karar alıcılarımızla istişare içerisindeydik. Koruma Kurulu hocalarımız 5 kez Kastamonu’ya gelip camide yerinde incelemelerde bulundular. Bizlere yol gösterdiler, fikirler verdiler. Bu kadar ciddi bir restorasyonda kamuoyunu doğru bilgilendirmemiz gerekiyordu. İlgili Ankara Koruma Kurulu hocalarımızın nihai kararı olmadan bir açıklama yapmak istemedim. 15 gün önce sosyal medyaya yansımadan önce kurul hocalarımız yerinde en son şeklini gördüler. Fetih Suresi’nin belirli bölgelerinin nasıl korunması gerektiğinin noktasında bir karar aldılar. Çok kıymetli bir eser. Çok dikkatli ve itinalı bir restorasyon işlemi gerçekleştiriyoruz. Çok beklenmedik bir durum olmadığı takdirde öngörümüz yaz aylarında bu restorasyonu bitirmek istiyoruz. İnşallah bunu da Kurban Bayramı’na yetiştirmek istiyoruz. Hedefimiz de bu. Çok olağanüstü bir durumla karşılaşmazsak planımız bu yönde. Ama restorasyon çok bilinmezleri olan bir durum. Fetih Suresi’nin dışında çeşitli bulgularımız da var. İstanbul’da konservasyona gönderdiğimiz taşınırlarımız var. İç aydınlatma anlamında söylüyorum. Kastamonulular rahat olsunlar, hiçbir sıkıntımız yok. ‘Fetih Suresi kapatılıyor, kapatılacakmış’ gibi haberler çıktı. Bunlar bizi çok üzdü. Kapatılması gibi bir durum söz konusu değil. Fetih Suresi’nin bir kısmı var. Harim bölümünde farklı bir duvar örülmüş, orada da bir diğer bölümü var. ‘O duvarı da kaldıralım ve Fetih Suresi’nin tamamlayalım’ deniliyor. Bu konunun hem sanat tarihi açısından, eserin bütünlüğü açısından statik olarak değerlendirilmesi gerekiyor. Bütün parametreler çerçevesinde ‘Var olan duvarı da bir şekilde bırakalım ama Fetih Suresi’nin ışıklandırma yöntemiyle caminin merkezinde hepsinin görülebileceği şekilde projelendirelim’ dediler. Projelendirmesini yaptık. Biz kalem işlerini en güzel şekilde muhafaza edeceğiz. Kastamonulular müsterih olsunlar.”
Cengiz MUHZİROĞLU