III. Selim dönemi Şeyhülislamlarından Kastamonulu Âşir Efendi’nin (1729-1804) oğulları da kendisi gibi tanınmış Osmanlı bilginlerindendir. Üç oğlundan Mehmed Hafîd Efendi kazaskerlik, Mehmed Ferid Bahaeddin Efendi (ö.1838) kadılık ve Taceddin Mehmed Efendi (ö.1849) müderrislik yapmıştır.
Şeyhülislam Âşir Efendi ve üç oğlu hakkında daha önce Ağabeyim Özdemir Tan’la birlikte kaleme aldığımız Gurur Kaynağımız Kastamonulular adlı 10 ciltlik biyografi ansiklopedimizin IV. Cildinde (Ankara 2005, s.108-110) bilgi vermiştik. Kısaca Mehmed Hafîd Efendi’yi tanıyalım.
Dedesi I. Mahmud dönemi Reisülküttaplarından Mustafa Efendi’dir (ö. 1748). Bu sebeple Hafîd (torun) lakabı verilmiştir. Babası Mustafa Âşir Efendi, 1798-1801 yılları arasında şeyhülislamlık yapmıştır.
Mehmed Hafîd Efendi‘nin kesin doğum tarihi bilinmiyor. Ailesi sayesinde çok iyi bir eğitimden sonra ilmiye sınıfında görev aldı. 1789’da Eyüp Mollası, 1797’de Bursa Mollası, 1798’de Mekke Mollası, 1799’da İstanbul kadısı oldu. 1807’de Anadolu Kazaskerliğine getirildi. III. Selim’in tahttan indirilmesi olayında suçlu görülüp görevden alındı, Kastamonu’ya sürüldü (1808). Bir yıl sonra II. Mahmud tarafından affedildi, İstanbul’a döndü. 1810 yılında Rumeli Kazaskerliğine getirildi. Bu görevde iken hastalanıp 21 Aralık 1811 tarihinde İstanbul’da öldü. Mezarı, Fındıkzade’de Pirî Mehmed Paşa Dergâhı’nın bahçesindedir. Şeyhülislam Âşir Efendi’nin de mezarı aynı yerdedir.
Şair, bilgin Mehmed Hafîd Efendi’nin bir Dîvân’ı ve altı araştırma eseri vardır. Bu eserler içinde biri, Türk dili için önem arz etmektedir. 1804 yılında kaleme alınan Galatât-ı Hafîd Efendi adıyla da tanınan 1123 maddeden/söz başından oluşan ed-Dürreü’l-Müntehabâti’l-Mensûre fî Islâhi’l-Galatâti’l-Meşhûre/Yaygın Dil Yanlışları Konusunda Açık Seçik İnciler adlı eser önce 1806 yılında İstanbul’da basılmıştır. Türkçedeki doğru sanılan, yaygın dil yanlışlarını açıklayan bir sözlüktür. Dilimizde halk diline yerleşmiş, bu hâliyle doğru hâline gelmiş, yaygın dil yanlışlarına “galat-ı meşhur” denir. Bu tür, başka Osmanlı yazarlarınca hazırlanmış sözlükler de vardır. Mehmed Hafîd Efendi’nin sözlüğü en muteber olanlardan biridir. Bu sebeple, Türk Dil Kurumunca 2018 yılında incelemesiyle birlikte, Latin alfabesiyle yeni baskısı yapılmıştır.
Âşirefendizâde Mehmed Hafîd: ed-Dürreü’l-Müntehabâti’l-Mensûre fî Islâhi’l-Galatâti’l-Meşhûre/Yaygın Dil Yanlışları Konusunda Açık Seçik İnciler, haz. Yakup Yılmaz, Ankara 2018, 746 s., TDK Yayınları:/1259. [Eserin sonuna aslının tıpkıbasımı da eklenmiştir.]
Kitap, Osmanlı Türkçesinden aktarma olduğu için ancak dil bilimciler tarafından istifade edilip kullanılabilecek özelliktedir. Amaç da budur zaten. Türk Dil Kurumu, eseri dil bilimci ve sözlük bilimcilerin yararlanması için yayımlamıştır. Madde başlarına/söz başlarına göz gezdirdiğimizde 1123 söz varlığı içinde dikkatimizi çeken pek çok kelimeyle, sözle karşılaştığımızı söyleyebiliriz. Değişik harflerden bazı örnekler vermek istiyoruz:
A. acemi, afakan, ahır, ahval, Amerika, arazi, ardıc, armud, Arnavud, aslan, ayak, ayân, ayaz, ayna, Aynalıkavak, azab.
B. baba, bakır, bâkire, balta, batlıcan, bekâr, beygir, boncuk, baston, boza, bulgur.
C. camadan, cenaze, cibinlik, cimcime, civa, cömerd, ciyer.
Ç. çabuk, çakal, çardak, çarşaf, çarşı, çeltik, çekic, çengel.
Bu örnekler, kitabın önemini açıklamaya yetiyor sanırım. Şeyhülislam Âşir Efendi’yi ve değerli evlatlarını bu vesileyle saygıyla anıyor, eseri baskıya hazırlayan Yakup Yılmaz ile yayımlayan Türk Dil Kurumu yöneticilerine Kastamonuluların şükranlarını sunuyoruz.