- Goncagül Keloğlu, 4 yıl önce başlayıp bir süre önce KOSGEB desteğiyle büyüttüğü işinde ahşap baskı kalıpları ve oyuncak gibi ürünleri Türkiye genelinin yanı sıra yurt dışına da gönderme başarısı gösterdi.
Goncagül Keloğlu, yaklaşık 4 yıl önce başladığı işinde “Kastamonu’dan nereye satacaksın?” gibi sözlere aldırış etmeden yaptığı ahşap ürünleri, Türkiye genelinin yanı sıra 9 ülkeye daha göndererek başarılı bir girişimcilik örneği sergiledi.
Selçuk Üniversitesi El Sanatları Teknolojisi Nakış Öğretmenliği Bölümü’nden 2012 yılında mezun olan bir çocuk annesi 31 yaşındaki Goncagül Keloğlu, Kamu Personel Seçme Sınavı’na (KPSS) hazırlanırken bir yandan da iş arayışına girdi.
Yaklaşık 4 yıl önce amatör olarak ahşap baskı kalıpları üretip sosyal medyadan satmaya başlayan Keloğlu, bir süre sonra işini büyütmeye karar verdi. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığından (KOSGEB) yaklaşık 7 ay önce 50 bin lira faizsiz kredi desteği alan Keloğlu, küçük bir atölye açtı.
Aldığı makinelerle işlerini geliştiren Keloğlu, daha büyük bir yere ihtiyaç duyunca atıl durumdaki yaklaşık 200 yıllık tarihi yapıyı kiraladı. Tarihi binanın bir bölümünde ahşap ürünler imal eden Keloğlu, yapının bir bölümünü de kafe olarak işletiyor.
Keloğlu, çeşitli motiflerin yanı sıra kurabiye ve mantı üretimi için yaptığı ahşap baskı kalıpları, tablo ve oyuncak gibi ürünleri sosyal medya aracılığıyla ABD, İsviçre, İtalya, Azerbaycan, Hollanda, Almanya, İngiltere, Macaristan ve Belçika’ya gönderiyor.
– “Baskı konusunda sayılı iş kadınlarından biri oldum diyebilirim”
Keloğlu, AA muhabirine, üniversiteden mezun olduktan sonra birkaç yıl ücretli öğretmenlik yaptığını söyledi. Üretmeyi çok sevdiği için üretim atölyesi kurmaya karar verdiğini belirten Keloğlu, “Günde 18-20 saat çalışarak 3-4 senede bulunduğumuz mekana kadar geldik. Sabretmek, emek vermek çok önemli. Ben pes etmeyenlerdenim.” dedi.
Geçen yıl girdiği KPSS’den atanabilecek bir puan aldığını anlatan Keloğlu, sevdiği için yaptığı işi sürdüreceğini dile getirdi. Devletin desteğinin de bulunduğu yere gelmesinde önemli rol oynadığına işaret eden Keloğlu, “Her gittiğimizde bize destek oldular. Bugün Türkiye’nin baskı konusunda sayılı iş kadınlarından biri oldum diyebilirim. İlk zamanlarda ‘Sen Kastamonu’dan nereye satacaksın?’ deniliyordu. Şimdi Türkiye’nin yanı sıra 9 ülkeye ürün gönderiyorum. Bu, gurur ve onur verici.” ifadelerini kullandı.
Keloğlu, bulundukları tarihi binanın geçmişte mahkeme salonu olarak kullanıldığına dair rivayetler olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
“O yüzden iş yerinin adını ‘Mahkeme Kafe’ koydum. Belgelerine ulaşamadım ama birçok kişi buranın mahkeme salonu olduğunu beyan etti. Burayı nezih bir mekan haline getirmek istedik. Burada kitap okumak isteyen okuyor, isteyen bizimle ahşap atölyesine gelip çalışabiliyor. Baskı atölyesinde baskı da öğrenebiliyor.”
BİLAL KAHYAOĞLU – AA