Özel bir şirkette Kastamonu merkezli müfettiş olarak görev yapan vahşi yaşam ve sualtı fotoğrafçısı, aynı zamanda da dalgıç Onur Güner’le konuştuk.
KASFOT üyesi Mehtap Özden’in, Balkan gezisinde çektiği fotoğrafları paylaştığı sunuma konuk fotoğrafçı olarak katılan ve “Türkiye’nin kuşları” temalı bir sunum gerçekleştiren Onur Güner’i yakından tanımak ve sizlere de tanıtmak istedik.
Kastamonu’yu “Vahşi doğasında yaşamak maceraya uçmaktır” diye tanımlayan Güner, sorularımızı cevaplarken ne kadar farklı bir isme evsahipliği yapmakta olduğumuzu anladık.
– Onur Güner sizi kısaca tanıyalım?
O.G: Ben Ispartalıyım. Özel bir şirkette müfettiş olarak çalışıyorum. Kastamonu’da bir yıldan bu yana ikamet ediyorum. İşim icabı çok sık seyahat etme fırsatım var. Çok sık seyahat edince de özellikle doğal yaşamı görme ve yakalama fırsatını buluyorum. Gördüğüm güzellikleri, doğanın sırlarını fotoğraflamaya çalışıyorum. Fotoğraf çekimi insana büyük bir mutluluk yaşatıyor.
– Türkiye Kuşları temalı fotoğraf sunumunuzu beğeniyle izledik. Fotoğraftaki ağırlığınız kuşlar mı? Kuş fotoğrafçısı mısınız?
O.G: Kuş fotoğrafçısı demeyelim. Vahşi doğa fotoğrafçısı dersek çok daha doğru olur. Doğada sadece kuşlar yok, bir çok canlı yaban hayatı var. Kastamonu’nun vahşi doğası fotoğrafçılığı sevenlere her zaman muhteşem güzellikler sunuyor. Sunduğu bu doğal yaşamda ışığı yakalayıp, size yalnızca deklanşöre basmak kalıyor.
– Türkiye’nin Kuşları temalı sunumunuzda Kastamonu coğrafyasından kuş var mıydı?
O.G: Yüzde yetmişi Kastamonu’dandı o fotoğrafların. Çünkü, kuşların göç yolları bu ilden geçiyor. Doğal yapının göç yolları üzerinde olması size de doğal olarak farklı kuş çeşitlerinin fotoğraflarını çekme imkanı veriyor. Devrekani şahinleriyle ve farklı kuş çeşitleriyle çok ünlü bir ilçe olabilir. Zengin bir vahşi ve yaban hayatı var. Fotoğrafçılar için fevkalede bir yer.
– Kastamonu’daki vahşi yaşam için “fevkalade” dediniz. Bunu biraz açar mısınız?
O.G: Vahşi doğal alanları hiç bozulmamış. Yaban hayvanları, kuş popülasyon ve yaban hayvanı zenginliğinin fazlasıyla olmasının tek nedeni coğrafyasında endüstriyel faaliyetlerin az olmasından kaynaklı olduğunu söyleyebilirim.
– Türkiye’de vahşi yaşamın başkenti diyebilir miyiz?
O.G: Evet. Bu coğrafyanın ormanlık olması ve insanı tarafından doğasının ve tarihi yapıların iyi korunması çok güzel. İyi ve doğru bir tanıtımı yapıldığında dünyada isim yapmış vahşi doğa fotoğrafçıları keşfedip buralara akın eder. Tek kelimeyle fotoğrafçıların başkenti olma konumunda çok özel bir il. Yeter ki tanıtılıp, farkedilsin. Buranın vahşi doğasında her zaman maceraya uçar ve yaşarsınız.
– Tanıtım için bir öneriniz var mı?
O.G: Şöyle bir önerim olur. Vahşi yaşamın en güzel karelerinden iyi bir tanıtım katoloğu yaptırılmalı. Belediye Başkanlığı yapılacak olan vahşi yaşam katoloğuna destek olmalı. Bunu da çok rahat yapabilecek güç ve doğallık bu ilde çok fazlasıyla var.
– Başka hobileriniz de var mı?
O.G: Dalgıcım. 20 yıldır dalıyorum. Denizin dibinde zıpkınla balık avlamayı severim. Vahşi doğa fotoğrafçılığımın yanında, su altı fotoğrafçılığı da yapıyorum. Sualtı Sporları Federasyonu’nun lisanslı sporcusuyum.
– İşiniz gereği seyahat etmek de sizin için maceraya mı uçmak?
O.G: Önce işinizi en iyi şekilde yaptıktan sonra boş zamanlarınızda vahşi doğanın içinde ve denizin dibinde maceraya uçmak bir başka güzel. Sık seyhaat edenler mutlaka yanlarında bir fotoğraf makinesi bulundurmalı. Fotoğrafçılık demek, farklılıkları anında görüp yakalamak demek.
– Yurt dışı seyahatler de oluyor mu? Son söylemek istediklerini de kısaca alıp sohbetimizi bitirelim.
O.G: Önümüzdeki hafta, Singapur ve Tayland’da vakit geçirmek için yurtdışına çıkacağım. Kastamonu’yu çok sevdim. Doğası, tarihi, kültür yapıları ve vahşi yaşamı fotoğrafçı olarak bana harikalar sunuyor. Mest oluyorum bu güzel coğrafyaya. Bir vahşi yaşam katoloğu yaptırılrsa destek vermeye de her zaman hazırım.
•••
İşi ve görevi gereği çok il geziyor vahşi doğa ve su altı fotoğrafçısı, 20 yıldır da lisanlı dalgıçlık yapan Ispartalı Onur Güner, şehrimizin güzelliklerinden övgüyle sevgiyle bahsetti. İlimizin vahşi yaşamından ve kuşlarından bir katolag yapılarak tanıtmın yapılmasına destek olacağını söyledi. Vahşi doğamızda maceraya uçan Onur Güner’i iyi ki tanıdık. Tanışmamıza ve yaptığımız kısa sohbeti paylaşmamıza vesile olan KASFOT’a, Abanalı doğa fotoğrafcısı Mehmet Şenol ve fotoğraf sanatçımız Fahri Özbek’e de teşekkür ediyoruz. Bir başka yazıda buluşmak üzere mutlu kalın.
TURGUT YILMAZ