Beton içerisine sıkışıp kalmış gündelik hayatta anlamlı bir değişiklik yapmak, vatandaşları toprakla buluşturmak adına önemli bir adım atan Kastamonu Belediyesi, balkonları yeşertecek, organik ürün yetiştiriciliğini destekleyecek ve üretmenin hazzını bir nebzede olsun yaşatacak olan projeyi hayata geçirdi.
Belediye Başkanı Opr. Dr. Rahmi Galip Vidinlioğlu’nun ‘Toprakla barışmalıyız, üretmeliyiz, üreterek güçleneceğiz’ açıklamasının ardından verdiği talimatla başlayan projede fide dağıtımını duyurusu Dünya Çiftçiler Günü’nde yapılmıştı.
Kastamonu kendi sebzesini yetiştiriyor sloganıyla yola çıkan Kastamonu Belediyesi, Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından atalık tohumlardan ürettiği domates, salatalık ve biber fidelerini Kuzeykent Mahallesi Kastamonu Belediyesi Fidanlığı’nda Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, Başkan Yardımcıları Mehmet Yurt, Serkan Bahçacıoğlu ve belediye meclis üyelerinin de katılımıyla halka dağıttı.
Sosyal mesafeye özen gösterilen ve gerekli tedbirlerin alındığı organizasyonda konuşan Belediye Başkanı Opr. Dr. Rahmi Galip Vidinlioğlu, sürecin devam edeceğini ve toplamda yaklaşık 45 bin fideyi vatandaşlarla buluşturmayı hedeflediklerini söyledi.
Belediye Başkanı olduğu ilk günden itibaren bu çalışmayı hayata geçirmek adına adımlar attığını da sözlerine ekleyen Başkan Vidinlioğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“ATALIK TOHUMLARIMIZA SAHİP ÇIKMALIYIZ
Atalık tohumlarımıza mutlaka sahip çıkmamız lazım. Bu amaçla zaten bizde bir hayli birikmiş tohumlar vardı. Yine aynı şekilde atalık tohumu elinde bulunduran hemşehrilerimizin desteğiyle böyle bir projeyi hayata geçirdik.
Biz, bu yıl Şeker Fabrikamızda iki tane sera kurduk. Burada fide üretimi yapacaktık ancak korona virüs salgını nedeniyle bu seralarda fide üretimi yapamadık. Ama buradaki seramızda ürettiğimiz fideler bile zannediyorum ki hemşehrilerimize yetecek kadar var. Biber, domates ve salatalıktan oluşan yaklaşık 45 bin civarında fideyi talep eden vatandaşlarımıza ulaştırıyoruz. Birer ikişer tane herkes alıp evlerinde saksılarına, bahçelerine ekebildin diye fidelerimizi dağıtıyoruz. Bu sayede ata tohumlarımızı biraz daha arttırmak istiyoruz.
ASIL ÖNEMLİ OLAN ÇOCUKLARIMIZIN ÜRTEMİNİN KEYFİNİ YAŞAMASI
Benim için asıl önemli olan şey özellikle çocuklarımız. Çocuklarımız atalık tohumdan üretilen sebzeleri tatsınlar hem de üretmenin keyfini yaşasın organik ürün tüketsinler istiyoruz. Dolayısıyla herkes bu tohumlardan alıp balkonlarında dahi üretim yapabilirler, bu fideleri üretebilirler. Buradan elde edecek ürünlerle toprakla barışma adına önemli bir adım atılmış olacaktır. Onun için emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
İKİ SERAMIZI KOVİD-19 SALGINI NEDENİYLE HAYATA GEÇİREMEDİK
İnşallah bu tohumlarımızın sayısını arttırırız ve Covid-19 günlerden sonra mutlaka bu anlamda bizim toprakla barışmamız ve yeniden kendi ürünlerimizi üretmemizin şart olduğunu düşünenlerdenim. İnşallah böyle bir bilince bizimde katkımız olmuştur.
Şeker Fabrikası’ndaki iki seramızı koronavirüs salgını nedeniyle hayata geçiremedik. Ama önümüzdeki günlerde sera çalışmasını tamamlayacağız. Bizim orayı düşünmemizdeki maksat özellikle kışın sıcak su da olduğu için üretime orada devam etmekti. Şimdilik kendi seramızda Park ve Bahçelerimizin bünyesindeki seramızda yaklaşık 45 bin civarında domates, biber ve salatalık fidesi ürettik ve bunları da bugün halkımıza dağıtıyoruz. Peyderpey de bu dağıtımlara devam edeceğiz.”
“KASTAMONU BELEDİYESİ’NE TEŞEKKÜR EDERİM”
Fide dağıtımına gelen vatandaşlarımızdan Nuri Sarıcı, Kastamonu Belediyesi’nin yaptığı uygulamayla ilgili yetkililere teşekkür etti ve “Evimin önünde küçük bir bahçem var. Her yıl burayı ekiyorum. Atalık tohumlardan elde edilen fideleri de buraya ekeceğim” dedi.
“HERKES BU UYGULAMADAN İSTİFADE ETMELİ”
Nurettin Özdemir ise Kastamonu Belediyesi’ne teşekkür ederken ata tohumun ekilmesinin önemine değinerek herkesin bu uygulamadan istifade etmesi gerektiğini söyledi.
“ATALIK TOHUMLARIN ÜRETİLMESİ BU DÖNEMDE YAPILACAK EN ÖNEMLİ İŞ”
Rehber öğretmeni olarak ilimizde görev yapan Ebru Gülşen Aydoğdu ise üretimin önemine değinerek uygulamayı çok değerli bulduğunu söyleyerek “Çünkü bu tohumlar bizim mirasımız. Sağlığımız için ilk baştan gerekli, geleceğimiz aslında bizim bu tohumlarda. Mutluyum, özellikle belediyemizin böyle bir çalışmasından ötürü daha da mutluyum.
Benim yaşımdaki hiçbir insan bunlarla uğraşmıyor. Markette, pazarda her şey hazır olarak alıyor ama bunların hepsi GDO’lu ürünler, sağlığımıza zararlı. Bunlar atalık tohum olduklarına göre atalık tohumlarımızın çoğaltılması bence şu dönemde yapılacak en önemli işlerden bir tanesidir. Çünkü gıdayı, suyu elinde tutan insanlar bence gelecekte ayakta kalabilecekler” dedi.