Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kastamonu İl Başkanlığı, dün milletvekili adaylarıyla birlikte Atatürk Anıtı’na çelenk koyarak 24 Haziran milletvekili seçimlerinin startını verdi.
Çelenk sunumunun ardından parti il başkanlığında ise basın toplantısı düzenlendi. CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin basın toplantısında yaptığı açıklamada CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi’nin oluşturduğu Millet İttifakı’nın Kastamonu’da kesinlikle bir milletvekili çıkaracağını, 27.Dönemde Meclis’te Kastamonu’nun CHP tarafından da kesinlikle temsil edileceğini söyledi.
Kastamonu’da aday listelerinde kadınlara ve gençlere yer veren tek partinin CHP olduğunu da dile getiren Hikmet Erbilgin, Kastamonulu kadınların ve gençlerin bu mesajı doğru alacağından, bu mesaja omuz ve destek vereceğinden kuşku duymadıklarını dile getirdi.
“ZOR BİR SÜREÇTEN GEÇİYORUZ”
CHP’nin iktidar olduğunda çözüm için üzerinde duracağı 5 ana başlık olacağını belirten Hikmet Erbilgin, bunların ekonomi, eğitim, toplumsal barış, demokrasi ve dış politika olduğunu söyledi.
Aday adaylığına müracaat eden, Türkiye’nin bu zor döneminde bu kutsal ve onurlu göreve talip olan bütün arkadaşlarına teşekkür ettiğini de söyleyen Hikmet Erbilgin, “Genel merkezimiz, örgütlerimizinde görüşlerini alarak merkez yönetim kurulumuzu toplamış; peşinden parti meclisinde Hasan Baltacı, Ayşegül Soylu Muslu ve Devrim Ezgi Özalp’i Kastamonumuzu temsil etmek üzere milletvekili listelerinde yer vermiştir” dedi.
Üzerinde duracakları 5 ana başlık hakkında da açıklamalarda bulunan Erbilgin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ülkemiz açısından ekonomimiz hepinizinde bildiği gibi zor günler yaşıyor. Cumhuriyet Halk Partisi, bunu da çözmeye taliptir. Ekonomimiz çok vahim bir noktada. Çiftçi traktörü, şoför otobüsü, tırı, kamyonu, taksici taksisi için dünyanın en pahalı benzinini ve mazotunu kullanıyor. İktidar, faiz lobisine hizmet ediyor. Son 15 yılda yurt dışında bir grup tefeciye ödenen faiz 148 milyar dolardır. İçeride ki sermayalere ödenen para 689 milyardır. Yakalarını tefecilere, faizcilere kaptırmış durumdalar. Bu yüzden faizi düşüremiyorlar. Bu yüzden üretemiyorlar. Bu yüzden işsizlik her geçen gün artıyor. Faiz sistemi üzerine kurulu bir ekonomi yarattılar. Devletin bütün mallarını sattılar, satmaya da devam ediyorlar. En son Kastamonumuz’unda içinde yer aldığı Şeker fabrikalarını da satarak, satacak hiçbir şey bırakmadılar. Kriz geldi kapıya dayandı. Biz ise ekonomiyi üreten, üretim ekonomisine dönüştüren politikalar uygulayacağız. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun sizlere sözü var: Bir yıl içerisinde yoksulluğu tarihe gömeceğiz! Nasıl mı? OHAL’i kaldıracağız. Hukuk güvencesi olacak, demokrasi olacak. Vatandaş yatırım yapmaktan çekinmeyecek. Kim istihdam yaratıyorsa; her türlü teşviği vereceğiz. Askeri ücretlerden vergi almayacağız. Sadece sanayide değil, tarımsal üretimide aynı şekilde destekleyeceğiz. Artık saman ithal etme ayıbı yaşamayacağız. İşsizler ordusu gidecek; yerine çalışanlar ve üretenler ordusu gelecek. İktidarımızda söz veriyoruz: Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Herkesin bir işi olacak. Yine eğitim alanında, Kastamonu’muzun da yaşadığı nitelikli-niteliksiz okullar kargaşasına son vereceğiz. 15 yıldır iktidar, eğitimi hiçe dönüştürdü. Bu yönüyle bir ülkenin geleceğinin eğitime bağlı olduğu bilincindeyiz. Eğitim, bir siyasi partiye militan yetiştirme aracı yapılamaz. Okullarda bir siyasi militan yetiştirme eğitimi verilemez. Eğitim, Türkiye’nin geleceği ve güvencesi için verilir. Bu ülkeyi çağdaş uygarlığı yakalamış çocuklara bırakalım diye verilir. Şu anda bırakalım eğitimde bir stratejiiyi, bir politikamız olmasını; dönemlere ait bir sistemimiz bile yok. Her bakana göre kurallar, sınavlar ve eğitim sistemi değişiyor. Çocuklarımızı, bu değişimleri yaparken denek olarak kullanıyorlar. Çocuğu milli eğitime denek olarak kullanan bu dünyada ki tek hükümet, AKP Hükümeti’dir. Biz, bütün öğretmenlere saygınlıklarını yeniden kazandırmak için öğretmenler meslek kanununu çıkaracağız. Onları, kanunların tanıdığı olanaklar sayesinde bilgiyle donatacağız. Gelecek kaygısından kurtaracağız. Maaşları bugünün yoksulluk sınırı olan 5 bin 415 liranın üstüne çıkaracağız. Her öğretmene, öğretmenler gününde bir maaş ikramiye vereceğiz. İş garantili eğitime öncelik vereceğiz. Öğrenci mezun olduğu gün işi hazır olacak. CHP iktidarında söz veriyoruz, eğitim parasız olacak. Bu ülkenin en önemli yaralarından biriside toplumsal barış. Toplumsal barış, özellikle AKP döneminde derin ayrılıklar yaşadı. Derin yarıklar açıldı. Toplumsal demokrasimizin sorunu bazen Kürt, bazen de Doğu-Güneydoğu sorunu olarak dile getiriliyor. Toplumsal barış sorunu, demokrasi ve özgürlük bağlamından ele alınıp; çözülmek zorundadır. Kürt sorunu ile terör sorunu arasında ki hassas dengenin çok dikkatli belirlenmesi gerekmektedir. 2002’de terör neredeyse sıfırlanmışken; önce terör örgütleri ile masaya oturuldu sonra PYD ile toplantılar yapıldı. 7 Haziran sonrasında politik değişim yaşandı ve bugün artık terör, kendi coğrafyamızdan çıkıp, Türkiye sınırının ötesinde de geniş bir alanda varlığını sürdürüyor. Adına ister Kürt sorunu, ister Doğu-Güneydoğu deyin, bu sorunu çözecek olan parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Söz veriyoruz terörü 4 yılda bitireceğiz. Terörü bitirmek için demokrasi vazgeçilmez bir başlık. Biz bu ülkede demokrasiyi kolay inşaa etmedik. Bedeller ödedik. Gencecik findan gibi çocukları, başbakan ve bakanları dar ağacına gönderdik. 100’üncü yılına beş kala, Cumhuriyeti hak ettiği demokratik yönetimle, düşünce ve ifade özgürlüğüyle buluşturmak istiyoruz. Hiçbir kişiye, aileye, sınıfa ve zümreye ayrıcalık tanımadan; kanun önünde herkese eşit muamele yapılan bir Türkiye yaratmaya talibiz. Yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını savunuyoruz. Hür, bağımsız, denetleme görevini herhangi bir baskı altında kalmadan yerine getiren bir medya istiyoruz. Gazetecilerin hapse atılmadığı, yazarların düşünce suçuyla yargılanmadığı bir Türkiye için iktidar olmak istiyoruz. Eleştiriye tahammülü olan; eleştiriyi, demokrasinin bir gereği olarak gören bir yönetim anlayışının temsilcisi olmaya talibiz. Kadının, ikinci sınıf insan muamelesi görmesine karşı çıkıyoruz. “Kadına şiddete hayır” diyoruz. 15 Temmuz gecesinde, hainlere karşı demokrasimizi koruduğumuz gibi, bundan sonrası içinde bu ülkeyi demokrasinin teminatı Cumhuriyet Halk Partisi olacaktır. Özellikle Suriye’de ve dünyanın birçok seçkin ülkesinde, ülkemizin giderek tecrit edildiğini acı deneyimlerle yaşıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarında dış politika en önemli başlıklardan birisi olacaktır. Yalnızlaşan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Herkesin ittiği ve eleştirdiği bir Türkiye tablosu ile karşı karşıyayız. Türkiye, egemen güçler tarafından savruluyor. Ve savrulduğunda da “aldatıldık” diye itiraf ediliyor. Dış politika, milli olmak zorundadır. Dış politikaya egemen güçlerin beklentileri yöne veremez. Bu Türkiye’nin felakete sürüklenmesi demektir. Kendinize şunu sorun: Türkiye’nin; Mısırla, Suriyeyle, Irakla, İranla, Libyayla, Rusyayla, Yunanistanla, AB’yle ve Amerika’yla kötüleşen ve şu anda belirli bir ıslaha sahip omayan ilişkileri olması normal midir? Bu böyle gidecek midir? Bu ilişkileri Türkiye’nin çıkarları üstüne inşa edecek tek parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir. “Yurtta barış, dünyada barış” diyen tek parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Yüzümüzü, insan haklarının evrensel değerlerine, hukuk devletine ve adalete önem veren milletlere çevireceğiz.”
Kastamonuluların karşısına kadın ve genç adaylarla çıktıklarını da belirten Hikmet Erbilgin, CHP’nin bu mesajının Kastamonu kadınları ve gençleri tarafından doğru algılanacağından kuşku duymadıklarını söyledi.
“Diğer partilerin listelerinde de kadın ve genç adaylar görmek isterdik” diyen Erbilgin, “Kadın ve genç adaylarla çıkıyoruz. Kastamonu İlk Kadın Mitingi’nin gerçekleştirildiği bir şehirdir. Kastamonu Türkiye’ye damga vurmuş, İstiklal Yolu’na sahip bir şehir. Türkiye’de kadınları ve gençleri esas almayan siyasi partilerin başarıya ulaşma şansının olmadığını düşünüyorum. Bizim açımızdan siyaset bir kariyer planlaması değildir. Bizim için bütün adaylarımızın şahsında Kastamonumuzun kadınlarıyla ve gençleriyle vücut bulduğuna inanıyoruz. Diğer partilerin listelerinde de kadın aday görmeyi arzu ederdik. Ancak göremedik. Kastamonulu kadınlarımızın bu mesajı doğru alacağından, bu mesaja omuz ve destek vereceğinden hiç kuşkumuz yok. Ben şimdiden kadın adaylarımıza teşekkür ediyorum. Her biri bir Şerife Bacı olduklarının bilincinde sahaya çıkacaklar. Bu yönüyle çok mutluyuz” ifadelerini kullandı.