AK Parti İl Başkanı Halil Uluay’ın geçtiğimiz günlerde partisinin İGM üyelerinin katılımı ile yaptığı grup toplantısında dile getirdiği kamu kurumlarının şehir dışına çıkarılmasına yönelik düşüncelerinin vahametinin farkına yeni vardım…
Kamu arazisini satıp, parasıyla köy yollarını yapmak kimsenin aklına gelmeyecek cin bir fikir olsa gerek.
Uluay, DSİ arazisi üzerinden, kamu kurumlarına ait şantiyelerin şehir merkezi dışına çıkarılmasıyla boşalacak alanların yine kamu yararına değerlendirileceğinden söz ediyor…
Hadi diyelim bu amaçla devir yapıldı, aradan bir süre geçtikten sonra bu arazilerin kamu yararından çıkarılmayacağının garantisi var mı?
Maziye bakıldığında kamu yararı ilkesinin ilimizde pek de sağlıklı işlemediği görülür sanırım…
Kamu yararının üzerine kamu yararı çıkarmakta ilimizin üstüne yok, her zaman haklı gerekçeler bulmakta pek mahiriz.
Uluay, “Şu an Özel İdare’nin kullandığı alanlar hazineye ait. Özel İdare ile hazine arasında takaslar yapılıp bu alanların Özel İdare’nin mülkü olması için çaba gösteriyoruz” şeklinde açıklamasını sürdürüyor…
Geçtiğimiz günlerde İl Özel İdaresi yetkilileri ile yaptığı toplantıda, İl Özel İdaresi’nin eski sanayi mahallindeki arazisini satma konusu masaya yatırıldı mı peki?
Yatırıldı…
Söz konusu binlerce metrekare alan satılacak, parasıyla köy yolları yapılacakmış.
Uluay’ın açıklamasında bu konu üstü örtük geçiyor…
“Kastamonu’da köy alt yapısı büyük bir sorun ve bu yakın zamanda çözmek kolay değil. Kastamonu harita üzerinde küçük gibi görünse de, düzlediğinizde Türkiye’nin en büyük coğrafi yapısına sahip ili olur. 11 bin kilometreye ulaşan yol ağımız var. Yılda bin kilometre yol yapsak, yolu yapılan bir köye sıra 10 yıl sonra geliyor. Bu yolların 5 ya da 6 yılda deforme olduğunu düşünürsek bir köy en az 5 ya da 6 yıl mağdur oluyor. Bu nedenle bizim her yıl 2 ya da 3 bin kilometre yol yapmamız gerekiyor. Bu da ciddi bir kaynak ve ciddi bir efor gerektiriyor. Mevsimsel çalışma süresini de konuşmaya gerek yok. Bu diğer köy alt yapı hizmetleri içinde geçerli. Bu nedenle ekstra kaynaklar bulmamız lazım. Türkiye’nin en iyi bütçesini alıyoruz ama Kastamonu’nun özel şartları dikkate alındığında merkezi bütçeden ne kadar fazla alırsak alalım var olanın üzerine çok fazla bir hizmet koyma şansımız olmuyor. Çünkü zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu nedenle kendi çapımızda, kendi imkanlarımızla bütçeler geliştirmemiz gerekiyor. Bu konuda da çalışmalar yapıyoruz”.
Uluay, hükümetten umudu kesmiş anlaşılan…
Çare olarak ilimizin elindeki sermayeye gözü dikmiş.
Kendi yağımızla kavrulacaksak…
Siyaset kurumunun görev ve sorumluğu ne o halde?
Bir de “Okul yerlerinin daha sağlıklaştırılması açısından kamu alanları illaki değerlendirilecek. Genel olarak tüm kamu alanları gündemimizde” ifadeleriyle izah edilen konu var Uluay’ın açıklamaları içinde…
Taşköprü kavşağındaki İl Özel İdaresi lojmanlarının yıkılıp yerine ilkokul yapılması benzeri projelerse sözü edilen; baş üstüne.
Yok, okul alanlarını özel sektör maharetiyle şehir dışına taşıyalım, yerlerine gökdelen dikelimse…
Kusura kalmasın kimse.
İl Özel İdaresi lojmanlarıyla aynı mahalde bulunan Karayolları lojmanlarının da boşaltılacağı yönünde bir söylenti var…
Doğruysa bu söylenti, o alan ne olarak kullanılacak?
Uluay’ın ilimizi ve hizmet bekleyen vatandaşlarımızı düşündüğünden zerre şüphem yok…
Ancak Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma riski de var; korkum o.