Verdiği eşsiz seyir zevki ve heyecanın yanı sıra tanıtım namına ilimizin dünyaya açılacağı pencerelerin başında gelen spor alanında, tahtaya üç defa vurun, senede bir Avrupa Şampiyonası düzenler hale geldik şaka maka…
Geçtiğimiz yıl Doğu Avrupa Enduro ile zuhur ettiğimiz Avrupa podyumuna bu yıl ise Avrupa Şampiyon Kulüpler Kros Şampiyonası ile çıkıyoruz.
Atletler koşacak…
Kastamonu kazanacak.
Her ne kadar kıymeti harbiyesine çok fazla vakıf olmasak da…
Havası suyuyla, dağı yamacıyla, ayazı çamuruyla Avrupalının görünce hasta olduğu eşsiz bir spor platosuna sahibiz anlaşılan.
Pedala basanın da tabana kuvvet koşanın da yolunun Kastamonu’ya çıkması tesadüf olmasa gerek…
Daha başka hangi spor branşındaki üst düzey müsabakalara ev sahipliği yapacağımız şartlara haiz olduğumuzu merak eder oldum açıkçası.
Nasıl bir spor platosuna sahip olduğumuzu izah etmek namına altını çizmekte fayda var…
Yarınki Avrupa Şampiyon Kulüpler Kros Yarışmaları misal, halihazırda dünyanın en köklü dördüncü kros müsabakası inanmazsınız.
İlki 1962’de düzenlenen şampiyonanın 53’üncüsüne ilimizde imza atılacak; Kastamonu Valiliği, Kastamonu Belediyesi, Avrupa Atletizm Birliği, Türkiye Atletizm Federasyonu ve Üsküdar Belediyesi’nin işbirliğinde…
Geçtim ülkemizdeki vilayetleri kim bilir kaç ülke ev sahipliğine talip olmuştur da bu yıl için, ilimizin ardında kalmıştır.
Hani hep ilimizin tanıtım eksiğinden dem vurup duruyoruz ya turist kısmı her ayağını kestiğinde ilimizden…
15 ülkeden, 33 takımdan, 188 atletin boy göstereceği Kadıdağı bu sayede dünyaya reklam olacak, var mı daha ötesi? Kim bilir kaç medya kuruluşunun yörüngesinden yansıyacağımızı dünyaya yahut kaç yorumcunun yazısında “Kastamonu” kelimesini geçeceğini tahmin bile edemiyoruz?
Birer yıl arayla “enduro”, “kros” derken, ilimizin uluslararası spor şampiyonaları eksenli spor turizmine önemli bir adım attığının ayırtına vilayetin tüm kesimleri olarak bir an önce varmalı ve çıtayı daha yükseğe çıkarmak için daha bugünden gelecek yılın planlamasını yapmalıyız…
Bugünden altını çizeyim, önümüzdeki yıl hangi spor branşında olursa olsun uluslararası bir şampiyonaya ev sahipliği yapamazsak eğer, bu ilimiz namına başarısızlık anlamına gelecektir kesinlikle.
Avrupa’nın sayılı krosçuları ayağımıza kadar gelmişken, sabahtan itibaren çoluk çocuk Kadıdağı’na çadır kurmak için yarın eşsiz bir gün kesinlikle…
Mangal yakmadan ama!
•••
Not: Sporun kitlelerin nezdinde “seyirci” olmaktan çıkarılıp, operasyonel manada tabana yayılmasında…
Ülkemizin son yıllarda önemli mesafe kat ettiği itiraz götürmez bir gerçek.
Futbol harici spor branşlarında 3 milyon 219 bin lisanslı sporcu var ülkemizde 2014 yılı verilerine göre…
Üstelik bu rakam yerinde durmuyor her yıl düzenli olarak artış gösteriyor, 2007 yılında futbol hariç lisanslı sporcu sayısı sadece 1 milyon 262 bindi misal.
Futboldan sonra ülkemizde lisanslı sporcuya sahip olan ikinci spor branşı hangisi biliyor musunuz?
“Satranç”.
Ülkemizde satrançtaki lisanslı sporcu sayısı 2014 itibarıyla 434 bine ulaşmış durumda…
Kafa yormaya değer bir veri sanırım.