Kırsal kalkınmada önemli adım
Köy-Koop’un, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın IFAD destekli Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi kapsamında kurduğu, 27 köye hizmet verecek ve 4 bin 275 çiftçinin yararlanacağı Süt Toplama Merkezi düzenlenen törenle açıldı.
Vali Avni Çakır, Milletvekili Metin Çelik ve Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, önümüzdeki süreçte tarımsal üretimin kazanacağı büyük öneme işaret ettiler ve projenin önemine dikkat çekip bu konudaki hassasiyetin artırılması gereğine vurgu yaptılar.
Daire Başkanı Dr. Ayniye Şule Özveren, “Buradan ülke ekonomisine katkı sağlayacak sayılamayacak ürün bulunuyor. Buğday, arpa, çeltik, sarımsak, patates gibi sanayi ürünleri ile tıbbi ve aromatik bitkiler açısından oldukça önemli. Burada yapacak çok işimiz var” diye konuştu.
Köy-Koop Başkanı Erol Akar da, “Batı bölgelerindeki sanayileşme sonucu hayvancılıktan uzaklaşıldığı dikkate alınırsa, bölgemizin giderek daha cazip hale geleceği görülmektedir. Oluşan fırsatların değerlendirilmesinin ve kapsamlı çalışmaların yapılmasının kaçınılmaz hale geldiği görülmektedir” dedi.
Kastamonu Köy Kalkınma ve Diğer Tarımsal Amaçlı Kooperatifler Birliği’nin (Köy-Koop), Tarım ve Orman Bakanlığı Etüd ve Projeler Daire Başkanlığı tarafından yürütülen ve Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu’nca (IFAD) desteklenen Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi kapsamında kurduğu Süt Toplama Merkezi açıldı.
27 köye hizmet verecek ve Köy-Koop ortağı 4 bin 275 çiftçinin yararlanacağı merkezle birlikte yine proje kapsamında alınan ve toplam tutarı 4 milyon lira civarında olan malzeme de üreticilerin hizmetine sunuldu.
“Yıllık 330 bin ton
süt üretimi var,
bunu arttırmalıyız”
Merkez Mescit köyünde yapılan açılış törenine katılan Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Etüt ve Projeler Daire Başkanı Dr. Ayniye Şule Özveren, proje ile ilgili bilgi verirken, yöredeki süt üretimini artırmaları gerektiğini vurguladı ve şunları söyledi:
“Batı Karadeniz Bölgesinde Kastamonu, Sinop, Bartın bir de Akdeniz Bölgesinde Adana, Mersin, Osmaniye bölgemizde var. İki bölgede 45 ilçede bin 793 köyde şu an için çalışmalarını devam ettirdiğimiz bir proje sürüyor. Bu sene itibariyle iki ilimiz daha eklendi. Kahramanmaraş Akdeniz Bölgesinde, Çankırı da Karadeniz Bölgesinde şeklinde iki ilimiz daha eklendi. Önümüzdeki yıl 8 il’e çıkmış olacağız. 2018 yılından bu tarafa başladı, 2021 yılında biraz sıkıntılarla devraldık. 2022 yılı ise yükseliş yılımız olacak sizlerin, hepinizin desteğiyle…
Kastamonu’da yüzde 28 tarım alanı bulunuyor. Buradan ülke ekonomisine katkı sağlayacak sayılamayacak kadar ürün bulunuyor. Buğday, arpa, çeltik, sarımsak, patates gibi sanayi ürünleri ve tıbbi ve aromatik bitkiler açısından oldukça önemli. Aslında burada yapacak çok işimiz var. Tarım ve tarıma dayalı sanayi işletmeleri içeresinde 68 adet süt ve süt ürünleri ön planda yer alıyor. Büyükbaş hayvancılık sektörü bu veriyle Kastamonu’da oldukça önemli görülüyor. Yılda 330 bin ton süt üretimi gerçekleştiriliyor. Süt üretiminin alt yapısının güçlendirilmesinin ve sütte soğuk zincir oluşturularak kalitenin ve gelirinin üreticilerimizin arttırılması amacıyla 27 köyümüzde bu tesisler tamamlanmış vaziyettedir. Bugünden itibaren açılışını yaparak üretime geçiyor. Bu tesisin toplum tutarı içerisinde Kırsal Dezavantajlar Kalkınma Projesinden sağlanan 1 milyon 893 bin 750 TL’lik bir hibe tutarımız var. Proje çerçevesinde köylerimize 3 adet 5 tonluk süt soğutma tankı, 3 adet 3 tonluk süt soğutma tankı, 3 adet 70 kw’lık jeneratör, 13 adet 40 kw’lık jeneratör, 9 adet baskül otomasyon, 8 adet ön alan tankı, 8 adet pompa, 1 adet süt analiz cihazı, 19 adet ph metre alımı gerçekleştirildi. Bunlar Köy-Koop’a teslim edilmiştir ve köylülerimizin hizmetine sunulmuştur. Projeden 4 bin 275 üreticimiz faydalanacak.”
“Önümüzdeki süreç
tarımın çok önem
kazandığı bir süreç olacak”
Kastamonu Belediyesi olarak 3 yıldır ata tohumlarından dağıttıklarını söyleyen Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu da şöyle konuştu:
“İlk yıl 45 bin, ikinci yıl 60 bin ve bu yılda 100 bin fidan dağıttık. Mutlaka bunu sayıca arttırmalıyız. Pandemiden çıktık ama vaka sayılarımızda artış gözlemleniyor. Son dönemlerde girdi maliyetlerinin artmasıyla enerji fiyatlarındaki artış ile birlikte artık dünyadaki en önemli konunun gıda ve su olduğunu önümüzdeki süreçte hepimiz göreceğiz ve yaşayacağız.
1980’li yıllardan sonra şehirli hayat yaşantımızı birazcık revize etmemiz gerekecek. Köy olmadan, üretim olmadan hiçbir şey olmuyor. Sütün buraya sağlıklı gelmesinin yolu hayvanın da sağlıklı yemesinden geçiyor. Bu bizim içinde geçerli. Çünkü gıda sektörü çok önemli. Çöpün milli servet olduğunu ve bundan mutlaka faydalanmamız gerektiğini idrak etmemiz gerekiyor. Bizler evsel atıklarımızı ne yazık ki evimizde ayırt etmiyoruz, bu milli servetin mutlaka değerlendirilmesi lazım. KASMİB bünyesinde vahşi depolama yapıyoruz, ama bunlar evde ayrışmış olsa, bunları küçücük bir çukurun içerisinde üzerini toprakla kapatsak 15 gün sonra gübre olur. Zehirli atıklardan da kurtulmuş oluruz. Üretimi arttıracağız diye artık toprak da kabul etmiyor. Onun için önümüzdeki süreç tarımın çok önem kazandığı bir süreç olacak. Gıdanın ve suyun çok önem kazandığı bir süreç olacak. Bizim bunları bir bütün halinde mutlaka revize etmemiz gerekecek.”
“Hasta sayısındaki
artışın sebeplerini
araştıracağız””
Vidinlioğlu, hastaneye başvuran hasta sayısındaki artışa dikkat çekerek devam ettiği konuşmasında şu hususlara değindi:
“Bir ay önce hastaneye gittiğimde Sayın Başhekimimize sorduğumda duyduğum rakam beni ürküttü. Devlet Hastanemizde günlük bakılan hasta sayısı 5 bin 500. İki ayda bir, bir Kastamonu nüfusuna yakın hastanın Devlet Hastanesinde bakılması demek. 15 yıl önce 1 yılda bakılan hastaya şimdi hastanemiz iki ayda bakıyor. ‘Bu nereden çıktı?’ demeden bunların sebeplerini araştıracağız. Bu yüzden yediğimiz içtiğimiz her şeye dikkat edeceğiz. Bu yüzden gıda kontrollerimizi çok sık yapıp ambalajlı ürünlerden özellikle biraz uzak kalmamız gerekecek. Sağlıklı üretim yapmamız gerekecek.”
“Kendir üretimini mutlaka arttırmalıyız”
Kastamonu’nun bilindiği üzere kendirin en önemli illerinden bir tanesi olduğunu da hatırlatan Başkan Vidinlioğlu, bu konuda da şunları söyledi:
“Havza Taşköprü bölgesi olduğu için bu yıl fabrika girişimine başladık, bu yıl ekilen kendir miktarı da 5 bin dönüm. İnşallah önümüzdeki süreçte kendirin de çok stratejik bir ürün olduğunu mutlaka anlatmamız lazım. Mutlaka sayıyı arttırmamız lazım. 50 bin çeşit ürünün hammaddesi olarak kullanılan kendirdir. Kendirin tozu aynı zamanda astım hastalarına çok iyi geliyor, medikal sektöründe kullanılabiliyor, ilaç üretimi yapılabiliyor, lifleri çok sağlam ve dayanıklı, uçağın kanatlarından tutunda arabanın kaportasına kadar birçok alanda kendir kullanılıyor. Kendirden preslenerek yapılan tuğlanın yaklaşık 700 dereceye kadar dayanıklı, 15 katlı bina yapıp altında bile kalsanız korkmayın çünkü çok hafif ve çok sağlam bir madde. Onun için kendir ile ilgili de mutlaka stratejimizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Özellikle Kastamonu genelinde bunu yaymamız lazım.”
“Süt desteği alan
6 bin çiftçimizden
4 bin 275 çiftçi
projeden yararlanıyor”
Tarım ve Orman İl Müdürü Bekir Yücel Tanrıkulu da, açılışta şu konuşmayı yaptı:
“İFAD projesiyle sayın başkanımızın gelişiyle bazı adımlar atılmıştır. İnşallah bundan sonra güzel işlere güzel açılışlara adımlarımızı atacağız. İFAD projesiyle Kastamonu’da hem süt toplama merkezlerinin açılışıyla ki Mescit köyüyle birlikte Taşköprü’de de yapacağımız açılışlar var şu anda. Bir de kapalı sulama sistemleri ve açık sulama sistemlerinin projesi var. Bu sene itibariyle bize gönderilen bütçe ile birlikte bu projelerimizi biz devreye aldık. Yeni süt toplama merkezleri ile birlikte süt toplama projesi moderatör projesi tamamlanmış oldu. Kapalı ve açık sulama sistemleri ile ilgili de şu anda inşaat süreçleri devam etmektedir. Bununla birlikte bu bölgede Mescit köyü ile birlikte 7 köy daha buraya sütünü getiriyor. Bu projeyle birlikte 4 bin 275 çiftçimizin bu projeden yararlanmasına olanak sağlamaktayız. Kastamonu’da süt desteği alan toplam 6 bin çiftçimiz var.
Süt toplama merkezi neden önemlidir? Konusuna değinmek isterim. Tüketici kaliteli süt istiyor, fabrika kaliteli süt istiyor, bununla birlikte üretici de kaliteli süt satmak istiyor. Bu bir zincir. Kaliteli süt nedir? Diye soracak olursak dört tane kriter var. Birincisi sağlıklı hayvan ve sağlıklı salım koşulları, ikincisi dışarıdan bir katkı olmaması, üçüncüsü sütün içerisinden bir katkı alınmaması ve dördüncüsü sütün en kısa sürede alınıp buraya getiriliyor olması. Kaliteli süt tarifi budur. Peki, kaliteli süt olunca, yetiştiren çiftçimize nasıl bir katkı sağlıyor onu da ifade edeyim, bugün normalde, muhtarımız da ifade etti zaten, sağıp sıcak süt halinde sattığın zaman yaklaşık beş lira civarı bir para var. Buraya getirip burada soğutucuya alıp zaman ulusal süt konseyinin açıkladığı fiyat 7.5 lira, 20 kuruş da devletin desteği var. Arada 2.70 gibi çok büyük bir rakam var. İşte bu rakam çiftçimizin kaliteli süt satmasının sağladığı gelir açısından son derece önemli. Biz süt toplama merkezlerini bunun için önemsiyoruz. Süt veya süt hayvancılığı hayvancılığın sürdürülebilmesi açısından bu yüzden önemlidir. Yetiştiricilerimiz geçimlerini, bütün gelirini sattıkları sütlerden sağlamaktadır.”
“Bölgemiz hayvancılıkta
daha cazip hale gelecek”
Proje sahibi Köy-Koop’un Başkanı Erol Akar, konuşmasına, “Bölgede yakın geçmişte faaliyete geçirdiğimiz Parmaklıtürbe bölgesi ile birlikte bölgenin ilimizde önemli bir süt havzası haline geleceğine inanıyoruz” diyerek başladı ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bölgede 30 civarında köy, yaklaşık 500’ün üzerinde hayvancılık işletmesi var. Parmaklı türbe bölgesini de sayarsak, tesislerden yararlanabilecek olan üretici adedi önemli sayılara ulaşmakta. Tesisimiz çok yeni faaliyete geçirilmiş olmasına rağmen günlük 3 ton civarında süt toplanmaktadır. Parmaklıtürbe ile birlikte 11 tonu aşmıştır. Sabah akşam toplama yapılmakta olup kalite ile ilgili sorun çok önemli ölçüde aşılmıştır. Tesislerden halen 250 civarında üretici yararlanmakta olup bu sayı giderek artmaktadır. Süt fiyatı, Ulusal Süt Konseyi’nce belirlenmiş fiyat olan 7,50 TL olarak uygulanmaktadır. Alıcı firmamız tarafından nakliye aracı merkezimize gönderilerek sütün alımını sağlamakta ve Sakarya’daki fabrikada işlenmektedir. Açılışını yaptığımız tesisimizin proje dahilindeki makine ve ekipmanın ihale bedeli 544 bin liradır, projeden verilen bakanlık desteği 327 bin liradır. Birlik tarafından karşılanan özkaynak ise 218 bin liradır. Bina yapımı ve çevre düzeni için birlik tarafından ödenen 399 bin lira olup, proje için harcanan toplam miktar 544 bin liradır. Bunlarla birlikte bölgeye toplamda 942 bin lira tutarında yatırım gerçekleşmiştir.
İlimiz hayvancılığının daha da gelişmesi için önümüzde çok önemli fırsatlar olduğunu söyleyebiliriz. Hayvancılık organize sanayisinin kuruluyor olması, sulanır alanların giderek artması, Kastamonu Üniversitesi bünyesinde Veteriner Fakültesi’nin açılmış olması, birlik tarafından oluşturulan soğuk zincir kapasitesi ve organizasyonu, batı bölgelerindeki sanayileşme sonucu hayvancılıktan uzaklaşıldığı dikkate alınırsa, bölgemizin giderek daha cazip hale geleceği görülmektedir. Bu nedenle oluşan fırsatların değerlendirilmesinin ve kapsamlı çalışmaların yapılmasının kaçınılmaz hale geldiği görülmektedir. Veteriner Fakültemizin, bir platform oluşturarak başlattığı çalışmanın bu anlamda son derece önemli olduğuna inanıyoruz.”
“200 ortak adına
mutluluk duyuyorum”
Mescit Köyü Muhtarı Ferhat Yaylacıoğlu, konuşmasında düşüncelerini şöyle dile getirdi:
“Kastamonu Köy Kalkınma Kooperatifler Birliği tarafından proje çerçevesinde kazandırılan yaklaşık 200 ortağı bulunan süt toplama merkezlerinin açılışını yapıyoruz. Bu tesis sayesinde başta sütümüzün kalitesi artacak olup, süt fiyatlarının da lehimize ciddi artışları olacaktır. Ayrıca hayvan sayılarımızda da dolaylı olarak etkili olacaktır. Hibe desteği kullanarak tesisimizi faaliyete geçmesinde emeği geçen herkese ayrı yarı teşekkür ediyorum. Son zamanlarda şehrimizde geçen, olumsuz hava şartlarından kaynaklanan yaraların sarılmasında bizden desteklerini esirgemeyen devlet büyüklerimize de teşekkür ediyorum.”
“Süt ve hayvancılık
Kastamonu’muzun
temel dinamiklerinden
birisidir”
AK Parti Kastamonu Milletvekili Metin Çelik, projenin yaklaşık 10 yıl önce kendisinin de İl Başkanı olduğu ilk dönemde sivil toplum kuruluşlarıyla istişarede bulunarak başlatılan, bu konuda kafa yordukları ve Bakanlığın dikkatini çekmeye çalıştıkları bir proje olduğunu söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu proje yanılmıyorsam 2015-2016’dan itibaren hayata geçti. Bu yıldan itibaren somut gelişmeleri hayata geçirmeye başladık. İlk somut gerçekleştirme de şu anda açılışını yaptığımız Süt Toplama Merkezi projesidir. Tabii bu istişareler başladığında, ben de bu toplantılılara katılmıştım, Ziraat Odası Başkanımız hatırlar. Özellikle süt ve hayvancılık Kastamonu’muzun temel dinamiklerinden birisidir. Sulama konusunda biraz Avrupa’dan gelen, bu işi uygulamak için istişareler yapan heyet sulama projelerine sıcak bakmamaktadır. Kastamonu’da küçük sulama işlemleri bu kapsamda yapılabileceğini ifade ettim. Geçen ay Sayın Valimizin imzasıyla yapım işleminin teslimini gerçekleştirdiğimiz kapalı sulama projemizin yapımı hızla devam etmektedir.”
“Allah vergisi coğrafyayı
yeterince kullanamıyoruz”
Açılış törenindeki son konuşmayı yapan Vali Avni Çakır ise iklim değişikliğine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Geçtiğimiz iki yılda gıda sektöründeki krizleri hepimiz yaşadık. Ülke olarak zenginiz demek bir anlam ifade etmedi. Cebinizde paranız var ama alacak hammadde dünyada kısıtlı. Bu krizleri Allah’a şükür ülkemizde çok güçlü yaşamadık, ama dünyanın sayılı gelişmiş toplumlarında Amerika’da, İngiltere’de gördünüz, insanlar çılgınca marketlere hücum etti; benzer olaylar bizde de yaşandı. Dolayısıyla gelecekte tarıma, hayvancılığa kim sahipse dünyayı onlar yönetecek. Bunu artık herkes öğrenmeye başladı. Bizler söylüyoruz, ama çiftçimizin, köylümüzün bunları kişiselleştirmesi ve anlamaları gerekiyor. Allah’a şükür ben bu yıl ciddi kıpırdanmalar görüyorum; ekilen arazilerimizde rakamlar artışlar oldu. Başta şahsım olmak üzere bunun yanı sıra özeleştiri yapıyoruz, sahip olduğumuz bu Allah vergisi coğrafyayı yeterince kullanamıyoruz. Meralarımız bomboş, yaylalarımız bomboş, buraları hayvanlarla tekrar doldurmamız lazım. Kastamonu’yu özellikle eski şaşalı tarım ve hayvancılık günlerine döndürmemiz lazım.”
Konuşmaların ardından Batı Karadeniz Bölgesine ait IFAD tanıtım ve süt merkezleriyle ilgili uygulanan projelere ait sinevizyon gösterileri yapıldı.
Yarışmalarda Türkiye 3. olan Merkez Ortaokulu Halkoyunları Ekibi gösterisini sundu. Protokol tarafından Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesinin ve Süt Toplama Merkezinin açılış kurdelesi kesildi. Ayrıca tesis gezilerek görevlilerden bilgiler alındı.
Öte yandan üreticilerin emeğinin kazanca dönüştürüldüğü Süt Toplama Merkezleri’nde her gün 2 bin 100 üreticiden yaklaşık 180 ton süt toplanarak işlenecek. Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi çerçevesinde verilen hibe desteğiyle yeniden yapımı ve modernizasyonu tamamlanan Süt Soğutma Tankları sayesinde süt toplama işi, artık Köy-Koop bünyesinde yapılacak ve çiğ süt olarak süt işleme tesislerine pazarlanacak.
Vedat Yunus İkizoğlu (İHA)